Hatta müteahhitlerin sözleşmelerde iş bitirdikçe 'hakediş' alması gibi krediler kullandırılmaya başlandı. Ekonomi yönetimi bununla da yetinmedi.
Daha sıkı takip mekanizması kurdu. Kredi alacak işadamına harcamasını fatura ve sözleşme ile belgelendirme zorunluluğu getirdi.
Fakat...
Bizim uyanık işadamları bu işin arkadan dolanma yöntemini de buldu.
Birçoğu 150 milyar liralık kaynağın yüzde 9 faizle dağıtılacağını duyunca fatura ve sözleşme belgelendirme zorunluluğunu delmek için formüller üretmiş bile...
Sağdan soldan duyuyorum.
Önce tanıdığı firmayla anlaşıp, ondan mal almış gibi fatura kestirmeyi, kesilen faturayı gösterip bankadan kredi almayı, bir hafta sonra da o siparişi iptal etmeyi düşünenlerin sayısı hiç de az değil...
Anlayacağınız, yine alavare dalavereye başvuracak birileri ortaya çıktı...
Yeterli teminatı olmadığı için krediye erişemeyen işletmelere sağlanacak finansmanla, firmaların ayakta kalması ve üretime devam etmesi gibi iyi niyetle hazırlanan bir paketi yine suiistimal etmeye hazırlanıyorlar.
Aman dikkat!
Düşünüyorum da, herhalde son çare olarak bu uyanıkların engellenmesi için ya verilen paralara çip takılması gerekecek ya da aldıkları TL'lerin seri no'larının not edilip, takip edilmesi...
YAZIYI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN