Türkiye Ekonomi Modeli çerçevesinde atılan adımlar dövizde kontrolsüz hareketlenmeyi sabite çevirdiği gibi enflasyonda düşüşün başlamasını sağladı. Süreç boyunca çalışanları ve yatırımcıların bütçesini destek paketleriyle güçlendiren hükümetin yeni adımları yolda.
ENFLASYONLA MÜCADELE EN ÖNEMLİ ÖNCELİĞİMİZ
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, esnaf ve KOBİ'lere yönelik 250 milyar liralık KGF paketinin detaylarını açıkladı.
Bakan Nebati'nin konuşmalarından öne çıkanlar şöyle:
Küresel salgında tüm dünyaya örnek performans sergiledik. Bu durumun temelinde 20 yıldır elde edilen kazanımlar ile yatırım, istihdam, üretim ve ihracata dayanan Türkiye Ekonomi Modelimiz yer almaktadır.
Türkiye Ekonomi Modelimiz sayesinde enflasyon haricinde tüm makro ekonomik göstergelerde önemli iyileşmeler sağladık. Enflasyon da son 2 aydır düşüş eğilimine girdik, yılı yüzde 64,27lik bir oran ile OVP tahminimizin altında kapattık. Bundan sonra da düşüş eğilimi devam edecektir.
Reel sektörümüze enflasyon ile mücadele çağrısında bulunduk, onlar da sağ olsunlar bu çağrımıza destek oluyorlar, bu çağrımıza daha geniş kesimlerin destek olmasını arzulamaktayız.
Bizler yüksek enflasyonun oluşturduğu sorunların farkındayız ve enflasyonla mücadeleyi en önemli önceliğimiz olarak görüyoruz.
OECD VE G-20 ÜLKELERİ ARASINDA EN ÜST SIRALARDA YER ALACAĞIZ
Küresel enerji fiyatlarında yaşanan önemli artıştan vatandaşlarımızın asgari seviyede etkilenmesi için dünyada eşine az rastlanır oranlarda doğal gazda yüzde 80, elektrikte ise birinci kademede yüzde 60 sübvansiyon sağlıyoruz.
Piyasa denetimini güçlendirmek suretiyle ekonominin doğasına aykırı fiyatlamalara izin vermeyerek fahiş fiyat artışlarına müsaade etmiyoruz.
2022 yılında enflasyonun olumsuz etkilerinden vatandaşımızı korumak için 278,7 milyar TL vergi gelirinden vazgeçtik. Ayrıca, vatandaşlarımızın alım güçlerini korumak için hükümet olarak ücret politikalarında da destekleyici bir duruş sergiliyoruz.
Bir yandan enflasyonla mücadele konusundaki kararlılığımızı korurken diğer yandan vatandaşımızın alım gücünü koruyan politikalarımızı, bundan sonra da sürdüreceğiz.
Diğer makro ekonomik göstergelerden büyümede 2022 yılını yüzde 5 civarında bir oran ile kapatıp, OECD ve G-20 ülkeleri arasında en üst sıralarda yer alacağız.
Büyüyen ekonomimizin işgücü piyasasına olumlu etkileri devam etmektedir. 2022 yılı ilk on bir ayında istihdam 1 milyon 618 bin kişi artmış olup, Kasım itibarıyla toplam istihdam 31,6 milyon kişi ile tarihi yüksek seviyeye ulaşmıştır.
2022 yılı Türkiye için turizmde de altın değerinde bir yıl oldu, 2022 yılında 51,5 milyon ziyaretçi ve 46 milyar dolar gelir bekliyoruz. Hükümetlerimiz döneminde mali disiplinden de hiç feragat etmedik. 2022 yılında uygulanan sübvansiyonlara, enflasyonla mücadele kapsamında vazgeçilen vergilere ve sosyal kesimlere sağladığımız ilave desteklere rağmen bütçe açığının GSYH'ye oranının OVP'de öngördüğümüz yüzde 3,4'ün oldukça altında gerçekleşmesini bekliyoruz.
