BU KADAR ŞİKAYETİ ANLAMIYORUM. GİDECEKSİNİZ ALACAKSINIZ
Eximbank kaynaklarının yüksek seviyede ve ulaşılabilir olduğunu dile getiren Kavcıoğlu, "Dolayısıyla ihracatçımız Merkez Bankası'nı eleştirmek yerine bankalara gidecek ve bu kaynağı alacak. Bu kredinin kaynağı Merkez Bankası, amacı da ihracatçıyı desteklemek. Para da orada duruyor ve alma hakkı da sizin. Buna kimse itiraz edemez. Ve bunu ben defalarca, her katıldığım toplantıda, her görüştüğüm kişilere bunu ısrarla söyledim. Dolayısıyla çok ucuz faizle veriyoruz ve vadeleri değiştirdik, taahhüdü kaldırdık. Şimdi bugün bir yıl vadeli olarak ihracatçı yüzde 12 ile bir yıl vadeli ihracat kredisi tüm bankalardan kullanabilir. Kim kullanamıyorsa ben takipçisi olacağım. Bunu herkesle konuştuğumda söyledim. Bu kadar net söylüyorum. Kaynak var, vade uzatıldı, faiz düşürüldü. Bu kadar şikayeti anlamıyorum. Gideceksiniz alacaksınız." ifadelerini kullandı.
"YATIRIM İÇİN VERİLEN KREDİLER DÖVİZ ALIMINDA KULLANILDI"
Yatırım için verilen kredilerin döviz alımında kullanıldığını belirten Kavcıoğlu, şunları kaydetti:
"Liralaşma stratejimiz içerisinde bütün kesimlerin zararını da finanse edecek şekilde Merkez Bankası kaynaklar çıkarıyor. 'Dövizlerinizi bozun' diyoruz. Şimdi 1 trilyon lira verilmiş bir kaynak var. O zaman o kaynak nerede ona bakacağız. Ben biliyorum nerede olduğunu, bir kısmı döviz aldı...Biz bu rakamları takip ediyoruz. ISO'dayız, Sanayi Odası üyeleri dahil, listesi var bende. Türkiye serbest piyasa ama hem bu kullanılan paralarla döviz alacağız hem de gidip ucuz kredi alacağız. Alamadığımız zaman da şikayet edeceğiz. Bu olmaz, bu haksızlık. Bunların hepsinin listesi var bende. Bire bir hepinizle paylaşabilirim. Sanayi Odası üyeleri de var. İTO'nun üyeleri de var. ATO'nun üyeleri de var, ASO'nun üyeleri de var. Türkiye'nin bütün odaları var."
Türkiye'nin önemli bir dönemden geçtiğini ve finansman kaynak israfının önüne geçilmesi gerektiğini vurgulayan Kavcıoğlu, "Bu kaynağın üretim ve yatırım, istihdam ve ihracat için harcanması gerekiyor. Biz buraya karşı yanlış yapamayız. Ama burada yanlış yapanlar varsa onlar da buna artık bir çekidüzen verecekler. Ben Merkez Bankası Başkanı olarak Türkiye'de üretim ve yatırım yapacak, istihdam yaratacak, ihracatı artıracak tüm firmaların bu kaynaklardan yararlanması için bana ne düşerse yapmaya hazırım.
Merkez Bankası'yla ilgili bilgiler için burada çok net söylüyorum; direkt beni arayabilirsiniz. Doğru bilgiyi alın. İşinize gelir, gelmez. Gelmezse çıkın eleştirin. Başka bir şey. Ama bizim politikamızı, bizim ne yapmaya çalıştığımızı biz anlatalım, anlatmaya çalışıyoruz. Eğer bu sanayicinin, ihracatçının, imalatçının işine gelen bir politika değilse çıkın eleştirin sözüm yok."
"BDDK KARARI, UCUZ KREDİ KULLANIP DÖVİZ ALMANIN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİNDİ"
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun (BDDK) şirketlerin TL cinsi kredi kullanımına döviz varlığı sınırı getirme adımına da değinen Kavcıoğlu, şöyle devam etti:
"Hesabında 100 milyon dolar varken, 50 milyon dolar daha alıp hesabına koyanlara krediyi vermeyeceğiz. ISO'dan bütün her yere ilan ediyorum. O yüzde 10'un anlamı da bu. Biz kimsenin döviz almasına karışmıyoruz. Yüzde 10'un anlamı dediğim gibi hesabında çok fazla döviz varken yani riskini karşılayacak döviz varken yüzde 10'unu oraya tekabul ediyor. Hala bankalardan ucuz kredi kullanıp döviz almanın önüne geçmektir. Buna başkanın buradaki odadaki yöneticilerin engel olması lazım. Başkanımdan da rica ediyorum, lütfen açıklayın. Bu dövizleri bozsunlar. Bir kısmını da bozsalar bugün döviz başka bir yere gelir. Bakın sadece 24 Şubat'tan haziran ayına kadar bankalarda ucuz kredi kullanan kurumsal firmaları söylüyorum, sadece 55 milyar dolar döviz aldılar."
KİM BU DÖVİZ STOKLAYAN ŞİRKETLER?
Türkiye yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı bir ekonomi modeline geçerken döviz stoklayarak dolar ve avroya olan talebi artıran firmalar, Türk Lirası'nın zayıf düşürüp piyasanın dengesini bozdu. Dövizin yükselmesine neden olan stokçular TL ile kredi çekip piyasadan dolar çektikçe kurtlar yükseldi. Bunun sonucu olarak gıda, enerj, ulaşım ve birçok sektörde gelen zamlar enflasyonu tetikledi.