İTALYA
İtalya, hayvanların sahipsiz kalmaması, kötü muamele görmemesi, kısırlaştırılması, yeniden sahiplendirilene kadar barınaklarda bakılması, hayvanların deneysel testlerde kullanılmasının yasaklanması ve sadece tedavi edilemeyenlerin uyutulması için 1991'de 9 maddeden oluşan 281 numaralı yasayı çıkardı. Bu yasa ve sonrasında yapılan ek düzenlemelerle, hayvanlara kötü muamelede bulunanlar, 3 aydan 18 aya kadar hapis cezası ya da 5 bin ile 30 bin euro arasında para cezasına çarptırılıyor.
Ayrıca yasayla, belediyeler daha önce köpeklerin belli bir süre tutulup uyutuldukları barınakları, onların rehabilite edilebileceği yerlere dönüştürdü. Buna ek olarak, yeniden sahiplendirme kampanyaları da hızlandı. Ülkede, güvenlik güçlerince yakalanan hayvan ilk olarak veterinere götürülüyor. Burada sağlık taramasından geçirilip herhangi bir çipi olup olmadığına bakılıyor. Hayvanın çipi varsa sahibine ulaşılmaya çalışılıyor. Çipi olmayanlar ise 281 numaralı yasa kapsamında bölge ya da yerel yönetimler tarafından fonlanan barınaklara ya da özel kuruluşlara ait olanlara gönderiliyor.
Söz konusu hayvan, sahibi tarafından terk edilmişse veya sahibi ceza ödemeye razı olup hayvanı yine de almıyorsa, hayvanı 60 günün sonunda başka biri sahiplenebiliyor. Sahiplendirilemeyen hayvanlar ise barınaklarda kalmaya devam ediyor. Sadece sağlık durumu ya da agresiflik durumu olup evcilleştirilmeyen hayvanlar ilgili mercilerin onayı doğrultusunda uyutulabiliyor.
ÖNCEKİ RESİMLER İÇİN TIKLAYINIZ
BELÇİKA
Belçika'da sahipsiz hayvan sorununun çözülmesindeki ana etken barınaklar iken, 25 yıldır köpeklere zorunlu olarak çip takılması, polisle barınaklar arasındaki işbirliği ve cezai yaptırımlar da büyük rol oynuyor. Polisler, bulunan sahipsiz köpeklerin öncelikle çiplerini inceleyerek, sahiplerine ulaşmak için süreç başlatıyor ve köpekleri bulundukları bölgeye en yakın barınağa götürüyor. Barınakta köpeklerin sahipleri 15 gün boyunca aranıyor. 16'ncı gün ise köpekler, sahiplendirilecek hayvan kategorisine alınıyor.
Ülkedeki barınaklar, yardımseverlerin bağışlarıyla finanse ediliyor. Bölgesel hükümetler de vatandaşların barınaklardan hayvan sahiplenmesini teşvik için bütçe ayırıyor ve kampanyalar düzenliyor. Öte yandan, ülkede köpeklerin kısırlaştırılması zorunlu değil. Bu yüzden hayvanseverler, kediler gibi köpeklerin de kısırlaştırılmasının zorunlu olması için mücadele ediyor. Hayvanların uyutulması da yalnızca tıbbi nedenlerle mümkün oluyor.
Belçika'da hayvanlarla ilgili daha sonra güncellenen 14 Ağustos 1986 tarihli kanuna göre; evcil hayvanı ondan kurtulmak maksadıyla sokağa terk etmenin cezası 1 aydan 3 aya hapis ve 52 eurodan 2 bin euroya para olarak belirleniyor. Ayrıca suçun 3 yıl içinde tekrarlanması durumunda hapis cezalarının iki katına, para cezalarının 5 bin euroya, kötü muamele veya ciddi ihmal durumunda ise 12 bin 500 euroya çıkarılması öngörülüyor.
İSVEÇ
İsveç'te 2001'den bu yana takılması zorunlu elektronik çiple kayıt altına alınan 1 milyon köpekten 200 binine yakını, dernekler çatısındaki barınaklarda bulunuyor. Barınaklardaki bu başıboş hayvanların sahipleri bulunsa bile bazı durumlarda sahibine teslim edilmeyerek hayvana ömrünün sonuna dek barınaklarda bakılıyor. Ülkede, 1908'den itibaren derneklerin açtığı barınaklar sayesinde köpeklerin kayıt altına alınması ve sahiplenilmesi sağlanıyor.
İsveç'te belediye, polis ve barınaklar sahipsiz hayvanlarla ilgili koordineli şekilde çalışıyor. Sokakta başıboş köpek görüldüğünde polis, hayvanı alarak en yakın barınağa götürüyor. Barınaklar sahipsiz hayvanlar için 24 saat hizmet veriyor. Hayvanlar barınakta sağlık kontrollerinden geçiriliyor. Köpeğin sahibi bulunsa dahi eğer barınak bu kişinin köpeğe bakamayacak durumda olduğuna karar verirse, köpek sahibine verilmiyor. Barınaklarda yeniden sahiplendirilemeyen köpekler, hayatlarının sonuna dek orada yaşayabiliyor. 2007'de çıkarılan yasaya göre de köpekler hastalık ya da yaşlılığa bağlı acı çekmesi veya insanlara zarar vermesi durumunda belediyelerin izniyle uyutuluyor.