İş insanları, koronavirüs nedeniyle düşen işler yüzünden çalışanlarını çıkarmamak için birbirlerine meydan okumaya başladı. Sosyal medyada 'challenge' adı verilen meydan okuma eyleminde kişiler video çekerek, yaptığı eylemin aynısını adını verdiği bir arkadaşından istiyor. Şu anda küçük ve orta ölçekli şirketlerin patronları tarafından yapılmaya başlanan aktiviteye 800 bine yakın çalışanı olan 19 bin şirketin sahibi katıldı. Etkinliği başlatan ise Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi İşadamları Derneği (DOSABSİAD) oldu. Derneğin Başkanı Nilüfer Çevikel, "Ben şirket sahibi olarak bu dönemde çalışanlarımı işten çıkarmamayı taahhüt ediyorum. Siz de bu faaliyette öncü olmak ister misiniz?" diyerek pası yönetim kurulu üyelerine attı. Diğer 25 yönetim kurulu üyesi de aynı videoyu çekerek bir başka arkadaşını davet etti. Çevikel, "Virüs salgınının tüm işletmelerimizdeki çarkları yavaşlattığı, hatta durma noktasına getirdiği zorlu bu dönemde, yönetim kurulu olarak aldığımız ortak kararla işçi çıkarmayacağımızı taahhüt ediyoruz" açıklamasını yaptı.
ASKON'DAN BÜYÜK DESTEK
Bursa'da 50 bin istihdam ve 580 şirketi kapsayan bu hareket Anadolu Aslanları İşadamları Derneği'nin (ASKON) katılmasıyla Türkiye geneline yayıldı. ASKON Başkanı Orhan Aydın, işçi çıkarmama taahhüdüne katıldıklarını ilan etti. Aydın, 700 bin istihdama sahip 18 bin üyeli ASKON'un, Bursa'da başlayan bu etkinliğe can-ı gönülden katıldığını belirtti.
YENİ ELEMAN ALAN VAR
İstanbul Tüccarlar Kulübü de, iş dünyası arasında yaygınlaşan eleman çıkarmama hareketine katıldı. Kulübün Başkanı İlker Önel, toplam 2 bin işçi çalıştıran, 60 şirketin üye olduğu İstanbul Tüccarlar Kulübü'ne yeni elemanlar alarak, katkı sağlamak istediklerini belirtti. Önel, "Bizler bu dönemde işçi çıkarmama kararı aldık. Bunun için üyelerimiz biribirlerini davet ediyor" dedi. SABAH
Bir yanda patronlar işçilerine sahip çıkardan, diğer yanda fırsatçı patrolar da yok değil! Sabah Gazetesi yazarı Dilek Güngör, bugünkü köşesinde fırsatçı patronları kaleme aldı.
İşte Güngör'ün o yazısı:
Bir yanda patronlar işçi çıkarmamak için kampanya üzerine kampanya yapıyor, diğer yanda ise bazıları 'dakika bir gol bir' misali milleti kapının önüne koyuyor.
Hemen celallenmeyin...
Lafım, dükkanını salgın nedeniyle İçişleri Bakanlığı genelgesiyle kapatmak durumunda kalıp, yanındaki çalışanını çıkarmak zorunda kalan esnafa filan değil.
Benim duyduklarımın hepsi koca koca şirketler...
Yani bugün isteseler her banka onlara kapıyı açar, 'İşe devam' kredisi talep etseler para ertesi gün hesaplarına yatar, işletme kredisine başvursalar, teminatsız alırlar, çek sıkıntıları varsa 'çek ödeme destek kredisi'yle para önlerine konulur.
Gelir İdaresi'ne gitseler KDV'sini muhtasarını 6 ay erteler. İŞKUR'a başvursalar kısa çalışma ödeneğinden yararlanırlar.
Ama yokkk...
Desteklere başvurmak yerine kolayı var, öyle değil mi?
Koy çalışanı kapıya!
Nasılsa bahane de hazır, memlekette virüs var.
Biliyorum, bunların kim olduğunu merak ediyorsunuz.
İddiaların odağında perakendeciler var.
Mağazaları kapalı, eyvallah... Ama Alışveriş Merkezleri kira almayarak nefes aldırıyor.
Devletin destekleri ortada... Fakat yine de Kiğılı, Twigy, Madame Coco, Polat Rönenans, Klimasan, Günaydın Et, Hyatt Regency eleman çıkarmaya başlamış.
Polisan da bu ekipten...
Üretimi üç ay durdurmuştu, beyaz yakalıların ücretsiz izin taleplerini değerlendirmiş, bazı çalışanlarını kapının önüne koymuş!
YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN