Rusya tarafından zehirlendiği iddiasıyla Almanya'ya sığındıktan sonra geçen hafta Rusya'ya geri dönen Rus muhalif Aleksey Navalnıy'ın ülkeye girişi sırasında tutuklanmasının etkisi uluslararası kamuoyu tarafından yankılanıyor.
Bir iş insanı olan ve Putin'in politikalarına sık sık tepki göstererek siyasete soyunan Navalnıy, pazar günü gözaltına alınırken, bugün Putin'in Karadeniz kıyısındaki lüks sarayının detayları ortaya çıktı.
Rus lider Putin'in yaklaşık 1.3 milyar dolarlık (yaklaşık 9.68 milyar TL ve 100 milyar ruble) sarayının bütün detayları Navalnıy kurduğu internet sitesinde ortaya çıktı.
Putin'in Rusya'nın güneyde Karadeniz'e kıyısı olan Gelencik bölgesinde inşa edilen sarayının hem boyutu hem de özellikleri uluslararası kamuoyunun gündem maddesi oldu.
Navalnıy paylaştığı videoda, "Burası Rusya'nın içinde ayrı bir şehir hatta bir krallık. Parmaklıklar, kendine özel limanı, özel güvenliği, kilisesi, kendisine ait izin sistemi, uçuşa yasak bölge ve hatta kendi sınır kontrol alanı bile var. Burası Rusya içinde ayrı bir devlet. Bu devletin de tek ve değişmeyen bir çarı var: Putin" dedi.
Videoda, "Bu videoyu daha önce tamamladık ama Navalnıy ülkeye dönene kadar yayınlamayı erteledik. Aleksey, bu soruşturmadaki esas karakterden, Vladimir Putin'den korkmadığımızı göstermek istiyordu" dedi.
Paylaşılan fotoğraf ve görüntülerde sarayın bütün detayları paylaşılırken, sarayın içinde adeta yok yok.
Yaklaşık 200.000 dolarlık deri kanepe, konser ve tiyatro salonu, 25 metrelik yüzme havuz, üzüm bağları, dans pisti, nargile salonu ve içinde iki koltuğun da olduğu dev bir banyo da yer alıyor.
Tesislerden gizli bir geçitle doğrudan sahile inişin mümkün olduğunu aktaran Navalny, tesiste bir seranın ve bir buz pistinin olduğunun da altını çiziyor.
Kremlin ise Navalnıy'ın paylaştığı görüntüleri yalanladı.
Başkan Putin'in sözcüsü Dmitri Peskov, videoyu görmediğini belirttikten sonra, "Ancak, bunun eski bir plak olduğunu hemen söyleyebilirim. Yıllar önce Putin'in Gelencik'te sarayı olmadığını zaten açıklamıştık "dedi.
Benzer iddialar daha önce de gündeme gelmiş, Batı basınında da yer almış, ancak Kremlin tarafından yalanlanmıştı.