Türk Medeni Kanunu'nun 606. Maddesi'nde mirasın 3 ay içinde reddedilebileceği düzenlenmiştir. Reddedilmemesi halinde miras bırakanın amme borçlarından mirasçılarının sorumlu olup olmayacağı konusu alacağın konusuna göre değişmektedir. Örneğin 213 sayılı Kanun'un 12. Maddesi'nde, "Ölüm halinde mükelleflerin ödevleri, mirası reddetmemiş kanuni ve mansup mirasçılarına geçer. Ancak, mirasçılardan her biri ölünün vergi borçlarından miras hisseleri nisbetinde sorumlu olurlar" hükmüne yer verilmek suretiyle ölen kişinin vergi borçlarından her mirasçının kendi miras hissesi nispetinde sorumlu olması esası getirilmiştir. Sizin örneğinizde trafik para cezalarının düzenlendiği 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nda bu konuda bir düzenleme bulunmadığından, kendisine trafik para cezası verilen amme borçlusunun ölümü halinde bu alacağın, borçlunun mirasçılarından takip edilmeksizin tahsilinden vazgeçilecektir. Yani bu cezalar sizden istenemeyecektir.
MALLARIN PAYLAŞIMI
Eşimle uzun süredir yaşadığımız tartışmalar evliliğimizi bitirdi. Ayrılık kararı aldık. Ancak eşim ısrarla davayı benim açmamı istiyor. Mal varlığımın neredeyse tamamını talep ediyor. Bu konuda ne yapmalıyım?
Ayrılık kararı almak çok ciddi bir olay. Ancak anladığım kadarıyla evlilik bitmiş.
Kural olarak, boşanma davasını önce ya da sonra açmanın hukuki açıdan önemi bulunmaz.
Boşanmak isteyen ve haklı boşanma nedenlerine sahip birey boşanma davasını açmalıdır.
Fakat sizin açtığınız davada eşiniz boşanmak istemezse ya da eşinizin ileri sürdüğü boşanma sebeplerine göre sizin daha kusurlu olduğunuzu ispatlarsa, boşanma mümkün olmayabilir.
Fakat eşiniz de boşanmak arzusunda ise karşı dava açması beklenir ve bu halde tekrarla davayı ilk kimin açtığının herhangi bir önemi kalmaz. Eşinizin sizden isteyeceği nafaka yoksulluk nafakasıdır. Yoksulluk nafakası yoksulluğa düşecek eş için verilen ve boşanma davası kesinleştikten sonra işlemeye başlayacak olan nafakadır.
Boşanma davası devam ederken verilen nafaka ise tedbir nafakasıdır. Eşinizin nafaka alabilmesi için ağır kusurlu olmaması, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek olması gerekir. Eşinizin çalışıyor olması sizi nafaka ödeme yükümlülüğünden kurtarmayabilir. Hakim nafakaya gerek olup olmadığına, gerekiyorsa da miktarına kendisi karar verir. Yani eşinizin sizden aylık 5 bin lira istiyor olması, hakimin kendisine 5 bin lira nafaka bağlayacağı anlamına gelmez. Hakim talep edilenden fazla nafakaya hükmedemez, bu nedenle de davalarda nafakalar genellikle üst sınırdan talep edilir. Şartları varsa aylık kazancınız ve harcamalarınıza göre hakim uygun bir nafakaya hükmedecektir. Diğer sorunuza geçersek, eşlerden birinin açacağı boşanma davası ile birlikte eşlerin arasındaki mal rejimi de tasfiye sürecine girer.
Başka bir rejim kararlaştırmadıysanız eşinizle aranızdaki mal rejimi, kanuni mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimidir.
Bu rejim, adında da geçtiği gibi evlilik birliği içinde edinilen mallar üzerinde iki eşin de yarı yarıya katılma alacağı olduğu anlamına gelir. Evlenmeden önce alınmış mallar veya miras yoluyla intikal etmiş mallar bu kapsam dışındadır. Yani eşiniz evlenmeden önce aldığınız daire için katılma alacağı talep edemeyecektir. Fakat evlenmeden önce edindiğiniz bu malda eşinizin maddi bir katkısı varsa ve bunu ispatlayabilirse bu durumda sadece katkıda bulunduğu kadar bir katkı payı alacağı doğacaktır.
HUKUKÇU FERİDE HİLAL İMAL