Böylece, son 20 yılın en iyi bütçe performanslarından birine ulaşacağız.
701 MİLYAR LİRALIK KULLANDIRIM SAĞLADIK
AB tanımlı borç stokunun GSYH'ye oranını da 2022 yılı üçüncü çeyrekte yüzde 34,8'e kadar indirdik ki bu oran yüzde 60 olan Maastricht Kriterinin ve yüzde 86 olan AB ortalamasının oldukça oldukça altındadır.
Küresel çapta tedarik zincirinde önemli kırılmaların yaşandığı salgın döneminde Hazine Destekli Kefalet Sistemini ülkemizde hem bireysel hem ticari ihtiyaçların karşılanması noktasında önemli bir enstrüman olarak etkili bir şekilde kullandık. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı önceleyen Türkiye Ekonomi Modeli kapsamında selektif bir yaklaşımla uygulamaya aldığımız kefalet paketleri ile işletmelerimizin finansmana erişiminde önemli bir misyon üstlendik.
Bugüne kadar oluşturduğumuz 876 milyar liralık kredi hacmi ile 701 milyar liralık kullandırım sağladık. Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında önemli bir çalışmayı daha sivil toplum kuruluşları ve birliklerin yanı sıra reel sektör ve finansal sektör temsilcileri ile istişare ederek tamamlamış bulunmaktayız.
Bu çalışmamızın sonucu olarak firmalarımızın sektörel düzeyde ihtiyaçlarını tespit ettik. Bu ihtiyaçların etkin bir şekilde finanse edilerek ülkemizin üretim ve istihdam kapasitesinin geliştirilmesini; Türkiye Ekonomi Modelinde öngördüğümüz şekilde yüksek düzeyde katma değer üretilmesini ve istikrarlı ihracat artışının sürdürülmesini amaçlıyoruz.
DÖRT TEMEL UNSUR BELİRLENDİ
Selektif kredi politikamız ile uyumlu olacak şekilde; Sayın Cumhurbaşkanımız önce çiftçilerimize, dün de esnafımı müjdeler açıkladı. Bugün de firmalarımızın kullanımına sunmayı amaçladığımız 200 milyar TL kefalet imkanı karşılığında yaklaşık 250 milyar TL kredi hacmi ile KOBİ'lerimiz başta olmak üzere birçok alanda faaliyet gösteren işletmelerimize önemli miktarda finansman imkânını açıklıyoruz.
Bu imkânı oluştururken tüm paketlerimizde şu dört temel unsura yer verecek şekilde bir yaklaşım sergiliyoruz: birincisi teminat ihtiyacına bağlı olarak bankaların içsel derecelendirme sistemine göre kefalet dağılımının gruplandırılması.
İkincisi Faturaya Dayalı ve Fatura Kayıt Sistemleri üzerinden kontrol edilen kefaletlendirme yaklaşımı, üçüncüsü amaç dışı kullanımın engellenmesi için kara liste uygulaması.
Dördüncüsü birazdan detaylarını paylaşacağım Bölgesel Odaklı KOBİ Destek Paketi ve Girişimci Paketlerinden yararlanacaklar hariç olmak üzere kredi vadesi boyunca mevcut istihdamlarını azaltmayacağına dair taahhütte bulunmaları isteyeceğiz.
STANDART DERECELENDİRME SİSTEMATİĞİ OLUŞTURDUK
Bu yaklaşım kapsamında öncelikli olarak, başta KOBİ'lerimiz olmak üzere firmalarımızın finansmana erişimini büyük ölçüde kolaylaştıran kefalet imkânımızı daha etkin bir tahsis politikası çerçevesinde kullandırmak istiyoruz.
Bunun için yeni bir yaklaşım ortaya koyduk, tüm bankaların içsel derecelendirme sistemlerini dikkate alan standart bir derecelendirme sistematiği oluşturduk.
