Çin'in Wuhan bölgesinde ortaya çıkan koronavirüsten etkilendiği düşünülen şüpheli hasta sayısı 6 bin 973, müşahade altına alınanların sayısı ise 44 bin 132 iken hayatını kaybedenlerin sayısı 106'ya çıktı.
Dünyada, ABD, Almanya, Fransa, Avustralya, Malezya gibi birçok ülkeye yayılan ve ölümlere sebep olan koronavirüsle ilgili çarpıcı bir ayrıntı ortaya çıktı. Koronavirüs salgınına ilişkin 18 Ekim 2019'da New York'ta bir 'tatbikat' yapıldığı öğrenildi.
BILL VE MELİNDA GATES VAKFI EV SAHİPLİĞİ YAPTI
Dünya Ekonomik Forumu ve John Hopkins Sağlık Güvenliği Merkezi'nin ortaklaşa organize ettiği Event 201 isimli tatbikata Bill ve Melinda Gates Vakfı ev sahipliği yaptı.
İş dünyası, siyaset ve halk sağlığı alanlarında öne çıkan 15 ismin katıldığı tatbikatta, dünyada başlayacak bir yeni tip koronavirüs salgınının olası sonuçlarının değerlendirildiği bir senaryo üzerine çalışıldı.
FELAKET TATBİKATI: 65 MİLYON İNSAN ÖLÜYOR
Tatbikatta kullanılan senaryoda Brezilya'daki bir domuz çiftliğinde başlayan koronavirüs salgını, önce yavaşça Güney Amerika'daki büyük şehirlere yayılıyor ardından havayolu taşımacılığı aracılığıyla Portekiz, ABD ve Çin'e yayılıyor. İlk 1 yıl boyunca aşı bulunamayan senaryo 18 ayın sonunda 65 milyon kişinin öldüğü bir felaket şeklinde sonlanıyor.
"KORONAVİRÜSTEN HABERLERİ VAR MIYDI?"
Çalışmanın dünayı tehdit eden koronavirüs salgınından aylar önce yapılmış olması "Koronavirüsten haberleri var mıydı?" sorusunu gündeme getirdi.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan organizasyon yönetimi, tatbikatın bir tahmin olmadığını sadece dünyada yayılabilecek ciddi salgınlara cevap verebilmek ve hazır olabilmek adına düzenlendiğini açıkladı.
RASTLANTININ BÖYLESİ: VAKIF VİRÜSE KARŞI AŞI ÜZERİNDE ÇALIŞIYOR
Tatbikata ilişkin ayrı bir açıklama yapan bir bilim sitesi ise çarpıcı ifadelere yer verdi. Gates Vakfı'nın virüse karşı bir aşı üzerinde çalışması gibi inanılması zor bir 'rastlantı' var diyen site, Gates Vakfı çalışmasıyla ilgili şu bilgileri aktardı:
"Bu raporda 18 Ekim 2019 günü New York kent merkezinde yapılan Etkinlik 201'e içeriden bakacağız. Etkinlik 201, Dünya Ekonomik Forumu ve Bill and Melinda Gates Vakfı'yla ortaklığı olan John Hopkins Center for Health Security'nin ev sahipliğinde düzenlenen yüksek düzeyde bir pandemi çalışmasıdır. Koronavirüsle ilgili pandemik simülasyon çalışması, söz konusu virüsten ötürü Çin'in Wuhan bölgesinde ilk hastalık vakasının bildirilmesinden yaklaşık altı hafta önce yapıldığı için çok şaşırtıcıdır. Böyle şeylere inanıyorsanız, rastlantının böylesi diyebilirsiniz. Bir diğer etkileyici bağlantı, Bill and Melinda Gates vakfının koronavirüs salgınına ilişkin pandemik simülasyona sadece katılmak ve kurgulanmasına yardımcı olmakla kalmaması, aynı zamanda ölümcül koronavirüs için patent sahibi ve şimdiki krizi çözmek için bir aşı üzerinde çalışmakta olan gruba fon sağlamakta olmasıdır. Burada da inanılması zor bir rastlantı var."
