İşte Nurullah Gür'ün yazısından konuyla ilgili bölüm:
MACRON'UN ASIL DERDİ
AVRUPA genelinde olduğu gibi Fransa'da da son yıllarda göçmen karşıtlığı, aşırı milliyetçilik ve İslamofobya yükselişte. Bu ortamda aşırı sağcı manevralar ve popülist siyasi söylemler prim yapıyor. Avrupa'da merkez partiler ve siyasetçiler uzun süredir ekonomik ve sosyal problemlere cevap üretemiyor. Mavi yakalı işlerin gittikçe azalması, orta direğin erimesi ve gelir/servet eşitsizliğinin artması toplumsal tansiyonun uzunca bir süredir yükselmesine neden oluyordu. 2008'deki küresel finans krizi bu sorunları daha fazla hissedilir hale getirdi.
MAKYAJ AKMAYA BAŞLADI
Fransızlar ve diğer Avrupalılar uzun süre içlerine attıkları bu sorunları zamanla seçim sandıklarına ve gösteri meydanlarına yansıtmaya başladılar. Sarı Yelekliler böyle ortaya çıktı. Le Pen gibi aşırı sağcı siyasetçiler oy oranlarını bu sayede arttırmayı başardı. Avrupa'nın derin dondurucusunda bekleyen ırkçılık gibi virüsler yeniden gün yüzüne çıktı. Göçmenler - özellikle de Müslüman olanlar - günah keçisi ilan edildi. Demokrasi ve insan hakları makyajı akmaya başladı. Avrupa'nın iki tane dünya savaşının fitilini ateşlediğini unutmayalım.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!