Türkiye'nin 19 yılda havacılık tarihinde yeni bir sayfa açarak büyük başarılara imza attığını dile getiren Karaismailoğlu, buna bağlı olarak yolcu ve özellikle hava kargo taşımacılığının büyük bir hızla büyüdüğünü bildirdi.
Türkiye'nin 19 yılda havacılık tarihinde yeni bir sayfa açarak büyük başarılara imza attığını dile getiren Karaismailoğlu, buna bağlı olarak yolcu ve özellikle hava kargo taşımacılığının büyük bir hızla büyüdüğünü bildirdi.
"2021-2024 döneminde hava kargo pazarının, yılda yüzde 10'lara yaklaşan bir büyümeyle önemli bir noktaya geleceği öngörülmektedir." diyen Karaismailoğlu, Turkish Cargo'nun uluslararası arenada saygın bir konuma yükseldiğini belirtti.
"TURKİSH CARGO DÜNYADA 300'DEN FAZLA DESTİNASYONA HAVA KARGO HİZMETİ SAĞLADI"
Karaismailoğlu, Turkish Cargo'nun bugün dünya genelinde 96'sı direkt kargo uçuş noktası olan 300'den fazla destinasyona hava kargo hizmeti sağladığını anlattı.
TİM ile Turkish Cargo arasında gerçekleşen ilk iş birliği anlaşması sonrası gerçekleşen olumlu sonuçların da hava kargo sektörünün büyümesini artırarak sürdüreceğini ve ihracatın gelişmesi açısından ne kadar değerli olduğunu kanıtladığını vurgulayan Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
"THY-TİM iş birliğinin, ihracatçılarımızın rekabet gücünün artmasına büyük katkılar sağladığını görüyoruz. İlk iş birliği sonrası Aralık 2020-Mart 2021 arasındaki 4 aylık dönemde belirlenen 28 destinasyon üzerinde toplam 1,2 milyar dolara yakın yüksek katma değerli ürün ihracatı gerçekleşmiştir. Hava kargoyla hızlı ve güvenli gerçekleştirilen taşımaların ortalama değeri, kara, deniz ve demir yolu modlarına oranla 50 kat daha değerli olarak konumlanmıştır. 28 ihracat pazarımızın taşınan tonaj verilerine bakıldığında, 2020 Aralık-2021 Mart döneminde taşınan tonaj 65,669 ton olarak gerçekleşirken, bir önceki döneme göre yüzde 10,7'lik artış sağlanmıştır."
"GÜÇLÜ İŞ BİRLİĞİYLE TÜRKİYE, BÜYÜK TİCARİ ATILIM GERÇEKLEŞTİRDİ"
Karaismailoğlu, yaş meyve, su ürünleri, tekstil, otomotiv ürünleri, ilaç gibi ihraç edilen çeşitli ürün gruplarında son üç yılda yüzde 40'lardan yüzde 105'lere varan ihracat artışlarının gerçekleştiğine dikkati çekerek, kurulan ticari köprülerle Türkiye'yi havacılık sektörünün lideri konumuna yükseltmenin gururunu yaşadıklarını bildirdi.
Bu güçlü iş birliği sayesinde Türkiye'nin büyük ticari atılımı gerçekleştirdiğine işaret eden Karaismailoğlu, şöyle konuştu:
"Bu iş birliğini yenilenen ikinci bir anlaşmayla daha da güçlü hale getireceğiz. Türkiye'nin havadan kurduğu ticari köprüler sayesinde, Anadolu'nun dört bir yanında, binbir emekle üretilen ürünleri, Amerika'da, Orta Doğu'da, Afrika'da, Avrupa'da kısaca tüm dünyada aktif olan, ihracatta pazara hükmedecek 32 ülkedeki 46 destinasyona yüzde 35 indirimli olarak THY tarafından taşınacak. İhracatçılarımız, geniş uçuş ağıyla global ölçekteki pazarlara çok daha geniş kapasiteyle çok daha hızlı, kaliteli ve avantajlı bir şekilde ulaşabilecek, yeni pazarlar konusunda fırsatlar yakalayacaktır. Hava yoluyla taşımacılığın ihracattaki payı, daha da yukarılara taşınacak. Yıl sonuna kadar 6 milyar dolara yakın yüksek katma değerli ihracat gerçekleştirilmesi beklentisiyle ülkemiz ihracat seferberliğine ciddi ivme kazandırmayı hedefliyoruz. Ülke ekonomisine her yönden katkı sağlayan bu başarılı iş birliğimiz ile İstanbul'u bir lojistik cazibe merkezi haline getirme hedefimiz de hız kazanacak."
Karaismailoğlu, hava ulaşım faaliyetlerinde son yıllarda eksen kayması yaşandığını belirterek, küresel nüfus hareketleri ve ticari dengelere bağlı olarak hava ulaşım faaliyetlerinin bugün hızla batıdan doğuya yöneldiğini söyledi.
