"Bölgedeki haritaları değiştireceğiz" diyen İsrail'in yaktığı Gazze ve Lübnan'da yaktığı soykırım ateşiyle Orta Doğu'yu dizayn çabasına girişti.
Siyonistlerin kapıldığı Arz-ı Mev'ud hezeyanı, Türkiye için ciddi bir tehdit haline geldi. Bölge ateş çemberine dönerken Başkan Recep Tayyip Erdoğan'dan tarihi bir uyarı geldi.
BAŞKAN ERDOĞAN'DAN TARİHİ ÇAĞRI: "İÇ CEPHEYİ SAĞLAM TUTALIM"
Erdoğan artan Arz-ı Mev'ud tehlikesine dikkat çekip, "Vadedilmiş topraklar' hezeyanıyla hareket eden İsrail yönetiminin, tamamen dini bir fanatizm ile Filistin ve Lübnan'dan sonra gözünü dikeceği yer, açık söylüyorum, bizim vatan topraklarımız olacaktır" ifadelerini kullandı.
"İç cepheyi sağlam tutmamız gerek" diyen Erdoğan, "Çevremizde bir canavar kontrolsüzce büyürken; yanı başımızda katliamlar, kanlı soykırımlar yapılırken; yanı başımızda sınırlar yeniden çizilmeye çalışılırken; küresel sistem kökten sarsılırken Meclis'imiz, vakar, sağduyu, uzlaşma içinde hem ülkemize hem de coğrafyamıza yol gösterici olacaktır" şeklinde konuştu.
BAHÇELİ DEM'LE TOKALAŞTI! "GELİN TÜRKİYE PARTİSİ OLUN" ÇAĞRISI
Başkan Erdoğan'ın TBMM'de yaptığı 'İç cepheyi sağlam tutalım" çağrısı sonrası MHP lideri Devlet Bahçeli, Meclis'te DEM Partililerle tokalaştı.
"Türk milletinin cumhurbaşkanı görevini üstlenmiş bir şahsın bu çağrısına bir adım atmak, bana düşen en önemli bir görevdir" diyen Bahçeli, "DEM sıralarına giderek elimi uzattım. Uzattığım el milli birlik ve kardeşliğimizin mesajıdır. Uzattığım el gelin Türkiye partisi olun, teröre cephe alın gelin bin yıllık kardeşliğimizde kenetlenin temenni ve teklifidir" değerlendirmesinde bulundu.
Özgür Özel'in talimatıyla CHP grubunun Başkan Erdoğan'ı ayakta karşılaması da Meclis'teki birlik görüntüsünü pekiştirdi.
BAHÇELİ EL UZATTI, CHP AYAĞA KALKTI, PKK ZIPLADI!
Türkiye'nin artan İsrail tehdidine karşı verdiği birlik görüntüsü hiç şüphesiz en çok PKK'yı huzursuz etti.
PKK elebaşı Bese Hozat, süreci sabote etmek için kolları sıvadı.
DEM Parti ve türevlerine "Oyuna gelmeyin" çağrısı yapan Hozat, "İşte geçen gün Bahçeli, mecliste DEM Parti yönetiminin elini sıktı, selamlaştı. CHP ile Özgür Özel'le bir diyalogları var; basında yoğun gündem oldu. Hepsine sıcak mesajlar veriyor. İç cepheyi güçlendirelim diyor. O diyor, Erdoğan diyor. AKP-MHP rejimi iç cepheyi güçlendirme adı altında Türkiye'nin bekası, ulusal çıkarları adı altında İsrail Türkiye'ye saldıracak lafı çerçevesinde muhalefeti bir bütün kendi çıkarları, politikaları temelinde yeniden dizayn etmeye çalışıyorlar" ifadelerini kullandı.
KÜSTAH SÖZLER... "NORMALLEŞME İMRALI'DAN BAŞLAR"
Türk siyasetinde tesis edilen yumuşa iklimini hedef alan Hozat, "Normalleşme İmralı'dan başlar" diyerek teröristbaşı Abdullah Öcalan için özgürlük çağrısı yaptı.
Öte yandan Kandil, İsrail'in ileri uç karakolu olduğu bir kez daha kanıtladı.
Elebaşı Bese Hozat, İsrail'in Hamas ve Hizbullah'a düzenlediği saldırılara arka çıkarak "Hizbullah'ın darbe yemesi, İran'ın darbe yemesidir. Hamas çok ölümcül bir darbe yedi. Hamas'ın darbe yemesi, Türkiye'nin darbe yemesidir. Bu açıktır" dedi.
"TÜRKİYE KAN KAYBEDİYOR" DEYİP İSRAİL'İ ÖVDÜ
"İsrail gücünü artırıyor, Türkiye bu savaşta giderek kan kaybediyor" deme cüreti gösterip sahiplerinin sesi olan Bese Hozat şöyle konuştu:
Bu savaş tamamen enerji yollarını kontrole, denetime geçirme, enerji kaynaklarını denetime geçirme, bölgeyi yeniden dizayn etme savaşıdır. 21. yüzyılın siyasi dengelerini, ekonomik dengelerini, siyasi sistemini yeniden kurma, yeniden düzenleme savaşıdır bu savaş. Şimdi bu savaşta Türkiye giderek kan kaybediyor. İran ciddi zayıflıyor. Zaten Suriye'nin, Irak'ın durumu ortadadır. Amerika'nın, İngiltere'nin, Batı'nın desteğiyle de İsrail giderek etkisini artırıyor, gücünü artırıyor. İsrail ekseninde giderek böyle bir bölgeyi dizayn durumu ortaya çıkıyor.
PKK'yı ürküten bir diğer gelişme ise Ankara - Şam hattında tesis edilmeye çalışan normalleşme süreci...
Başkan Erdoğan ve Beşar Esad'ın görüşmesi için planlamalar yapılırken elebaşı Hozat, "Suriye rejimi Amerika, İsrail, Batı ekseninde bir siyaset mi yürütecek? Türkiye ile uzlaşarak, anlaşarak bir siyaset mi yürütecek? Yoksa Kürtlerle anlaşmayı, uzlaşmayı kendi çıkarına görüp, kendi iç sorunlarını demokratik biçimde, Suriye'yi demokratikleştirme temelinde, Kürt sorunu da demokratik çözme temelinde bir arayışa mı yönelecek? En doğrusu budur. Suriye'ye kazandıracak olan da bu seçenektir" diye konuştu.