Bu çerçevede firmaları; finansal sağlamlıklarına, geçmiş borç ödeme davranışlarına ve teminat ihtiyaçlarına göre beş grup halinde sınıflandırıyoruz. Buna göre firmalarımızı en yükseği birinci grup, en düşüğü beşinci grup olmak üzere beş grup şeklinde değerlendirmeye tabii tutuyoruz.
Önümüzdeki dönemde Sistem kapsamında kullandırmak istediğimiz kefaletleri kredibilitesi olan ancak teminat yetersizliği bulunan üçüncü grup ağırlıklı olmak üzere; ikinci ve dördüncü gruba kullandırmayı planlıyoruz. Kredibilitesi çok yüksek olan, teminat sorunu yaşamayan birinci grup firmalar ile kredibilitesi çok düşük olan beşinci gruba ise kesinlikle kullandırım yapmıyoruz.
Bu doğrultuda kefalet imkânımızın yüzde 60'ını üçüncü grup, yüzde 30'unu ikinci grup, yüzde 10'unu ise dördüncü grupta yer alan firmalara kullandırmayı planlıyoruz. Bu kapsamda kullandırılan kredilere ilişkin tüm harcamaların, Finansal Kurumlar Birliği Merkezi Fatura Kayıt Sistemi ve Katılım Bankaları Birliği Katılım Bankaları Fatura Kayıt Sistemi ile entegre edilmesi sayesinde ödemelerin doğrudan satıcılara yapılmasını sağlayacağız.
"KEFALET ORANI ASGARİ YÜZDE 70 OLACAK"
Birazdan detaylarını paylaşacağım söz konusu destek paketlerimizde ödemesiz dönem imkânının yanı sıra, kefalet oranını asgari yüzde 70 olarak uygulayacağız.
Ancak paketlerimizde öne çıkardığımız alanlara daha yüksek kefalet oranı ile kredi kullandırımı sağlıyoruz. Örneğin, başta kadın girişimcilerimiz olmak üzere tüm girişimcilerimize Sistem kapsamında azami oran olan yüzde 90 ile kefalet desteği sağlıyoruz. Bugüne kadar açıkladığımız destek paketleri ile firmalarımızın tüm sabit işletme harcamalarını destekleyerek 1 milyon 240 bin firmamıza 599 milyar TL işletme kredisi sağladık.
35 milyar TL kefalet limitini haiz İşletme Giderleri Destek Paketi ile işletmelerimizin maaş ve kira ödemeleri başta olmak üzere tüm sabit giderlerine yönelik finansman desteği sağlıyoruz. Böylece, firmalarımızın faaliyetlerini sağlıklı bir şekilde sürdürmelerini hedefliyoruz.
Sistem kapsamında ihracatçı işletmelerimizi desteklemek için bugüne kadar yaklaşık 47 bin firmamıza 86,7 milyar TL ihracat kredisi kullandırdık, ihracatçı firmalarımıza her alanda destek olduk ve olmaya devam ediyoruz.
35 milyar TL kefalet limitini haiz Döviz Kazandırıcı Faaliyetleri Destek Paketi ile ülkemizde bu alanda faaliyet gösteren başta KOBİ'lerimiz olmak üzere tüm firmalarımızı destekleyerek mevcut ihracatçı firma sayısını ve gerçekleştirilen ihracat hacimlerini artırarak cari açığın azaltılmasına katkı sunmayı amaçlıyoruz.
Sürdürülebilir kalkınma için yatırımların önemini hepimiz biliyoruz. Bu bakış açısıyla, sistem kapsamında yaklaşık 16 bin firmamıza 42,7 milyar TL doğrudan yatırım kredisi kullandırdık.
Bugün de 20 milyar TL kefalet limitini haiz Yatırım - Proje Finansmanı Destek Paketi ile ülkemizde her alanda yatırımları destekleyerek sürdürülebilir üretimi arttırmayı planlıyoruz.
