Merkez Bankası, son toplantısında 10,25 olan politika faiz oranını 475 baz puan artırarak 15'e yükseltti. Buna göre vatandaşın bankada olan parasının getiri oranı da değişecek.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunun Ekonomist Enver Erkan milliyet.com.tr'ye şu değerlendirmelerde bulundu: " Merkez Bankası, politika faizini 475 baz puan artışla %15 seviyesine getirirken, 1 haftalık repo oranını artık tek fonlama oranı olarak tesis etti ve piyasa faizlerinde faiz koridorunun veya GLP'nin yarattığı oynaklığa son vermiş oldu.
Merkez Bankası'nın faizi %15 yapmasının aslında bankaların kaynak maliyetine bir önceki güne göre marjinal bir etkisi yok, çünkü geçerli olan faiz zaten %14,8'di. Dolayısıyla fiili artış aslında sadece 20 baz puan civarında oldu.
Bankaların kaynak maliyetini asıl artıran unsur, bundan önceki süreçte Merkez Bankası'nın ucuz fonlama kanallarını kısarak bankaları en pahalı borç verme oranı olan GLP'ye yöneltmesiyle her gün artan ağırlıklı ortalama fonlama maliyetiydi.
Mevduat faizleri anlamında, enflasyona karşı pozitif reel getiri oluşturan MB faizi %15 geçerli ve referans alınan oran olacaktır.
Tabii, bankaların hoş geldin faizi gibi kampanyaları veya mevduat büyüklüğüne göre bu oran daha yüksek de olabilir.
Merkez Bankası'nın EVDS verilerinde bankaların ağırlıklı olarak uyguladığı mevduat oranının 1 yıla kadar vade için 6 Kasım haftasında %11,7 olduğu görülüyor.
Merkez Bankası'nın EVDS verilerinde bankaların ağırlıklı olarak uyguladığı mevduat oranının 1 yıla kadar vade için 6 Kasım haftasında %11,7 olduğu görülüyor.
Bu sabah itibariyle bankaların mevduat faiz oranlarında ilgili vadede en yüksek uygulanan oran %15. Bu oranlar artırılabilir.
Bu durumda; 12 aya kadar vadede %11,7'den TRY mevduata yatırılan 100 bin TRY %3 stopaj oranı düşüldükten sonra nette 11 bin 349 TRY getiri ile 111 bin 349 TRY olurken; Bugün %15 ile 100 bin TRY aynı vadede nette yine brüt getiriden stopaj düşüldükten sonra 14 bin 550 TRY net getiri ile 114 bin 450 TRY olur."
Mevduat faizlerinde yükselişin sınırlı olacağını söyleyen İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doçent Doktor Kadir Tuna ise milliyet.com.tr'ye şu değerlendirmelerde bulundu:
Banka, sadeleşme kapsamında tüm fonlamanın temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılmasına karar verdi.
Peki Merkez Bankası'nın bu adımı mevduat ve kredi faizlerini nasıl etkileyecek? Zaten Merkez Bankası'nın faiz arttırımı öncesinde piyasa faizi 14,80'e kadar gelmişti. Aslında Merkez Bankası'nın dünkü faiz kararı ile fiili faiz artışı sadece 20 baz puan oldu.
Faizdeki artışın etkisi mevduat ve kredi faizlerinde sınırlı olacaktır. Halihazırda merkez bankasının sıkılaştırma adımları ile mevduat ve kredi faizleri son 3 ayda yükselmeye devam etmişti.
Ortalama mevduat faizi mevcut koşullarda 15-16 arasında olacaktır. Birçok banka faiz artışı öncesinde mevduata yüzde 14 faiz veriyordu. Örneğin faizler 15'e geldiğinde 100 bin TL'si olan bir mevduat sahibi 32 gün vadeli parasını yatırdığında 1250 TL aylık getiri elde edecektir.
Prof. Dr. Sinan Alçın konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: Türkiye'nin ülke risk priminde yaklaşık iki puanlık düşüş ortaya çıktığını gördük.
Böylece yabancı yatırımcı için daha cazip hale gelmiş oldu. Bu son bir haftada en yüksek yabancı fon girişine sahne oldu. 1 milyar dolar civarı bir giriş oldu. Verilen mesajlar içeride ve dışarıda karşılığını buldu. Merkez Bankası atması gereken adımı atmış oldu.