ABD Merkez Bankası Fed kritik faiz kararını açıkladı
Son dakika haberi! ABD Merkez Bankası (Fed), politika faizini 75 baz puan artışla yüzde 2,25-2,50 aralığına yükseltti. ABD'de enflasyon haziranda yıllık yüzde 9,1 ile Kasım 1981'den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştı. Öte yandan New York borsası, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) beklentiler dahilinde 75 baz puanlık faiz artırımına gitmesi ve Fed Başkanı Jerome Powell'ın açıklamaları sonrası günü "ralli yaparak" tamamladı.
Giriş Tarihi :27 Temmuz 2022 , 10:21Güncelleme Tarihi :28 Temmuz 2022 , 06:26
ABD Merkez Bankası (Fed), politika faizini 75 baz puan artışla yüzde 2,25-2,50 aralığına yükseltti. Fed'den yapılan açıklamada, faiz oranının artırılması kararının oy birliğiyle alındığı aktarıldı.
Son harcama ve üretim göstergelerinin yumuşadığı belirtilen açıklamada, bununla birlikte son aylarda istihdam kazanımlarının güçlü olduğu ve işsizlik oranının düşük kaldığı aktarıldı.
Açıklamada, "Enflasyon, salgınla ilgili arz ve talep dengesizliklerini, yüksek gıda ve enerji fiyatlarını ve daha geniş fiyat baskılarını yansıtarak yüksek kalmaya devam ediyor." ifadesi kullanıldı.
Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaşın insani ve ekonomik zorluklara neden olduğu yinelenen açıklamada, savaş ve ilgili gelişmelerin enflasyon üzerinde ek yukarı yönlü baskı yarattığı ve küresel ekonomik faaliyet üzerinde baskı oluşturduğu kaydedildi.
BİLANÇO PLANLANDIĞI GİBİ DARALTILMAYA DEVAM EDECEK
Açıklamada, Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) enflasyon risklerine karşı son derece dikkatli olduğu vurgulanarak, maksimum istihdam ve uzun vadede yüzde 2 oranında enflasyonun hedeflendiği bildirildi.
Fed'in açıklamasında, söz konusu hedeflerin desteklenmesi için federal fon oranının yüzde 2,25-2,50 aralığına yükseltilmesine karar verildiği ve devam eden artışların uygun olacağının tahmin edildiği belirtildi.
Bankanın bilançosunu planlandığı gibi küçültmeye devam edeceğine de değinilen açıklamada, enflasyonun yüzde 2 hedefine çekilmesinde kararlı olduğu aktarıldı.
Açıklamada, para politikasının uygun duruşu değerlendirilirken ekonomik görünüme yönelik bilgilerin etkilerinin izlenmeye devam edileceği, hedeflere ulaşmasını engelleyebilecek risklerin ortaya çıkması halinde para politikası duruşunun uygun şekilde ayarlanmaya hazır olunacağı kaydedildi.
ABD'DE ENFLASYON HAZİRANDA YÜZDE 9'U AŞARAK 41 YILIN ZİRVESİNE ÇIKMIŞTI
Fed, Kovid-19 salgınının ardından hızlı ekonomik toparlanmayla gelen yüksek enflasyon baskısıyla 2021'in son çeyreğinde para politikası tonunu değiştirmeye başlamıştı.
Banka, mart ayında varlık alım operasyonunu tamamlayarak faiz artışlarına başlamıştı.
Fed, mart ayı toplantısında 25 baz puan artışla 2018'den bu yana ilk kez faiz artırımına gitme kararı alırken, mayıs toplantısında 50 baz puan ile 2000 yılından bu yana en hızlı faiz artışını gerçekleştirmişti.
Banka haziran toplantısında ise 75 baz puanla 1994'ten bu yana en güçlü faiz artırımına gitmişti.
Rusya-Ukrayna Savaşı ve Çin'de Kovid-19 salgınına karşı alınan karantina önlemlerinin tedarik zincirindeki sıkıntıları artırmasıyla yükseliş eğilimini sürdüren enflasyon, Fed'in üzerindeki baskıyı daha da artırmıştı.
ABD'de enflasyon haziranda yıllık yüzde 9,1 ile Kasım 1981'den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştı.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, ABD ekonomisinin şu anda resesyonda olduğunu düşünmediğini ifade etti. Powell, Fed'in politika faizini 75 baz puan artırmasının ardından basın toplantısı düzenledi. Enflasyonu düşürme taahhütlerini yineleyen Powell, bunun için süratle hareket ettiklerini, hem ihtiyaç olan araçlara hem de fiyat istikrarını yeniden sağlamak için gereken kararlılığa sahip olduklarını vurguladı.
