Vatandaşı canından bezdiren fahiş meyve-sebze fiyatlarıyla ilgili fotoğraf ortaya çıktı. Rekabet Kurumu'nun 155 sayfalık çarpıcı raporuna göre, bir ürünün gelirini çiftçiden çok aracı alıyor.
Meyvesebzede ürün bedelinin yüzde 12.8'i vergi, yüzde 42.6'sı çiftçi, yüzde 44.5'i ise aracıya gidiyor. Aracı sayısı azaltılıp onların yerini üretici örgütleri aldığında toplam ürün bedelinin içerisindeki vergi yükü yüzde 10.1'e, aracı geliri yüzde 28.5'e düşüyor. Çiftçinin gelirinin payı ise neredeyse yüzde 50 artarak yüzde 61.3'e yükseliyor. Rekabet Kurumu yaş meyve-sebzeyle ilgili sektör incelemesi nihai raporunu hazırladı. Raporda tarımsal ürünlerin tedarik sürecinde çok sayıda aktörün rol aldığına vurgu yapılarak, "Bu, nihai tüketiciye yansıyan fiyatların seviyesini ve yaratılan toplam katma değerin bölüşümünü etkiliyor" denildi.
YÜZDE 44.5'İ ARACININ CEBİNDE KALIYOR
Rekabet Kurumu tedarik zincirindeki maliyet kalemlerini sıralarken iki senaryo hazırladı. Tedarik zincirinde aracıların olduğu senaryoda, örneğin; fiyatı 1 liradan 10 bin kg olarak tarladan çıkan domates yolda ve markette uğradığı fireler sonucu 8.100 kg'a düşüyor. Nihai tüketiciye vergi dâhil 22 bin 744 lira olarak ulaşıyor. Böylece bir kilogram fiyatı 2.81 TL'ye yükseliyor. Ürünün nihai tutarının içinde toplam vergi 2.915 TL, çiftçi geliri (yüzde 42.6) 9.700 TL, aracı geliri (yüzde 44.5) 10.130 TL.
ÇİFTÇİ DE TÜKETİCİ DE BÖYLE KAZANIR
İkinci senaryoda aracıların yerine üretici örgütleri konuldu. Bu senaryoda hem çiftçi hem de vatandaş kazanıyor. Tüketiciye yansıyan toplam ürün bedelinin içindeki vergi yükü yüzde 12.8'den yüzde 10.1'e, aracıların gelir payı yüzde 44.5'ten yüzde 28.5'e düşüyor. Çiftçinin gelirinin payı da neredeyse yüzde 50 artarak yüzde 42.6'dan 61.63'e çıkıyor. İlk senaryoda çiftçiden 1 TL'ye alınan ürün, aracı sayısı azaltılıp onların yerini üretici örgütleri aldığında çiftçiden bu defa 1.30 TL'ye alınıyor. Vatandaş da 2.81 TL'ye aldığı ürüne 2.54 TL ödüyor. Dolayısıyla toplam 20 bin 557 liralık ürün değerinde çiftçinin eline geçen tutar 12.610 TL'yi buluyor.
GİRDİ PİYASINDA TEKEL VAR
Raporda, tarım sektöründe girdi piyasalarının oligopal bir görünüm taşıdığına dikkat çekildi. Rapordaki bazı tespitler şöyle;
Tarımsal iş gücünün ve ekilebilir alanların azaldı. Piyasada şeffaflık düşük olup, üreticilerin finansman sorunları var.
Temel girdi kalemlerinde ithalata bağımlılık yüksek, üretimde organizasyon eksikleri ön plana çıkıyor.
Üreticiler hem girdi tedarikçileri hem de alıcılar karşısında çok düşük pazarlık şansına sahip bulunuyor.
Tarımsal ürünlere yönelik üretici birlikleri ve kooperatifleri yeniden yapılandırılmalı.
Tarımsal politikaların bu örgütler üzerinden yürütülmeli.
Haksız ticaret uygulamalarına yönelik düzenlemeler yapılmalı.
FİYAT YÜZDE 10 DÜŞÜYOR
Tedarik zincirinde aracıların yer aldığı senaryo ile üretici birliklerinin yer aldığı iki senaryo arasındaki farka da raporda dikkat çekildi. İkinci senaryoda hem fiyatlarda düşüş yaşanıyor hem de katma değerden en büyük payı üretici kesim yani çiftçi alıyor. Sabah'ta yer alan habere göre, ikinci senaryo ile fiyat yaklaşık yüzde 10 düşerken, yaratılan katma değerden üreticinin aldığı pay da yüzde 60'a ulaşıyor.
TEDARİK ZİNCİRİNDE ARACILAR VARSA…
TEDARİK ZİNCİRİNDE ÜRETİCİ BİRLİKLERİ VARSA…
*10 bin kg domates, tarladan markete gelene kadar kimin ne kazandığı raporda açıkça yazılıyor.