"2003-2021 YILLARINDA 113,7 MİLYAR LİRANIN ÜZERİNDE HAVACILIK YATIRIMI GERÇEKLEŞTİ"
Ülkenin, coğrafi bakımdan üç kıtanın ortasındaki kilit konumuyla, gelişmiş pazarlarla gelişmekte olan pazarlar arasındaki uçuş rotaları üzerinde yer aldığını dile getiren Karaismailoğlu, "Bize bahşedilen bu stratejik konum sayesinde 67 ülkeye, en fazla 4 saat uçuş mesafesinde olmak gibi coğrafi üstünlüğe sahibiz. Bunları dikkate alarak 2003'ten itibaren yürüttüğümüz hava ulaşım politikaları ve faaliyetleriyle dünyada en hızlı gelişim gösteren ülkelerden biri haline geldik." değerlendirmesinde bulundu.
Karaismailoğlu, havacılık sektöründe gelinen nokta hakkında bilgi vererek, 2003-2021 arasında 113,7 milyar liranın üzerinde havacılık yatırımı gerçekleştirildiğini belirtti.
Son 19 yıl içinde küllerinden adeta yeniden doğarak dünyanın en büyük hava yolu şirketlerinden olan THY'nin, dünyanın en büyük havalimanlarından olan İstanbul Havalimanı ile geleceğe çok daha emin adımlarla yürüdüğüne dikkati çeken Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
"Turkish Cargo da 60'ın üzerinde başkente 7 saatlik uçuş mesafesinde olan mega hub İstanbul Havalimanı'nda, tamamlandığında toplam alanı 165 bin metrekare olacak SmartIST tesisiyle çok daha büyük rekabet avantajlarına kavuşacak. Yıllık 4 milyon ton kargo elleçleme kapasitesine sahip olacak olan SmartIST insansız kara araçları, robotik süreç otomasyonu, otomatik depolama sistemleri gibi teknolojik altyapı sistemleri sayesinde dünya üzerindeki en önemli teknolojik kargo hub merkezlerinden biri olacak. Bu tesisle Turkish Cargo'nun önünde dünyanın bir numaralı hava kargo markası olmasını engelleyecek hiçbir şey kalmayacak."
İHRAÇ ÜRÜNLERİN TAŞINMASINDA BÜYÜK ÖNEM ARZ EDİYOR
Ticaret Bakanı Mehmet Muş yaptığı konuşmada, THY'nin ülke adına küresel bir marka oluşturmanın yanında en önemli hizmet ihracatçılarından biri olarak ihracata destek verdiğini söyledi. Lojistiğin, küresel düzeyde dış ticaretin en belirleyici unsuru haline geldiğini ifade eden Muş, her sene artacak ihracatın taşınmasının önünün açılması gerektiğini bildirdi. Muş, "Ülkelerin lojistik imkan ve kabiliyetleri, rekabet güçlerinin en önemli bileşeni olarak dış ticaret ve kalkınma politikalarının temelinde yer almaktadır. Son dönemde yaşanan küresel salgın koşulları ise lojistikle ilgili stratejilerin yeniden tasarlanmasını zorunlu kılmıştır. Bu çerçevede, bu protokol anlam ve önem taşıyor." diye konuştu.
Türkiye'nin dünyanın en önemli lojistik üslerinden biri olma potansiyeline sahip olduğuna işaret eden Muş, bu kapsamda Bakanlık olarak ülkenin eşsiz konumundan azami derecede yararlanarak ihracatı en üst seviyeye çıkarma noktasında önemli çalışmalar yaptıklarını dile getirdi.
Muş, bu alandaki çalışmaların istatistiklere de yansıdığına dikkati çekerek, "Geçtiğimiz yıl Merkez Bankası verilerine göre yük taşımacılığında 8 milyar dolar düzeyindeki ithalatımıza karşılık, ihracatımız 10,7 milyar dolara ulaşmıştır. Burada net ihracatçı pozisyonundayız. Bu noktada temel hedeflerimiz, ülkemizin lojistik kabiliyetlerinin en etkin şekilde kullanılmasını sağlamak, Türkiye'nin lojistik hizmet ticaretinden aldığı payı artırmak ve ihraç mallarımızın rekabetçi fiyatlarla en hızlı sürede ihraç pazarlarımıza ulaşmasını sağlamaktır." ifadelerini kullandı.
İHRACATÇILARA 46 DESTİNASYONDAKİ BAZI TAŞIMALAR İÇİN ÖZEL İNDİRİM
Muş, dış ticaret taşımalarında büyük oranda deniz yolu ve kara yolunun kullanıldığını anımsatarak, şu değerlendirmede bulundu:
"Hava yolu taşımacılığının dış ticaretimizdeki payı son 20 yılda önemli oranda artmıştır. Bu çerçevede, 2020 yılı itibarıyla ihracatımızın yüzde 7,5'i, ithalatımızın ise yüzde 17,9'u hava yoluyla taşınmıştır. Ocak-Temmuz 2021 döneminde ise ihracatımızın yüzde 8'i hava yoluyla taşınırken, bu yolun ithalatımızdaki payı yüzde 10'dur. Bakanlık olarak ihraç ürünlerimizin taşınmasında hava yolu ve demir yolu taşımacılığının payının artırılmasına büyük önem veriyoruz. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile bu alanda eşgüdüm içinde çalışıyoruz. Bu noktada, dünyanın en hızlı büyüyen hava kargo markası olan Turkish Cargo, gelişmiş altyapı ve filosuyla ülkemizdeki hava yolu taşımacılığının ilerlemesi ve dış ticaret taşımalarımız açısından önemli rol oynayacaktır."
