Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın uluslararası yatırımcılarla yaptığı toplantının detayları ortaya çıktı

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, bugün telekonferans yöntemiyle düzenlenen toplantıda, uluslararası yatırımcılarla bir araya geldi. Ekonomistler, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın uluslararası yatırımcılarla bir araya geldiği toplantıda, swap anlaşmaları, rezervler, küresel tedarik zinciri ve Türkiye ekonomisine ilişkin pek çok konunun konuşulduğunu belirtti.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :06 Mayıs 2020 , 22:44 Güncelleme Tarihi :06 Mayıs 2020 , 22:52
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın uluslararası yatırımcılarla yaptığı toplantının detayları ortaya çıktı

Ekonomistler, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın uluslararası yatırımcılarla bir araya geldiği toplantıda, swap anlaşmaları, rezervler, küresel tedarik zinciri ve Türkiye ekonomisine ilişkin pek çok konunun konuşulduğunu belirtti.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, bugün telekonferans yöntemiyle düzenlenen toplantıda, uluslararası yatırımcılarla bir araya geldi. Toplantıya katılan ekonomistlerden edinilen bilgiye göre, swap konusunda çok sayıda ülkeyle görüşmeler devam ediyor.

Ekonomistler, Albayrak'ın toplantıda G20, Türkiye'nin büyük ticari ilişkileri olan ülkeler, serbest ticaret anlaşması olan ülkeler ve ticaret açığının büyük olduğu ülkelerin bulunduğu birden fazla ülke ile ikili görüşmelerin sürdüğü bilgisini verdiğini belirtti.

Bakan Albayrak'ın "Görüşmelerin devam ediyor olması nedeniyle anlaşmalar sonuçlanmadan üzerinde yorum yapmayı doğru bulmuyoruz." ifadesini kullandığını dile getiren ekonomistler, Albayrak'ın serbest piyasa ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'na (TCMB) ilişkin şu değerlendirmeleri yaptığını söyledi:

"Türkiye, kriz zamanlarında bile serbest piyasa ilkesinden vazgeçmemiştir. Kesinlikle serbest piyasadan vazgeçmeyeceğiz, sermaye kontrolü yoktur, olmayacaktır. Merkez Bankamız serbest kur rejimine bağlıdır, kur seviyeleri bir politika aracı olarak kullanılmamaktadır. Merkez Bankasının nominal ya da reel kur hedefi yoktur. Ancak ekonomik temellerden önemli ölçüde ayrışan ya da fiyat istikrarını kalıcı olarak etkileyebilecek ve finansal istikrara risk oluşturabilecek durumlarda Merkez Bankası, elindeki enstrümanlarla gerekli reaksiyonu göstermeye devam edecektir. TCMB, sadece suni fiyat hareketlerine karşı tedbirler alıyor. Kur ve rezerv hedefi yok, rezervleri her fırsatta güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Rezervler fazlasıyla yeterli. Bankalar ve özel sektör, borçlarının tamamına yakınını krizin en derinleştiği zamanlarda dahi rahatlıkla çevirdiler. TCMB'nin attığı adımlar, borçlanma piyasasında sistemin rahatlaması ve likidite yönetiminin kolaylaşması için alınan geçici önlemlerdir. Tüm yapılanlar piyasanın rahat işlemesi ve tıkanıklıklar olmaması için. TCMB'nin swap adımı, bankaların likidite yönetimine destek olmak için atılmış bir adım."

"DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR ÜRETİM SEKTÖRÜNE GELECEK"
Ekonomistler, toplantıda, Türkiye'nin salgının ortasında dahi başta Batılı ülkeler olmak üzere 57 ülkeye yaptığı maske ve sağlık ekipmanı yardımının konuşulduğunu ve Türkiye'nin bir kez daha Batı ülkelerinin güvenilir bir ortağı olduğu konusunda açıklamalar yapıldığını söyledi.