BILL GATES'İN 2018 YILINDA SÖYLEDİĞİ SÖZLER GÜNDEME GELDİ
Tüm bu gelişmelerin ardından Microsoft'un kurucusu Bill Gates'in 2018 yılında söylediği sözler de gündeme geldi. 27 Nisan 2018'de Massachusetts'te bir etkinlikte konuşan Bill Gates,
"DÜNYA SAVAŞLARA HAZIRLANDIĞI KADAR CİDDİYETLE HAZIRLANMALI"
"Dünya salgınlara, savaşlara hazırlandığı kadar ciddiyetle hazırlanmalı" ifadelerini kullanmış ve küresel salgınları 'askeri bir silaha' benzetmişti.
Gates, "Ne zaman olacağını bilemeyiz ama yeni patojenlerin devamlı olarak ortaya çıkışı, artan biyoterör saldırısı riskli ve dünyanın giderek artan birbirine bağlanmış yapısı, yaşam süremizce küresel ve öldürücü bir salgın görme ihtimalimiz olduğunu ortaya koyuyor" ifadelerini kullanmıştı.
BOMBA İDDİA ORTAYA ATILDI
Dünya koronavirüsle ilgili gelişmeleri büyük bir endişeyle takip ederken, virüs ile ilgili çılgın bir iddiada ortaya atıldı. Eski bir İsrail askeri ve istihbarat subayı Dany Shoham, küresel olarak yayılan ölümcül hayvan kaynaklı koronavirüsün, Wuhan'da gizli biyolojik silah programına bağlı bir laboratuvarda ortaya çıkmış olabileceğini iddia etti.
Washington Times gazetesinde yer alan habere göre; Wuhan Viroloji Enstitüsü olarak bilinen Çin'in en gelişmiş virüs araştırma laboratuvarı, Çin'de ölümcül virüslerle çalışabileceği beyan edilmiş tek yer. Eski bir İsrail askeri istihbarat subayı Dany Shoham, Wuhan Viroloji Enstitüsü'nün Pekin'in gizli biyolojik silah programı ile bağlantılı olduğunu söyledi.
"ÇİN'İN ANA TESİSİ OLARAK KULLANILMIYOR"
Shoham, sözlerini şöyle sürdürdü: "Enstitüdeki bazı laboratuvarlar muhtemelen biyolojik silahların araştırma ve geliştirme kısmı için en azından teminat olarak kullanılıyordur. Ancak Çin'in ana tesisi olarak kullanılmıyor."
Shoham, "Biyolojik silahlar üzerindeki çalışmalar ikili sivil-askeri araştırmanın bir parçası olarak yürütülüyor ve kesinlikle gizlidir" dedi.
Çin ise saldırgan biyolojik silahlara sahip olduğunu reddetti. Ancak geçtiğimiz yıl yayınlanan bir Dışişleri Bakanlığı raporunda gizli biyolojik savaş çalışmalarından şüpheler ortaya çıkmıştı. Çin Büyükelçilik sözcüsü, konuyla alakalı yorum isteyen bir e-postaya ise geri dönüş yapmadı.
"DENİZ ÜRÜNLERİ PAZARINDA SATILAN VAHŞİ HAYVANLARDAN KAYNAKLANAN VİRÜS"
Çinli yetkililer, koronavirüsün kökenini bilmediklerini söyledi.
Çin Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi Müdürü Gao Fu, ilk işaretlerin Wuhan'daki bir deniz ürünleri pazarında satılan vahşi hayvanlardan kaynaklanan virüsü gösterdiğini söyledi.
WUHAN'A ASKERİ GÜÇLER YERLEŞTİRİLDİ
Çin, virüs salgınını kontrol altına almak için 11 milyon insanın şehir dışına seyahatini engellenmesi için Wuhan'a askeri güçler yerleştirdi.
Wuhan Enstitüsü, şiddetli akut solunum sendromuna (SARS),H5N1 influenza virüsüne, Japon ensefalitine ve Dang hummasına neden olan virüsü içeren koronavirüsleri inceledi. Enstitüdeki araştırmacılar, bir zamanlar Rusya'da geliştirilen biyolojik bir ajan olan şarbona neden olan mikrop üzerinde de çalıştıklarını duyurdu.
"BİYOLOJİK SİLAH PROGRAMINA DAHİL EDİLEBİLİR"
Shoham, Koronavirüsler (özellikle SARS) enstitüde incelenmiş ve muhtemelen orada tutuluyorlar. SARS, Çin biyolojik silah programına genel olarak dahil edilmiştir ve çeşitli ilgili tesislerde ele alınmaktadır. Enstitünün koronavirüslerin özellikle Çin'in biyolojik silah programına dahil edilip edilmediği bilinmemekle beraber bunun mümkün olduğunu söyledi.
