Buna göre, kamuya ait Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB) ve özel sektöre ait Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) paralel şekilde çalışarak Türkiye'nin dağıtık enerji piyasasını iki aşama halinde geliştirecek.
Açıklamaya göre, ilk olarak, ticari ve sınai müşteriler için çatı üzeri ve zemine monte edilen güneş enerjisi sistemlerini geliştiren özel sektör yatırımcılarına doğrudan finansman sağlanacak. İkinci olarak, güneş enerjisi yatırımcılarına benzer krediler sağlamaları için yerel ticari bankaları veya kiralama şirketlerini desteklenecek. Program böylece dağıtık güneş enerjisinin kullanımının arttırılması için giderek daha fazla çeşitlenen finansman kaynakları piyasası geliştirecek.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez, "Türkiye son zamanlarda enerji dönüşümü ile ilgili olarak gelişmekte olan piyasa ekonomileri arasında görülen en iddialı programlardan birine imza attı. Dünya Bankası, 2035'e kadar yenilenebilir enerjiyi iki katına çıkarma yönündeki bu kararlılığı olumlu karşılamakta ve bugün imzaladığımız gibi projelerle enerji güvenliğini sağlama, tüketiciler için enerji maliyetlerini düşürme ve iklim değişikliğiyle mücadele çabalarında ülkeye eşlik etmekten mutluluk duymaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Dünya Bankasının programdan sorumlu Baş Enerji Uzmanı Manuel Berlengiero da, "Proje artan elektrik talebini karşılamanın yanında, dağıtık güneş enerjisi ve depolama çözümleri için özel yatırımları çekebilecek ve sonuçta daha az kamu desteği veya imtiyazlı destek ile işleyebilecek olgunlaşmış bir piyasaya geçiş için gerekli temelleri oluşturarak piyasa gelişiminin bir sonraki aşamasını hızlandıracaktır." ifadelerini kullandı.
Dünya Bankası finansmanı, Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankasından (IBRD) sağlanacak 600 milyon avroluk (yaklaşık 657 milyon dolar) kredi ve Temiz Teknoloji Fonu'ndan (CTF) sağlanacak 30 milyon dolarlık kredinin yanında, Dünya Bankası'nın Enerji Sektörü Yönetim Yardım Programından (ESMAP) sağlanacak 3 milyon dolar tutarında hibe finansmanından oluşacak. Programın ayrıca 259 milyon dolar tutarında özel sermayeyi de harekete geçirmesi bekleniyor.