Bu kapsamda Yatırım Teşvik Belgesi almış olan firmalarımıza daha yüksek tutarlarda kredi imkânı sağlayarak nitelikli yatırım alanlarını güçlendirmeye kararlıyız.
İSTİHDAMI DESTEKLEDİK
İmalat Sanayiine yapılan yatırımların ekonomik büyüme ve istihdam artışına katkı sağlayacağının farkında olarak, sistem kapsamında kullandırılan kredilerin yaklaşık %38,3'ünü imalat sektöründe faaliyet gösteren firmalarımıza kullandırdık.
Aynı zamanda sistem kapsamında yürürlüğe aldığımız tüm destek paketlerimiz ile doğrudan ve dolaylı olarak istihdamı destekledik.
15 milyar TL kefalet limitini haiz İmalat Sanayii Destek Paketi ile ülkemiz imalat sanayiinde verimlilik, üretim, istihdam ve ihracat artışını sağlayarak imalat sanayii sektöründe yer alan yatırımları destekleyeceğiz.
İhracata katkısı yüksek, kredibilitesi iyi olan ve yaptığımız analizler sonucunda öne çıkan sektörleri destekliyoruz.
10 milyar TL kefalet limitini haiz Bölgesel Odaklı KOBİ Destek Paketi ile imalat sanayi öncelikli olmak üzere işletmelerin yatırım, istihdam ve ihracat odaklı projelerine destek sağlayarak, bulundukları bölgenin ekonomik kalkınmasına katkı veriyoruz. Ayrıca, işletmelerde yeşil dönüşüm ve kaynak verimliliğini güçlendirerek ve KOBİ'lerin işletme harcamalarına destek oluyoruz.
Biliyorsunuz start-uplar yenilikçilik ve teknolojik dönüşüme öncülük ederek çok kısa sürede unicorn olarak tanımlanan büyük şirketlerin ortaya çıktığı girişimcilik ekosisteminin önemli bir parçasıdır.
Bu bilinçle girişimcilerimizin ve özellikle ülkemizin geleceği gençler ile toplumumuzun temeli olan kadınların ekonomik hayata kendi kuracakları işletmeler ile katılmalarını destekliyoruz.
Bugüne kadar sistem kapsamında kadın ve genç girişimciler özelinde 3 bin 878 firmaya 2,2 milyar TL kredi kullandırdık. Şimdi bahsedeceğim 2 adet destek paketinin hedef kitlesini; start-uplar, genç ve tekno girişimciler başta olmak üzere tüm girişimciler oluşturuyor.
4 milyar TL kefalet limitini haiz Girişimci Destek Paketi ile girişimcilik ekosistemini geliştirerek, genç ve tekno girişimcilerimizin finansmana erişimlerinin kolaylaştırılmasını sağlayarak yenilikçiliği ve yüksek teknoloji üretimini destekleyeceğiz.
4 milyar TL kefalet limitini haiz Kadın Girişimci Destek Paketi ile yeni bir işyeri açmak isteyen ya da bir iş fikrine dayalı olarak faaliyet gösteren gerçek kişi/tüzel kişi işletme sahibi kadın girişimcilerimizi ve kadın kooperatiflerimizi destekleyerek kadın girişimciliği ekosistemini güçlendirmekte kararlıyız.
Hâlihazırda kadın yöneticisi bulunan firmalarımızı destekleyen kefalet paketimize bu yeni paketi ilave ederek kadınlarımıza finansmana erişim bağlamında pozitif ayrımcılık yapmaya devam ediyoruz.
7 milyar TL kefalet limitini haiz Yeşil Dönüşüm ve Enerji Verimliliği Destek Paketi ile iklim değişikliğinin yol açacağı sorunların ülkemiz ekonomisi için getirdiği riskleri bertaraf edecek ve yeşil dönüşümü amaçlayan projeler için KOBİ ölçekli firmaları destekleyeceğiz.
