Koronavirüsün (Kovid 19) yayılmaya başlaması evden çalışma taleplerini 4 kat artırdı

İlk olarak Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve hızla yayılan yeni tip ölümcül koronavirüs (Kovid-19), Türkiye’de de görüldü. Hükümetin aldığı sıkı önlemler neticesinde sadece 6 kişide görülen koronavirüs bazı kuruluşların önlemlerini sıkılaştırmasına neden oldu. Çalışanlarının kalabalık ortamlardan uzak durmasını isteye bazı şirketler planlarını virüsün daha da yayılması durumunda çalışanlarının büyük bir bölümünü evden çalıştırma üzerine kurmaya başladı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :15 Mart 2020 , 07:59 Güncelleme Tarihi :15 Mart 2020 , 08:03
Koronavirüsün Kovid 19 yayılmaya başlaması evden çalışma taleplerini 4 kat artırdı

Vatandaşlar özellikle kalabalık ortamlardan uzak durmaya çalışırken yetkili kurumlar tarafından çok sayıda organizasyon, fuar, toplantı ve spor müsabakası da iptal edildi. Bu dönemde çok sayıda şirket uzaktan çalışmayı da gündemine aldı. Google, Facebook ve Twitter gibi dev şirketler adım adım uzaktan çalışma modeline geçerken Türkiye'de de şirket uzaktan çalışma modeli üzerinde hazırlıklara başladı. Haftaiçi bazı şirketler gerekli altyapı hazırlıklarını tamamlarken, bazıları 1-2 günlüğüne çalışanlarını evden çalıştırıp durumu test etti. Bu çalışanlar üzerinden sistemdeki olası problemleri görüp onlar için de ek tedbirler aldı. Bu şirketler planlarını virüsün daha da yayılması durumunda çalışanlarının büyük bir bölümünü evden çalıştırma üzerine kuruyor.

Koronavirüs salgınının ardından uzaktan çalışma için gerekli olan sistemlere talebin arttığını söyleyen Karel Stratejik Planlama ve Pazarlama Danışmanı Nurşen Yıldırım, "Şirketlerin en fazla talep gösterdiği sistemler uzaktan bağlantı yapılarak katılabilen konferans sistemleri. Bu sistemlerde 25 ayrı katılımcı bir toplantıya katılıp aynı çalışma üzerinde değişiklik yapabildiği gibi hepsi ekranında diğer kullanıcıları görebiliyor. Şirketler ilk etapta bu sistemlere yoğun ilgi gösterdi" diye konuştu. Bulut sistemleri üzerinden güvenli şekilde yapılan bağlantılarla şirketlerin iş süreçlerini hızlı şekilde devam ettirdiğini belirten Yıldırım, "Bu sistemi kullanmak için çalışanların telefonun ya da bilgisayarının olması yeterli" dedi.

KAMUDAN TALEP VAR
IP santralların iş ortamındaki telefon görüşmelerini, ofiste olmadan da her yerden gerçekleştirme olanağı sağladığını ifade eden Yıldırım, şunları söyledi: "Okulların tatil edilmesi kararından sonra çocukların evde olacağını varsayarsak pek çok ebeveyn evden çalışmak zorunda kalacak. Bu da şirketleri ister istemez personellerinin evden çalışmasına izin vermesine sebep olacak ve gerekli altyapı çalışmalarını tamamlamalarını sağlayacak. Daha şimdiden çok önemli kamu kurumları ve Türkiye'nin önde gelen şirketleri bu sistemlerin kurulması için bizimle temasa geçti. Talepler 4-5 kat arttı."

PAZAR BÜYÜYOR
Yapılan araştırma raporlarına göre, video konferans pazarının 2020 yılında 6.4 milyar dolara ulaşması beklendiğini aktaran Nurşen Yıldırım, "Yani yılda yüzde 9.4 büyüme oranı ile gelişmesi öngörülüyordu. Dünya çapında yaşanan COVID-19 salgınından sonra salgınından sonra şirketlerde hızla evden çalışma biçimine geçilmesi, eğitime ara verilerek online eğitime geçilmesiyle kullanımda çok büyük artışlar var" dedi.

MASKE ÜRETİMİNE YENİ OYUNCU
Hürriyet'te yer alan habere göre, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, maske fiyatlarındaki oynaklığın arz talep dengesizliğinden kaynaklanmadığını belirterek, "Maskede yeterince arz fazlası var ama birtakım fırsatçılar her dönemde ortaya çıkabiliyor. Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) da özellikle filtreli maskelerde bir oyuncu olarak piyasaya çıkabilir" dedi. Varank, MKEK Maksam Makine ve Maske Fabrikası'nı ziyaret ederek burada üretilen maskelerin üretim aşamalarının gerçekleştirildiği atölyelerde incelemelerde bulundu. Koronavirüs salgını nedeniyle maske konusunun gündeme geldiğini hatırlatan Varank "Türkiye maske açısından büyük bir potansiyele ve altyapıya sahip. Tek kullanımlık dediğimiz maskeleri Türkiye'nin günlük üretme kapasitesi 1 milyon adet, bunların ihracatını da yapabiliyoruz. N95, N99 dediğimiz özellikle sağlık personellerinin kullandığı üst koruma sağlayan maskeler de ülkemizde üretiliyor" diye konuştu.

ENDİŞEYE GEREK YOK
Türkiye'nin hijyen ve sağlık ürünleri üretimi açısından büyük bir altyapıya sahip olduğuna işaret eden Varank, vatandaşların maske konusunda endişe duymaması gerektiğini dile getirdi ve şunları söyledi: "Maskede yeterince arz fazlası var ama birtakım fırsatçılar her dönemde ortaya çıkabiliyor. Bu fırsatçılarla ilgili gerekli tedbirleri de Ticaret Bakanlığımız alıyor. MKEK de burada özellikle filtreli maskelerde bir oyuncu olarak piyasaya çıkabilir. Bunun da hazırlıklarını yapıyorlar. Şu anda Türkiye'de bir ihtiyaç olmasa bile dünyada büyük bir talep var. MKEK'in oyuncu olarak piyasaya çıkması yurtdışında potansiyellerini ortaya çıkarabilecektir." N95 ve N99 maskelerinin filtrelerinin yurtdışında üretilip Türkiye'ye getirildiğini anlatan Varank, "TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) bunları hızlı bir şekilde yerlileştirmek üzere proje başlattı. Önümüzdeki dönemde N95 ve N99 maskelerinin filtrelerini de yerli olarak üretmeyi başarabileceğiz" diye konuştu. Varank, tek kullanımlık maske üretim kapasitesinin günlük 2 milyona çıkabileceğini ve maskelerin ham maddesi olan kumaşların da günlük 8 milyon adete kadar üretimi destekleyebileceğini bildirdi.