Savunma Sanayii Müsteşar Yardımcısı Mustafa Şeker, toplantıda yaptığı konuşmada, tedarik makamı olarak böyle bir projenin tanıtım toplantısına katılmaktan gurur duyduğunu belirterek, "Bizim yıllarca tedarik etmeye çalıştığımız, almaya çalıştığımız, defalarca görüşmeler yaptığımız, yurt dışından bazen alabildiğimiz, bazen çok daha ileri tarihlere süreler verilen bir konunun, kendi ülkemizde çözülmüş olması gurur verici." dedi.
Söz konusu projenin, enstitü, Ar-Ge ve sanayiyi bir araya getirdiğine işaret eden Şeker, şunları söyledi:
"Genelde tasarımdan üretime geçerken zorlanıyoruz. Bu zorluğu aşmış olmak çok güzel. İnşallah bundan sonraki projelerimizde de bunu uygularız. Müsteşarlık olarak görmek istediğimiz resmin tamamı burada, herkes aynı karede. Bize çok büyük görevler düşüyor. Çalışmalarımız hızla devam ediyor. Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatı."
"TÜRKİYE'NİN GÜCÜNÜN TAKDİR EDİLECEĞİ BİR PROJE OLACAK"
TÜBİTAK Başkanı Arif Ergin de güdümsüz genel maksat bombalarına güdüm ve uzun menzil yeteneği kazandırmak üzere geliştirilen KGK'nın seri üretimine başlandığını belirterek, projenin envantere girişini ve seri üretime geçişini kutladıklarını ifade etti.
Milli imkanlarla geliştirilen silah sisteminin, sahip olduğu özelliklerle Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Türk savunma sanayisinin dışa bağımlılığını azaltma ve savunma sanayisinin millileşme çalışmalarının önemli bir örneğini oluşturduğunu vurgulayan Ergin, envantere giriş için deneme atışları yapıldığını ve düşük miktarda ön üretimle testler gerçekleştirildiğini anlattı.
"DAHA İYİLERİNİ DE YAPABİLECEK POTANSİYELE SAHİBİZ"
Savunma Sanayii Araştırma Geliştirme Enstitüsü'nün (TÜBİTAK SAGE), bu üretimlerde rol alan alt yüklenicilerle savunma sanayisinin gelişmesine katkıda bulunduğunu kaydeden Ergin, sözlerine şöyle devam etti:
"Kendi üretimimizi neden yapamıyoruz, dediğimiz günleri geride bıraktık. Bunu da yapıyoruz, daha iyilerini de yapabilecek potansiyele sahibiz. Sadece TÜBİTAK değil, üniversitelerimiz, sanayimiz, Savunma Sanayi Müsteşarlığımız, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, hepsi bir arada anlam ifade ediyor. Artık elimizde envantere kazandırdığımız bir mühimmatımız var. Savunma Sanayi Müsteşarlığının teknolojik hazırlık seviyesinde 6-7 arasında bir noktadayız."
"BU MÜHİMMATIN NERELERDE KULLANILDIĞINI GELECEK GÜNLERDE GÖRECEĞİZ"
Ergin, özellikle askeri teknolojilerde, yerli ürün ortaya çıkarmanın önemine değinerek, "Türkiye'de pek çok ürünü TÜBİTAK eliyle teknoloji geliştirme seviyesine getirdik ama maalesef piyasada ticari değere dönüştürme, uluslararası şöhrete sahip olma anlamında aynı başarıyı elde ettiğimizi söyleyemem. Kendimize iğneyi batırdığımız durumlar da olmalı. SOM'un seri üretimi konusunda istediğimiz noktaya gelmedik. Envantere kabulle seri üretim arasında çok vakit kaybedildi. Bu tecrübeden hareketle oradaki hataları tekrar etmemeye çalışıyoruz. Bu mühimmatın nerelerde başarıyla kullanıldığını gelecek günlerde göreceğiz. Bundan sonra hedeflerimiz daha büyük olmalı. İnşallah, memleket savunmamız için, ihracatımız için hayırlara vesile olacak. Türkiye'nin gerçek gücünün dünyada takdir edileceği bir proje olacak." değerlendirmesinde bulundu.
KGK silah sistemi tasarımı, entegrasyonu ve üretimlerini başarıyla tamamlayan TÜBİTAK SAGE, ayrıca KGK'da kullanılan ısıl pil ve bazı piroteknik bileşenler gibi kritik alt sistemlerin tasarım ve üretimlerini de milli imkanlarla kendi altyapılarında gerçekleştirdi.