Başkan Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Barış Pınarı Harekâtı ve Suriye'nin kuzeydoğusunda Tel Abyad ile Resulayn arasındaki yaklaşık 100 kilometrelik alanın dışında kalan bölgede güvenli bölge kurulması konularını görüşmek üzere Soçi'de bir araya geldi.
Bu, iki liderin 2019 yılı içerisinde gerçekleştirdiği altıncı başbaşa görüşme. Liderler, bu yıl içerisinde yedi kez de telefonda görüşme yaptı.
Putin, özellikle 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından geçen üç yılı aşkın süre içerisinde Erdoğan'ın en fazla görüştüğü yabancı liderler arasında yer alıyor.
BBC Türkçe'nin resmi açıklamalardan derlediği verilere göre, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminden bu yana geçen yaklaşık 39 aylık süre içerisinde iki lider 24 kez yüz yüze; 45 defa da telefonda olmak üzere toplam 69 kere görüştü.
İki liderin bu süre zarfında yaptığı görüşmelerinin en önemli gündem maddesini Suriye oluşturuyor. Erdoğan ve Putin'in temaslarının ardından Halep, Doğu Guta ve İdlib gibi yerlerde silahlı grupların ellerindeki yerleri Suriye hükümetine bırakarak, çekilmesi, çatışmasızlık bölgelerinin oluşturulması ya da ateşkese yönelik sahaya birebir yansıyan önemli gelişmelerin olduğu görülüyor.
Bu yılın başından bu yana yapılan temaslarda ise Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna yönelik güvenlik kaygıları ve oluşturulmasını istediği güvenli bölge ön plana çıkıyor.
İki liderin son aylardaki görüşmelerine giren bir diğer önemli konunun da Libya olması dikkat çekiyor.
Liderler, 2017 ve 2018 yıllarında yedişer kez yüz yüze görüşme gerçekleştirdi.
Derin krizden yoğun görüşme trafiğine
Türkiye, Kasım 2015'te Suriye'de operasyonlara katılan bir Rus jetini hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle vurarak düşürmüştü. Bu gelişme üzerine Rusya, Türkiye'ye bir dizi ekonomik yaptırım uygulamaya başlamış ve ilişkiler tarihin en sıkıntılı dönemlerinden birine girmişti.
İki ülke arasındaki yakınlaşma süreci ise 2016 ortasında başladı. Ancak 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Putin'in Erdoğan'ı arayarak hem destek hem de bilgi vermesi ilişkilerin normalleşmesinde önemli bir dönüm noktası oldu.
Darbe girişimiyle ilgili Erdoğan'a hem haber hem de destek veren liderlerin başında Putin'in gelmesinin ardından bu tarihten sonra iki lider çok yoğun bir görüşme trafiği yapmaya başladı.
Putin, Aralık 2018'deki G20 zirvesi sonrası düzenlediği basın toplantısında Erdoğan ile sık görüşmelerinin nedeniyle ilgili bir soruya, "Suriye'deki durumun çözümü de dahil, görüşmek ve konuşmak için her türlü imkanı" kullandıklarını söyleyerek yanıt verdi.
Putin ile Erdoğan'ın en yeniden en eskiye, Ağustos 2016'dan bu yana yaptıkları bazı görüşmeler ve bu görüşmelerde alınan kararlar şöyle:
16 Eylül 2019, Ankara - Suriye konusunda Üçlü Zirve Toplantısı'nın beşincisi Ankara'da yapıldı.
Bu zirve kapsamında Erdoğan ve Putin'in başbaşa görüşmesi yaklaşık 1,5 saat sürdü.
Bu zirve, gerek Türkiye'nin güvenli bölge oluşturmak için başlattığı harekat gerekse de Suriye'de siyasi çözümün sağlanması için önemli adımlar atıldı.
Türkiye, toplantıda ve toplantı sonrasında yapılan açıklamalarda "iki hafta içerisinde" YPG güçlerinin çekilmemesi halinde Suriye'nin kuzeydoğusuna yönelik operasyon başlatacağını yineledi.