Powell, ekonominin son iki buçuk yılda çok şey yaşadığını ve dirençli olduğunu kanıtladığını belirterek, "Herkese fayda sağlayan güçlü bir iş gücü piyasası koşullarına sahip olmak istiyorsak, enflasyonu yüzde 2 hedefimize indirmemiz şart." dedi.
"TÜKETİCİ HARCAMALARINDAKİ ARTIŞ ÖNEMLİ ÖLÇÜDE YAVAŞLADI"
İş gücü piyasasının aşırı derecede sıkı ve enflasyonun çok yüksek olduğuna dikkati çeken Powell, bu çerçevede Federal Açık Piyasa Komitesi'nin (FOMC) politika faizini 75 baz puan artırdığını ve devam eden artışların uygun olacağının tahmin edildiğini kaydetti.
Powell, son harcama ve üretim göstergelerinin yumuşadığına dikkati çekerek, "Tüketici harcamalarındaki artış, kısmen düşük harcanabilir reel gelir ve daha sıkı finansal koşullar nedeniyle önemli ölçüde yavaşladı." diye konuştu.
İş gücü talebinin çok güçlü olduğuna işaret eden Powell, iş gücü piyasasının devam eden gücünün talebin sağlam kalmaya devam ettiğini gösterdiğini aktardı.
"EKONOMİK FAALİYETTEKİ YAVAŞLAMAYA RAĞMEN TALEP GÜÇLÜ KALMAYA DEVAM EDİYOR"
Powell, enflasyonun uzun vadeli yüzde 2 hedefinin oldukça üzerinde kalmaya devam ettiğini belirterek, "Genel ekonomik faaliyetteki son yavaşlamaya rağmen, toplam talebin güçlü kalmaya devam ettiği, arz kısıtlarının beklenenden daha büyük ve daha uzun sürdüğü ve fiyat baskılarının geniş bir mal ve hizmet yelpazesinde belirgin olduğu görülüyor." değerlendirmesinde bulundu.
Fed Başkanı Powell, bazı emtia fiyatlarında son dönemde yaşanan düşüşe rağmen ham petrol ve diğer emtia fiyatlarında Ukrayna'daki savaştan kaynaklanan artışın benzin ve gıda fiyatlarını artırarak enflasyon üzerinde yukarı yönlü ek baskı yarattığını kaydetti.
Yüksek enflasyonun önemli zorluklar getirdiğinin farkında olduklarını belirten Powell, yüksek enflasyonun oluşturduğu risklere karşı son derece dikkatli olduklarını ve enflasyonu yüzde 2 hedefine düşürmeye büyük önem verdiklerini bildirdi.
"ALIŞILMADIK DERECEDE BÜYÜK BİR ARTIŞ DAHA UYGUN"
Powell, faiz artırımının yanı sıra para politikası duruşunu sağlamlaştırmada önemli bir rol oynayan bankanın bilançosunun boyutunu önemli ölçüte küçültme sürecine devam ettiklerini dile getirdi.
Gelecek aylarda enflasyonun düştüğüne dair ikna edici kanıtlar arayacaklarını belirten Powell, faiz artışlarının hızının gelen verilere ve ekonominin gelişen görünümüne bağlı olmaya devam edeceğini vurguladı.
Powell, "Gelecek toplantımızda alışılmadık derecede büyük bir artış daha uygun olsa da bu, şimdi ve o zaman arasında aldığımız verilere bağlı olacak bir karar." dedi.
Fed Başkanı Powell, para politikası duruşu daha da sıkılaştıkça, kümülatif politika ayarlamalarının ekonomiyi ve enflasyonu nasıl etkilediğini değerlendirirken, artış hızını yavaşlatmanın uygun olacağını ifade etti.
Bu sürecin trendin altında bir ekonomik büyümeyi ve iş gücü piyasası koşullarında bir miktar yumuşamayı içermesinin muhtemel olduğunu belirten Powell, ancak bu sonuçların fiyat istikrarını yeniden sağlamak ve uzun vadede maksimum istihdam ile istikrarlı fiyatlar elde etmek amacıyla zemin hazırlamak için gerekli olduğunu anlattı.
"BUGÜN YAPTIĞIMIZDAN DAHA BÜYÜK BİR HAMLE YAPMAKTAN ÇEKİNMEYİZ"
Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Powell, toplantıda daha güçlü bir faiz artışının gündeme gelip gelmediğine ilişkin bir soru üzerine, veriler ışığında 75 baz puanlık bir artışın doğru büyüklük olduğuna karar verdiklerini dile getirdi.
