Katoliklerin dini lideri Papa Franciscus'un, Şiilerin en büyük dini mercisi Ali es-Sistani ile görüştü.
Irak resmi haber ajansına göre, Papa'nın bulunduğu araç konvoyu Necef Havalimanı'ndan Sistani'nin evine geçti. Papa ile Sistani görüşmesi dini mercinin evinde başladı.
Papa Franciscus, dün Bağdat'ta Başbakan Mustafa el-Kazımi ve Cumhurbaşkanı Berhem Salih ile görüşmüştü.
Katoliklerin ruhani lideri, Bağdat'ta Seyyidet'ül Necat Kilisesi'ni de ziyaret etmişti.
Papa'nın Necef sonrası Nasiriye'deki antik Ur kentine geçmesi bekleniyor.
Papa Francis'in Irak ziyaretine, güvenlik önlemleri damga vurdu.
Papa'nın geçeceği güzergahta üst düzey tedbirler alındı, polis ve asker zırhlı araçlarla nöbet tuttu.
Irak'ta son dönemde sivil ve askeri hedeflere yönelik saldırıların arttığı bir dönemde ziyaretini ısrarla gerçekleştiren Papa için, buradaki temasları kapsamında zırhlı araç tahsis edildi.
Papa'nın içinde bulunduğu aracın etrafındaki koruma çemberi de dikkat çekti. Benzer şekilde Papa'nın konvoyunda önlemler artırıldı.
Katoliklerin ruhani lideri Papa Franciscus'un Irak'ta Şiilerin en büyük dini mercisi Ali es-Sistani ile insanlığın günümüzde karşı karşıya olduğu büyük zorlukları görüştüğü bildirildi.
Irak ziyaretini sürdüren Papa Franciscus, Sistani ile bu sabah Necef'teki evinde bir araya geldi.
Sistani'nin ofisinden yapılan yazılı açıklamaya göre görüşmede, çağımızda insanlığın ve ibadet yerlerinin karşılaştığı büyük zorluklar ve bunların üstesinden gelmede Allah'a olan inancın ve yüksek ahlaki değerlere bağlılığın rolü ele alındı.
Görüşmede Sistani, başta işgal altındaki Filistin halkı olmak üzere farklı ülkelerdeki birçok insanın, özellikle savaş, şiddet eylemleri, ekonomik abluka, yerinden edilme, baskı, yoksulluk, dini ve entelektüel zulüm, temel özgürlüklerin bastırılması ve sosyal adaletin yokluğundan dolayı sorunlar yaşadığını dile getirdi.
Büyük dini ve ruhani liderlerin bu sorunları durdurmada önemli rol oynaması gerektiğini vurgulayan Sistani, ilgili tarafların aklıselime, savaş dilini reddetmeye ve halkların hakları pahasına kendi çıkarlarını genişletmemeye teşvik edilmesinin zorunlu olduğunu ifade etti.
Ülkedeki Hristiyanların diğer Iraklılar gibi tüm haklara sahip olması ve güven içinde yaşamasını önemsediğini aktaran Sistani, Irak'ı ziyaretinden dolayı Papa'ya teşekkür etti.
Papa Franciscus, dün Bağdat'ta Başbakan Mustafa el-Kazımi ve Cumhurbaşkanı Berhem Salih ile görüşmüştü. Katoliklerin ruhani lideri, Bağdat'ta Seyyidet'ül Necat Kilisesi'ni de ziyaret etmişti.
Papa'nın Necef sonrası Nasiriye'deki antik Ur kentine geçti.
ZİYARETİN PERDE ARKASINDA NE VAR?
Dünyanın gözü Papa'nın ziyaretine çevrilmişken, "dinler arası dua ayini" kılıfı altında yapılacak etkinlik, tartışmaları ve soru işaretlerini de beraberinde geldi.
Sabah Gazetesi yazarı Haşmet Babaoğlu, konuya ilişkin çarpıcı detayları aktardığı bir yazı kaleme aldı. Babaoğlu'nun şifrelerle dolu yazısı şöyle:
Politik gündem çok dolu ama ben farklı bir noktaya takılıp kaldım...
Çünkü önemli...
Üzerinde durmaya değer bir konu...
Neden mi?
Çünkü global savaş artık "işaretler" üzerinden yürüyor.
Tarihi ve dini sembolleri üzerinden kurdukları "oyun"a dikkat etmek gerekiyor.
Hiçbir şey rastgele değil.
Peki nereye dikkat çekmek istiyorum?
Papa'nın 5-8 Mart tarihlerinde yapacağı Irak ziyaretine...
Vatikan, ziyaretin amacını "bugünün sürgün ve mültecilerini anlamak için Ahdi Atik'teki (Yahudilerin) Babil sürgününe bir atıf" olarak açıkladı.
Papa Francis bu çerçevede Ur şehrindeki yaklaşık 4 bin yıllık zigguratta bir ayin düzenleyecekmiş...
Bak sen şu işlere!
Kim bilir daha neler göreceğiz?
Hatırlarsınız, son zamanlarda sosyal medyada birkaç kez vurgulamıştım: Yeni dünya düzeninin inşasında arkeoloji yoğun biçimde kullanılacak ve antik işaretler sürekli gündemde tutulacak.
Bunlar başlangıç.
Reuters haber ajansına sorarsanız, ziggurat ayininin gerekçesi açık: "Papa, farklı inançları bir araya getirmek ve bölgeye daha çok ziyaretçi çekmek için İbrahim Peygamber'in dua ettiğinin düşünüldüğü yerde dua edecek..."
Kullanılan deyim ilginç: "Interreligious prayer."
Yani "dinler arası dua!" Şunu da soralım: Neden ve nereye ziyaretçi çekilmek isteniyor?
Eski bir Sümer tapınağına... (İster istemez bizim Kemalist kültür çevrelerinde yakın zamanda hortlatılan Sümer ilgisi geldi aklıma.)
Babil ve diğer kadim medeniyetlerin kibir ve güç sembollerinden birine...
Katoliklerin oraya ilgisi epey eski.
Dahası işgalci ABD ordusunun da zamanında bu ziggurata önem verdiğini ve törenler düzenlediğini biliyoruz.
Ne olup bitiyor, dersiniz?
İpuçlarına bakmak gerek...
"Yeni dünya düzen"cilerinin yeni ve "ortak" bir din-ideoloji üzerinde çalıştıklarını sağır sultan bile biliyor. Küresel medya onların elinde oyuncak.
Vatikan ise direksiyonu kaptırmak niyetinde değil, çekişiyor.
Hz. İbrahim vurgusu ve "dinler arası dua" bu bakımdan manidar.
Eh! Unutmamışsınızdır...
2020'nin 1 Ocak günü Netflix birden "Mesih" dizisini vizyona sokuvermişti.
"Ne bu yahu?" derken pandemi geldi.
Beklenmedik sarsıntılar, tezgâhlar, tuzaklar, vd.
İlginç zamanlardayız.
Öyle oturduğumuz yerden az ve dar bilgiyle atıp tutmanın hiçbir faydasının olmayacağı zamanlarda...