Zirvenin sonuç metninde, "Suriye'nin kuzeydoğusundaki güvenlik ve istikrarın egemenlik ve toprak bütünlüğüne saygı temelinde" sağlanabileceği vurgulandı.
Üçlü zirveden de Suriye'de siyasi çözümün sağlanmasına yönelik en önemli adımlardan biri olan Anayasa Komitesi'nin üyeleri konusunda uzlaşma sağlandı.
27 Ağustos 2019, Moskova - Erdoğan ve Putin, Jukovskiy Uluslararası Havalimanı'nda 1 saat 20 dakika süren bir görüşme yaptı.
Görüşmede, S-400'lerin teslimatının ardından savunma alanında olası işbirliği konuları da ele alındı.
Putin, görüşmenin ardından Türkiye'nin İdlib'deki "teröristlerin ortadan kaldırılması için" anlaşma sağladıklarını açıklarken, Erdoğan da bir kez daha Suriye hükümetini eleştirdi.
Erdoğan ayrıca, Türkiye ile Rusya'nın savaş uçağı konusunda da işbirliği yapabileceğini belirtti.
Görüşmenin ardından Putin, Erdoğan'a dondurma ısmarladı.
29 Haziran 2019, Osaka - G20 liderler zirvesi kapsamında biraraya gelen Erdoğan ve Putin, 55 dakika başbaşa görüştü.
Bu görüşme, Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı S-400'lerin teslimatı ve buna karşılık da ABD'nin Türkiye'yi F-35 yeni nesil savaş uçağı projesinden çıkaracağı yönündeki uyarılarla ilgili tartışmaların yaşandığı bir dönemde yapıldı.
Görüşmenin en önemli gündem maddesini S-400 hava savunma sisteminin teslimatı oluşturdu. Ayrıca, ticaret konusu da görüşmede ele alındı.
Erdoğan, Türkiye'nin S-400 almasıyla ilgili varılan mutabakatın değişmediğini ve sevkiyat konusunda herhangi bir aksama olmadığını açıkladı.
Putin, iki ülke arasındaki ticaret hacminin bir yılda yüzde 15 artış kaydettiğini bildirdi.
8 Nisan 2019, Moskova - Erdoğan ile Putin, Kremlin Sarayı'nda 2 saat 15 dakika süren görüşme yaptı.
Bu görüşmede ağırlıklı olarak ekonomik ve ticari konular ele alındı.
Görüşmenin ardından yapılan açıklamalarda, ikili ticaretin 100 milyar dolara çıkarılmasının hedeflendiği ve yapılan ticaretin yerel para birimiyle yapılmasının amaçlandığı açıklandı.
Görüşmede, özellikle İdlib başta olmak üzere Suriye'deki durum da ele alındı ancak açıklamalarda bu konuyla ilgili herhangi bir mutabakat sağlandığına dair bir bilgi yer almadı.
14 Şubat 2019, Soçi - Erdoğan, Suriye konulu Üçlü Zirve Toplantısı'nın dördüncüsüne katılmak üzere Rusya'ya gitti.
Bu zirve kapsamında iki lider, yaklaşık 50 dakika süren başbaşa bir görüşme yaptı.
Bu görüşmede, Türkiye, özellikle Suriye'nin kuzeydoğusunda Kürtlerin oluşturduğu Demokratik Birlik Partisi (PYD) ve silahlı kanadı Halk Savunma Birlikleri'nin (YPG), Menbic ve Fırat Nehri'nin doğusunda kalan bölgeden çıkartılması gerektiğini gündeme getirdi.
Putin'in gündemi ise ağırlıklı olarak İdlib'deki durumdu. Türkiye ile Rusya, İdlib'de ortak devriye yapmaya karar verirken, Erdoğan da bu bölgeyi kontrol eden radikal cihatçı örgütlerin Rusya'ya saldırmaması için gayret göstereceklerini taahhüt etti.
