Giresun'un Espiye ilçesinde kadınlar, köylerinde topladıkları ısırgan otundan elde ettikleri iplikleri tekstil firmalarına pazarlamaya başladı.
Sahile yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki 168 nüfuslu Akkaya köyünün muhtarlığı, doğada bol miktarda bulunan ısırgan otunun ekonomiye kazandırılması için çalışma başlattı.
Çalışma kapsamında köydeki kadınlar, topladıkları ısırgan otunu kuruttuktan sonra saplarından elde edilen lifleri ipliğe dönüştürüyor.
Köy muhtarı Fahrettin Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ısırgan otunun yörede fazla olduğunu ancak değerlendirilemediğini söyledi.
Giresun'da ısırgan otundan iplik üretimine yönelik çeşitli kurumların çalışmaları olduğunu duyduğunu belirten Kılıç, köyünde bu bitkiden iplik üretimi gerçekleştirmeye yönelik 7 yıl önce araştırmalara başladığını anlattı.
Kılıç, köydeki kadınları bir araya getirdiğini ve deneme yanılma yöntemiyle çalışmalara başladıklarını ifade ederek "Uzun ve meşakkatli sürecin ardından hedeflediğimiz iplik üretimini gerçekleştirdik. Ancak araya pandemi girince üretim çalışmaları sekteye uğradı." dedi.
İlk yıllarda üretilen az miktardaki ipliklerden deneme amaçlı çorapların dokunduğunu dile getiren Kılıç, bunların bölge pazarlarında ve yöreye gelen misafirlere yönelik tanıtımlarda kullandıklarını ifade etti.
Salgının etkilerinin geçen yıldan itibaren azalmasıyla üretime ağırlık verdiklerini belirten Kılıç, şöyle devam etti:
"Bölgemizin yanı sıra İstanbul ve Denizli'de bulunan bazı tekstil firmalarıyla temasa geçtik. Buralardan olumlu geri dönüşler aldık. Yine bazı üniversitelerden de araştırmalarda kullanılmak üzere talepler alıyoruz. Küçük miktarlarda da olsa gelen siparişler doğrultusunda üretimimize devam ediyoruz."
Isırgan otundan imal edilen ipliğin, yöre insanı için ciddi gelir kaynağı olacağına inandıklarını dile getiren Kılıç, ipliğin kilogramını kalitesine göre 12 ila 15 bin liraya sattıklarını söyledi. Kılıç, pazar arayışını sürdürdüklerini de kaydetti.
BİR KİLOGRAM ISIRGAN İPLİĞİ 1,5 İLA 2 AYDA ELDE EDİLİYOR
Muhtar Kılıç'ın eşi Zihneti Kılıç da köyde 7 kadınla ısırgan otundan iplik üretimine devam ettiklerini belirtti.
Doğadan toplanan bitkinin yapraklarının temizlenmesinin ardından saplarının kurumaya bırakıldığını anlatan Kılıç, şöyle konuştu:
"Nisan, mayıs ve haziranda ısırgan otlarını topluyoruz. Daha sonra saplarını kurumaya bırakıyoruz. Birkaç gün sonra da kuruyan sapları kırarak lifler elde ediyoruz."
Lifleri ellerinde yoğurma işlemiyle yumuşattıklarını belirten Kılıç, şöyle devam etti:
"Yumuşayan lifleri 'tarak' dediğimiz tarama aletinde işleminde tabi tutuyoruz. Taranan lifleri daha sonra 'eğirme' olarak adlandırılan alette örme işlemine tabi tutuluyoruz. Daha sonra bu işlemleri bir kez daha gerçekleştiriyoruz. Ardından ipliklerimiz ortaya çıkıyor."
Kılıç, bir kilogram ısırgan ipliğinin 1,5 ila 2 ayda elde edildiğine dikkati çekerek en zor kısmının ise bitki sapından lif elde etme aşaması olduğunu kaydetti.