Toplantıda, geri kalan ve gelişen ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye'nin salgın sırasındaki tutumu ve durumunun karşılaştırılmayacak kadar üstün seviyede olduğunun vurgulandığını kaydeden ekonomistler, Albayrak'ın "Bazı Batılı basın organlarının iddia ettiğinin aksine Türkiye dosttur, düşman değildir." ifadesini kullandığını belirtti.

Ekonomistler, küresel tedarik zincirine ilişkin Albayrak'ın şöyle konuştuğunu dile getirdi:

"Salgın sonrasında çıkan en önemli derslerden bir tanesi, tedarik zincirinde tek bir ülkeye bağlı olmak, bütün yumurtaları aynı sepete koymak çok büyük bir risk oluşturmakta. Salgın sonrasında Batılı ülkelerin tedarik zincirlerini çeşitlendireceklerini Doğu Asya'dan Doğu Avrupa ve Afrika'ya kaydıracaklarını düşünüyoruz. Türkiye, stratejik konumuyla dünyanın en önemli enerji kaynaklarına yakınlığı, rekabetçi iş gücü ve gelişmiş sanayisiyle bu değişimden en fazla yararlanacak ülkelerin başında gelecektir. İmalat sektörümüz esnek, dinamik yapısıyla gelişmelere anında uyum sağlıyor. Türkiye imalat sanayi son derece esnek ve uyum sağlayabilen yapısını salgın süresinde kanıtlamıştır. Bir aydan kısa sürede salgın nedeniyle acil ihtiyaç haline gelen maske, solunum cihazı ve diğer sağlık ekipmanını yurt içine gerekli olanın ötesinde bir miktarda üretmeyi başarmıştır. Bu, önümüzdeki yıllarda doğrudan yabancı yatırımların üretim sektörüne gelecek olmasının göstergesidir."

"İÇ TALEPTE VE EKONOMİK AKTİVİTEDE ÇOK HIZLI BİR İYİLEŞME YAŞANACAK"
Ekonomistler, toplantıda salgın nedeniyle 2020 hedeflerini revize etmenin gündeme geleceğinin de konuşulduğunu söyledi.

Büyüme, işsizlik ve bütçe açığı hedeflerinin tutturulmasının salgın nedeniyle zorlaşmış olduğunun vurgulandığını bildiren ekonomistler, Berat Albayrak'ın şu ifadeleri kullandığını dile getirdi:

"Buna karşın enflasyon ve cari açık rakamları da YEP hedeflerinden daha iyi gerçekleşecektir. Salgın sonrasında da normalizasyon başladığı andan itibaren iç talepte ve ekonomik aktivitede çok hızlı bir iyileşme yaşanacağını öngörüyoruz. Bundan sonra hanehalkı ve iş dünyasının ihtiyaçları için atılacak adımlar dinamik olacak. Yeni paketlere ihtiyaç olup olmayacağı salgın sürecinin nasıl ilerlediğine bağlı olacak. Toz bulutu ortadan kalktıktan sonra bütçe açığımız benzer ülkelere oranla onların normal yıllarda karşılaştığı bütçe açığından bile çok daha düşük olacaktır. Göreceli performans ve borç seviyelerimiz daha da güçlü duruma gelecektir. Önceden aldığımız önlemler ve 2019 yılında iç ve dış borçlanmamızda izlediğimiz stratejiyle 2020 yılına çok yüksek bir likidite kalkanıyla girdik ve bu bizim zor piyasa koşullarında esnek hareket etmemizi sağladı. Nisan sonu itibarıyla Hazinenin nakit pozisyonu tarihi zirve olan 140 milyar TL seviyesinde. Enstrüman çeşitlendirmesi, uyguladığımız önemli bir strateji. TLREF endeksli tahviller, altın tahvilleri, TL-euro ve dolar cinsi sukuklar, geleneksel borçlanma araçlarına ek olarak kullandığımız enstrümanlar. Bunları yılın geri kalanında da uygun şekilde kullanmayı planlıyoruz. Dış borçlanmada 9 milyar dolarlık bir fonlama programının şu an itibarıyla yüzde 45'ini gerçekleştirmiş durumdayız. Dolayısıyla yılın geri kalanında çok rahat bir tabloyla karşı karşıyayız."