Ayrıca, üretim kalitesi ve miktarının düşüşüne yol açmadan enerji tüketiminin azaltılmasını amaçlayan yatırımları destekleyerek enerji verimliliğine katkı sağlayacağız.
Sayın Cumhurbaşkanımız 1 Milyon İstihdam Projesi Kamuoyu Bilgilendirme Programı kapsamında yaptığı konuşmada 4 milyar TL kefalet limitini haiz Teknoloji Destek Paketini kamuoyu ile paylaşmıştı.
Bu paket ile teknoloji alanında yazılım, blockzinciri, yapay zeka, akıllı şehir, giyilebilir teknolojiler, felaket kurtarma merkezleri ve bulut bilişim hizmetleri gibi belirli alanlarla sınırlı olmak üzere teknoloji firmalarımızı desteklemeyi öngörüyoruz.
Destek paketinden Proje kapsamında kefalet imkânından yalnızca Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde kurulu işletmelerimizi destekliyoruz.
1 milyar TL kefalet limitini haiz Dijital Dönüşüm Destek Paketi ile KOBİ'lerin dijital dönüşüm süreçlerini tamamlamasını sağlamayı hedefliyoruz
İnternet altyapısı kurulumu ve kiralanması, donanım ve yazılım alımı/kiralanmasına ilişkin giderler, donanım desteği ve yazılım lisans giderlerine ilişkin harcamaları destekleyeceğiz.
10 milyar TL kefalet limitini haiz Eğitim Destek Paketi ile personel giderlerini ödemekte güçlük çeken özel okullara finansman desteği sağlayarak faaliyetlerini sağlıklı bir şekilde sürdürmelerine destek olacağız.
20 milyar TL kefalet limitini haiz Yeni Evim Programı İnşaat Destek Paketi ile orta gelir grubuna hitap eden konut arzının artırılabilmesi için konut üreticilerine uygun maliyetli finansman imkânı sağlayacağız.
Paket kapsamında yararlanıcılar projelerini Yeni Evim Programı kapsamında yapmayı taahhüt edecek. Aynı zamanda, bankayla projenin tamamlanmasına yönelik Garantörlük Sözleşmesi imzalayacak, müteahhitleri, bu şartları sağlamaları halinde destekleyeceğiz.
10 milyar TL kefalet limitini haiz Konut İnşaatı Destek Paketi ile inşaat sektöründe arz/talep uyumsuzluğunu ortadan kaldırılması amacıyla tamamlanmamış projesi olan küçük ve orta ölçekli inşaat firmalarımızı destekleyeceğiz.
Burada şunu da belirtmek istiyorum, piyasa ihtiyaçlarını titizlikle analiz etmeye ve gözlemlemeye devam edeceğiz. Kullanımlara bağlı olarak ilave paket limitleri ile işletmelerimizin finansman ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceğiz.
Tekrar altını çizmek istiyorum ki fatura ile belgelendirme süreçlerini kredi verenler ve KGF titizlikle takip edecektir. Amaç dışı kullanıma kesinlikle izin vermeyeceğiz ve bunun için gerekli yaptırımları uygulamaktan kaçınmayacağız.
Önem arz eden bir başka husus ise kredibiliteye göre yaptığımız gruplamaya kredi verenlerimizin azami itina göstermesi gerekmektedir.
Firmalarımızın kredibilitesini elbette bankalarımız tespit edecektir, ancak kaynak tahsisinin amaçlarımızla uyumlu olması için yaptığımız segmentasyona uyulması önem arz etmektedir.
Tüm bu gayretlerimiz Türkiye Ekonomi Modeli ile ivme kazanan kalkınma hamlemizi bir ileri seviyeye taşımak ve ülkemizin güçlü yarınlarını beraberce inşa etmektir.
Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı Türkiye Yüzyılı vizyonumuza ulaşmamızda kritik katkısı olacak ve toplam 14 farklı paketten oluşan 200 milyar liralık Hazine destekli kefalet karşılığı 250 milyar liralık kredi paketinin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.