Hava yoluyla yapılan ihraç taşımalarının artırılması hedefi kapsamında TİM ve THY arasında geçen yıl imzalanan mutabakatın, ihracata önemli katkı sunduğunu vurgulayan Muş, "Bugün imzalanan mutabakat zaptıyla da Turkish Cargo tarafından, yıl sonuna kadar 46 destinasyonda ihracatçılarımıza genel kargo, yumurta, yaş meyve-sebze ve balık taşımalarında yüzde 10 ila yüzde 35 aralığında indirim uygulanacaktır. İhracatçılarımızın ihtiyaç duyduğu sektörleri içeren ve hava yolu taşıma maliyetlerini önemli ölçüde azaltacak bu anlaşmanın ihracatımız üzerinde olumlu etki yaratacağı aşikardır." dedi.
"ALTERNATİF GÜZERGAH ÇALIŞMALARINI GÜNDEMİMİZE ALDIK"
Bakan Muş, ihracatçıların lojistik alanındaki ihtiyaçlarına gerekli desteği sağlamak üzere Bakanlık olarak ilgili tüm paydaşlarla çalıştıklarını belirterek, "Bu vesileyle bir taraftan bölge ve çevre ülkelerle lojistik sorunlarımızı uyguladığımız yoğun diplomasiyle çözüme kavuştururken diğer taraftan uzak ülkelerle lojistik alanındaki yeni stratejimizi de uygulamaya koymayı hedefliyoruz. Nitekim, ülkemizin lojistik kabiliyetinin geliştirilmesi, Orta Vadeli Program'ın da hedefleri arasında yer almaktadır. Bu bakımdan, mevcut koşullara ek olarak, ulaşım imkanlarımızı geliştirmek amacıyla alternatif güzergah çalışmalarını da gündemimize almış bulunmaktayız." diye konuştu.
Geçen yıl ekim ayında "Yurt Dışı Lojistik Merkezlerinin Desteklenmesi Hakkında Karar"ın yürürlüğe girdiğini anımsatan Muş, ihracatın kesintisiz sürdürülebilmesi için kurulacak yurt dışı lojistik merkezlerine yönelik çok önemli destek mekanizmaları öngörüldüğünü söyledi. Muş, bu merkezlerin, ihracatçıların lojistik maliyetlerini azaltma ve ihraç ürünlerinin yeni pazarlara en etkin ve verimli yollardan ulaştırılmasını sağlama noktasında büyük hizmetlerde bulunacağına dikkati çekerek, "Bu alanda, tüm diğer paydaşlarımızla yakın temas halinde çalışmalarımızı sürdürüyor, ayrıca özel sektörümüzün yurt dışı lojistik merkezlerin kurulmasına yönelik süregelen desteğinin devamını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
"KOLAY BOZULAN ÜRÜNLERİN İHRACATI DAHA ÖNEMLİ HALE GELİYOR"
Bakan Muş, lojistik sektörünün, gelecek dönemde daha çok dijitalleşme ve verimlilik odaklı olacağını aktararak, şunları kaydetti:
"Bugün tek bir tuşla çevrim içi olarak alınan bir ürünün çok kısa tedarik süreleri içinde dünyanın her yerindeki tüketicilere ulaştırılması beklenmektedir. Bu noktada, kolay bozulabilen ürünlerin ihracatı başta olmak üzere firmalarımızın lojistik kabiliyetlerinin geliştirilmesi giderek daha önemli hale gelmektedir. Bugün tesis edilmesine tanıklık ettiğimiz mutabakatın, söz konusu ürünlerin hava yoluyla taşınmasını kolaylaştırarak ihracatçılarımızın küresel düzeyde daha rekabetçi hale gelmelerine katkı sağlayacağını değerlendiriyoruz."
"YIL SONU İHRACAT HEDEFİNE ULAŞACAĞIMIZA YÜREKTEN İNANIYORUZ"
Ekonomik verilerdeki olumlu seyre de dikkati çeken Muş, yılın ikinci çeyreğinde gerçekleşen yüzde 21,7'lik yüksek oranlı büyümeden yaklaşık yarısının mal ve hizmet ihracatından kaynaklandığını anımsattı. Sanayi üretim endeksi, imalat sanayi kapasite oranı ile ekonomik güven endeksindeki artışa işaret eden, Muş, "Bu veriler doğrultusunda Orta Vadeli Program'da yıl sonu için hedeflenen 211 milyar dolar ihracat düzeyine ulaşacağımıza yürekten inanıyoruz." dedi.
Konuşmaların ardından Muş ve Karaismailoğlu'nun himayesinde TİM Başkanı İsmail Gülle ve THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı tarafından Hava Kargo İşbirliği Protokolü imzalandı.