Powell, "Komite uygun olduğu sonucuna varırsa, bugün yaptığımızdan daha büyük bir hamle yapmaktan çekinmeyiz." dedi.
Fed Başkanı Powell, enflasyon hayal kırıklığı yaratmaya devam ederse daha agresif hareket etmeye hazır olduklarını defalarca söylediklerini hatırlattı.
Son faiz artışlarının önemli ve hızlı olduğunu aktaran Powell, ancak etkisinin henüz tam hissedilmediğini kaydetti.
"BİR NOKTADA YAVAŞLAMAK UYGUN OLACAK"
Her toplantıda verilere bakarak karar vereceklerini vurgulayan Powell, gelecek yıl için faiz aralığına ilişkin öngörüde bulunamadıklarını, çok fazla belirsizlik olduğunu ifade etti.
Powell, bir noktada yavaşlamanın uygun olacağını, ancak o noktanın ne zaman olduğuna henüz bir karar vermediklerini belirtti.
Ekonominin resesyona girip girmediğine ilişkin sorulara ise Powell, "ABD ekonomisinin şu anda resesyonda olduğunu düşünmüyorum." yanıtını verdi.
Powell, büyümenin bu yıl yavaşlayacağını belirterek, enflasyonu düşürmeye odaklandıklarını aktardı.
Jerome Powell, ekonomide "yumuşak inişe" giden yolun açıkça daraldığını ve daha da daralabileceğini aktardı.
NEW YORK BORSASI GÜNÜ RALLİ YAPARAK TAMAMLADI
New York borsası, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) beklentiler dahilinde 75 baz puanlık faiz artırımına gitmesi ve Fed Başkanı Jerome Powell'ın açıklamaları sonrası günü "ralli yaparak" tamamladı.
Kapanışta Dow Jones endeksi 400 puanın üzerinde değer kazandı ve yüzde 1,37 artışla 32.197,59 puana çıktı.
S&P 500 endeksi yüzde 2,62 artarak 4.023,61 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 4,06 kazançla 12.032,42 puana yükseldi.
Fed'in beklentiler dahilinde 75 baz puanlık faiz artışına gitmesinin ve Fed Başkanı Jerome Powell'ın açıklamalarının ardından endeksler pozitif bir seyir izledi.
Yüksek enflasyonla mücadelesi süren Fed, temmuz toplantısında politika faizini 75 baz puan artırarak yüzde 2,25-2,50 aralığına yükseltti.
Bankadan yapılan açıklamada, son harcama ve üretim göstergelerinin yumuşadığı, bununla birlikte son aylarda istihdam kazanımlarının güçlü olduğu ve işsizlik oranının düşük kaldığı belirtildi.
Fed Başkanı Powell ise faiz kararının ardından düzenlediği basın toplantısında, enflasyonu düşürme kararlılıklarını yineleyerek, "Gelecek toplantımızda alışılmadık derecede büyük bir artış daha uygun olsa da bu, şimdi ve o zaman arasında aldığımız verilere bağlı olacak bir karar." değerlendirmesinde bulundu.
Daha büyük bir hamle yapmaktan çekinmeyeceklerini vurgulayan Powell, enflasyon hayal kırıklığı yaratmaya devam ederse daha agresif hareket etmeye hazır olduklarını kaydetti.
Powell, faiz artış hızında bir noktada yavaşlamanın uygun olacağını, ancak o noktanın ne zaman olduğuna henüz karar vermediklerini aktardı.
Ekonominin resesyona girip girmediğine ilişkin sorulara ise Powell, "ABD ekonomisinin şu anda resesyonda olduğunu düşünmüyorum." yanıtını verdi.
Makroekonomik veri tarafında ise ABD'de dayanıklı mal siparişleri, yüksek enflasyon ve artan faiz oranlarına rağmen haziranda aylık bazda yüzde 1,9 artarak piyasa beklentilerinin aksine yükseldi.
Ülkede mal ticareti açığı da haziranda aylık yüzde 5,6 azalışla 98,2 milyar dolara gerileyerek daralma kaydetti ve ticaretin ikinci çeyrekte ekonomik büyümeye katkıda bulunabileceğini gösterdi.
Analistler, ABD'de yarın açıklanacak ikinci çeyreğe ait Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) öncü verilerinin piyasaların odağında olacağını belirtti.