TAPUYA BAKIN İPOTEKLİ HACİZLİ EV ALMAYIN
Evin tapu kaydını ve imar durumunu mutlaka detaylı inceleyin. Eğer tapu kaydı üzerinde haciz ve ipotek varken bu kaydı bilerek taşınmazı satın alırsanız, tapu devri sonrasında bu ipotek ve hacizlerden siz sorumlu olursunuz. Satın aldığınız evi kaybetme riski ile karşı karşıya kalırsınız.
TAPUYA ŞERH DÜŞÜN SORUMLU OLMAYIN
Ev satın alınırken noterden 'düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesi' yapıldıktan sonra tapuya şerh olarak işlenirse artık bu şerhten sonra ipotek veya hacizler tüketiciyi bağlamaz. Örneğin evi aldınız, 1 Ocak'ta şerhi koydunuz, 1 Mart'taki işlemlerden artık siz sorumlu değilsiniz. Tüketicilerin satın alma tarihinden sonra konulmuş olan ipotek ve hacizlerin kaldırılması konusunda açmış oldukları davalar da olumlu sonuçlanıyor. İstinaf mahkemeleri bu konudaki kararları kabul ediyor.
İMAR DURUMUNU İNCELEYİN
Tapudan sonra belediyeye giderek imar dosyasını inceleyin. Evi kredili alıyorsanız, banka tarafından yaptırılan raporu da inceleyebilirsiniz. Belediyede bu dosyayı incelemenizdeki neden binanın ve dairenin ne durumda olduğunu görmektir. Böylece kaçakları, yapı kayıt belgesi var mı öğrenirsiniz. Çünkü emlakçı arkadaşlara da çoğu zaman yanlış bilgi verilerek 'Şurası eve dahil, burası içinde' denebiliyor. Eski tapularda metrekare yazmıyor. '200 metrekare dubleks' diye ev alıyorsunuz. Bir bakıyorsunuz, belediyeden yazı geliyor: 'Sizin daire kaçak. İskana aykırı şu bölümleri yıkılacak.' Oysa satıştan önce imar durumuna baksaydınız belki bu daireyi hiç almayacaktınız.
SANIK BİLE OLABİLİRSİNİZ
Ama aldınız, ne olacak? 200 metrekare daire 120'ye düşecek. Üstelik savcılığa yapılan şikâyet üzerine de imar kirliliği suçundan sanık bile olacaksınız. Evinizin metrekaresi düştüğü gibi belediye ve savcılıkla başınız derde girecek.
TAPUDA GERÇEK DEĞERİNİ GÖSTERİN
Türkiye'de genelde taşınmazların değeri belediye rayicinin biraz üzerinde, gerçek değerinin ise altında gösterilerek satılıyor. Bu hep tehlikeli bir satıştır. İki tehlikesi vardır. Birincisi, Maliye bu şekilde yapılan satışların peşine düşüyor; hem aradaki fark kadar harcı alıyor hem de ceza kesiyor. İkincisi, satıcının üçüncü kişilere veya bankalara borcu var ise ve siz tapuyu çok düşük bedelle satın alırsanız bu satış 'muvazaalı' diye iptal olabiliyor. Türkiye'de değerlenme sistemi getirildi ama ertelendi. Yürürlüğe girene kadar 'Harçtan kurtarıyorum' diyerek, '20 bin yerine 3-5 bin lira ödeyeyim' diyerek, evinizi riski atmayın.
TEK TARAFLI CEZAİ ŞART YAZILAMAZ
Müteahhit ile yapılacak olan satış sözleşmelerinde müteahhit tek taraflı olarak cezai şart yazamaz. Eğer bir sözleşmede tüketici aleyhine tek taraflı cezai şart yazılmışsa, bu sözleşmeden tazminatsız masrafsız dönme hakkı kullanılabileceği gibi müteahhit tüketici il müdürlüğüne şikâyet edilebilir. Müteahhit bu durumda sözleşme başına 200 bin TL'ye varan ceza ödemek zorunda kalır.