Merkez Bankası, yeni başkanı Hafize Gaye Erkan başkanlığındaki ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faizi 6.5 puan artırdı. PPK, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 8.5'ten yüzde 15'e çıkardı. Böylece Merkez Bankası 18 Mart 2021'den bu yana ilk faiz artırımını yaptı.
PPK sonrası yapılan açıklamada, dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması, fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecinin başlamasına karar verildiği belirtildi. Enflasyonun küresel ekonomide düşüşte olduğu fakat halen uzun dönem ortalamalarının çok üzerinde seyrettiğine dikkat çekilerek, "Bütün dünyada merkez bankaları enflasyonu düşürmeye yönelik tedbirler almaktadır" denildi.
ENFLASYON YÜKSELDİ
Türkiye'de, yakın döneme ilişkin göstergelerin enflasyonun ana eğiliminde yükselişe işaret ettiğine vurgu yapılarak, "Bu gelişmede yurt içi talepteki güçlü seyir, maliyet yönlü baskılar ve hizmet enflasyonundaki katılık belirleyici olmuştur. Kurul, bu unsurlara ek olarak fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın enflasyon üzerinde ilave olumsuz etki yapacağını öngörmektedir" denildi.
GÖSTERGELER İZLENECEK
PPK'nın politika faizini enflasyonun ana eğiliminin gerilemesini ve orta vadede yüzde 5 hedefine ulaşmasını sağlayacak parasal ve finansal koşulları oluşturacak şekilde belirleyeceği ifade edilerek, şöyle denildi: "Enflasyon görünümünde belirgin iyileşme sağlanana kadar parasal sıkılaştırma gerektiği zamanda ve gerektiği ölçüde kademeli olarak güçlendirilecektir. Enflasyon ve enflasyon eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir."
KADEMELİ SADELEŞTİRME
Parasal sıkılaştırma sürecinin başlaması ile birlikte para politikasının etkinliğinin artacağı belirtilen açıklamada, "Fiyat istikrarının sürekliliğini sağlamak hedefiyle, TCMB stratejik yatırımları destekleyecektir" mesajı verildi. Kurul'un, mevcut ihtiyati çerçeveyi, sadeleştireceği ve sürecin kademeli olacağı vurgulandı. Açıklamada, "Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede almaya devam edecek" denildi.
HEDEFİMİZ TOPLUMUN REFAHI
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye Yüzyılı'nın temel felsefesinin 'istikrar, güven, sürdürülebilirlik' kavramlarıyla somutlaştırıldığını belirterek, "Önümüzdeki dönemde izleyeceğimiz ekonomi politikamız da bu kavramlar ekseninde şekillenecek, 85 milyon vatandaşımızın ve gelecek nesillerimizin huzur ve güven içinde daha müreffeh yaşamasını sağlamayı, bireylerin ve bir bütün olarak toplumun mutluluğa ulaşmasına imkan tanıyacak ekonomik çevreyi inşa etmeyi temel vizyon edinecektir" dedi.
Refah ve kalkınma için sürdürülebilir büyümenin vazgeçilmez ön koşul olduğunu kaydeden Şimşek, şunları söyledi: "Fiyat istikrarına odaklanan ve finansal istikrarı gözeten para politikası, kurala dayalı öngörülebilir maliye politikası, Türkiye'ye çok ciddi sermaye akımı sağlayacaktır. Bu ise Türk Lirası'na istikrar kazandıracak. Paramızın istikrarlı olması, dolarizasyon belasından kurtulmak için en etkili çözümdür."