LABORATUVAR DENİZ ÜRÜNLERİ PAZARI'NA 32 KM UZAKLIKTA
İngiliz gazete Daily Mail'de yer alan bir habere göre ise; Wuhan Ulusal Biyogüvenlik Laboratuvarı, Huanan Deniz Ürünleri Pazarı'ndan yaklaşık 32 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Salgının tesadüfi olup olmadığı merak edilirken, bilim topluluğu ise şu anda virüsün pazardaki hayvan-insan temasıyla mutasyona uğradığını ve insanlara temas ettiğine inanıyor.
Rutgers Üniversitesi'nden Mikrobiyolog Dr Richard Ebright, Daily Mail'a verdiği demeçte, "Bu noktada tesisin salgınla ilgili bir şeyleri olduğu konusunda şüphe uyandırmak için herhangi bir neden yok" ifadelerini kullandı.
GÜVENLİK UZMANLARININ DEĞERLENDİRMELERİ
Koronavirüs dünya gündeminin en önemli maddelerinden biri haline gelirken, virüsün bir biyolojik savaş çerçevesinde ortaya çıkarıldığı iddia ve yorumları da beraberinde geldi. Yaşanan son gelişmeleri değerlendiren güvenlik uzmanları bu ihtimali güçlendirecek açıklamalarda bulundu.
Geçtiğimiz günlerde Çin'in Wuhan kentinden yayılan ve koronavirüs, dünyada panik havası yarattı. Virüsün ABD'ye ulaştığı kaydedilirken, Avrupa Birliği kurumlarından Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC), Çin'de ortaya çıkan yeni tip coronavirüs salgınının AB ülkelerine ulaşabilme riskini "düşükten" "orta" seviyeye yükseltti.
Üst solunum yolu enfeksiyonu ile benzer belirtiler gösteren virüsün Çin'deki yarasa tüketiminden kaynaklı olarak ortaya çıktığı düşünülse de, strateji uzmanları virüsün Çin'e karşı gerçekleştirilen 'biyolojik bir saldırı' olabileceği iddiasını gündemi getirdi.
BÖYLE BİR İHTİMAL VAR
Konu hakkında Yeni Asır'a açıklamalarda bulunan Terör Uzmanı ve Emekli İstihbarat Albay Coşkun Başbuğ, "Çin'in açıklaması yarasa tüketiminden kaynaklandığı şüphesi üzerine yoğunlaşıyor lakin daha önce dünyada SARS, H1N1 ve Kırım Kongo Kanamalı Ateşi gibi bir çok hastalığın biyolojik savaş kapsamında laboratuvarlarda üretildiği ortaya çıktı.
Bu virüs de laboratuvar ortamında üretilmiştir. Yarasadan kaynaklı diyorlar ama Çin'de insanlar ilk defa yarasa yemiyor. Asırlardır o topraklarda tüketiliyor. Şüphe verici bir durum. Ben kesinlikle emperyalist güçlerin Çin ile arasında meydana gelen psikolojik, soğuk ve yeni nesil sıcak savaşın ardından şimdi de biyolojik bir savaş ortaya çıktığını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
NORMAL BİR VİRÜS OLAMAZ
Emekli subay, Güvenlik ve Strateji Uzmanı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan ise, "Dünyada büyük bir liderlik savaşı var. Bu savaşta ülkeler silah dışında her şeyi kullanıyorlar. ABD, Çin'i durdurmak için bugüne kadar yaşanan ticaret savaşlarını yavaşlatmaya çalışmaktadır.
Biyolojik savaşa hazırlık için ülkelerin hepsinin laboratuvarları, birimleri var. İnsanların gen haritalarını çıkarıp, kan örneklerini topluyorlar. Sadece bir ülkenin insanlarını etkileyecek virüs yaratma çabaları dahi var. Çin, ABD'nin tahtını sallayan ülke. Bu nedenle ABD, Çin'de aniden ortaya çıkan bu virüsten sorumlu olabilir. ABD'nin, Çin'i durdurmak için sadece ekonomik değil biyolojik savaşı da kullandığını düşünüyorum. Çünkü bu virüs normal bir virüs olamaz" dedi.