Bu görüşmeden akıllarda, üç liderin toplantının yapıldığı binadan ayrıldıktan sonra Erdoğan'ın binecekleri aracı gösterip "zırhlı mı" diye sorması ve Putin'in "Bulunduğumuz bölge zırhlı" yanıtını vermesi kaldı.
23 Ocak 2019, Moskova - Görüşme 1 saat 50 dakika sürdü. Masadaki en önemli konular Türkiye açısından sınırın Suriye tarafında kurulacak olan güvenli bölge, Rusya açısından ise İdlib'deki durumdu.
Liderlerin bu görüşmesinden somut bir sonuç çıkmadı ancak işbirliğinin devamı yönünde niyet beyan ettiler. Putin, Suriye hükümeti ile Kürtler arasındaki görüşmelerin başlamasını istediklerini söyledi.
Bu görüşmenin en önemli yanlarından birisi basın toplantısında Putin'in Türkiye ile Suriye arasında 1998 yılında imzalanan Adana Mutabakatı'nı gündeme getirmesi oldu.
Protokol, Suriye yönetiminin PKK ve diğer grupların kendi topraklarını kullanarak Türkiye'ye tehdit oluşturmasını önlemeyi amaçlıyor ancak 2011'den bu yana fiilen uygulanmıyor.
Türkiye, Putin'in bu görüşmede gündeme getirmesinin ardından yılboyunca Adana Mutabakatı'nın kendisine sınır ötesi operasyon hakkı tanıdığını söyledi ve son olarak Barış Pınarı Harekatı'nın gerekçeleri arasında da gösterildi.
Bu görüşmenin ardından ayrıca Putin, ABD askerlerinin Suriye'nin kuzeydoğusundan çekilmesinin olumlu bir adım olacağını belirtirken, Erdoğan ise ABD'nin çekilme sürecinde "terör örgütlerinin istismar edebileceği bir boşluğun doğmamasının" kritik önemde olduğunu söyledi.
1 Aralık 2018, Buenos Aires - İki liderin, 2018 yılındaki yedinci ve son görüşmesi G20 Zirvesi'nin düzenlendiği Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te oldu.
Görüşme yaklaşık 1 saat sürdü.
Erdoğan burada "hayati konularda" görüşme fırsatı bulduklarını söyledi.
Putin, G20 Zirvesi'nin ardından düzenlediği basın toplantısında Erdoğan ile neden bu kadar sık görüştüğüne dair bir soruya, "Suriye'deki durumun çözümü için görüşmek ve konuşmak için her türlü imkanı kullanıyoruz. Anayasa komitesinin oluşturulmasını kastediyorum. Çalışma çok hassas ve büyük sabır gerektiriyor. Gerçekten bunu hayata geçiriyoruz ve bunu gerçekleştiriyoruz. Çok dikkatli ilerliyoruz" dedi.
19 Kasım 2018, İstanbul - İki liderin son görüşmelerinden birkaç hafta sonra başbaşa görüşmek için tercih ettikleri yer yine İstanbul oldu.
Putin, TürkAkım Projesi Deniz Bölümünün Tamamlanması Töreni için Türkiye'ye geldi, ardından da Erdoğan'la bir araya geldi.
Bu görüşmenin ana gündem maddesini enerji işbirliği oluşturdu.
Erdoğan, törende yaptığı konuşmada boru hattının 2019'da yapılacak testlerin ardından faaliyete geçmeye hazır olacağını söyledi.
Putin de proje kapsamında bin 800 kilometre boru hattı döşendiğini ve doğalgazın Türkiye üzerinden transit olarak Doğu ve Güney Avrupa'ya taşınacağını ifade ederek, bunun Türkiye'yi önemli bir doğalgaz merkezi haline getireceğini vurguladı.
Boru hattının yıllık kapasitesi 31,5 milyar metreküp.