Göreve geldiği günden bu yana İstanbullu'nun hayrına çalışmayan CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun ilk projelerinden birinin Sultanahmet Meydanı'ndaki Antik Roma Hipodromunu ortaya çıkarmak olduğu gündeme bomba gibi düştü.
İmamoğlu'nun skandal hamlesini İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, şu sözlerle itiraf etti: "İlk faz, üzerinde Endüstri Meslek Lisesi ve Marmara Üniversitesi'nin bulunduğu 'Sphendone' ile ilgili. Başvurumuzu yaptık ve Maliye Hazinesi'nden kiralama, tahsis, restorasyon karşılığı kullanma gibi yöntemlerle İBB'ye verilmesini talep ettik. Burada meydanın üstündeki binalarla ilgili talebimiz olmadı. Atıl durumda bulunan Sphendone'u hayata kazandırmak istiyoruz. Burada arkeolojik çalışmalar yapılacak, çok yüksek sütunlar arasındaki tarih hem İstanbul'a hem de turizme kazandırılacak ama talebimiz 2 yıldır karşılık bulmadı."
AYASOFYA'NIN İBADETE AÇILMASINA GEREK YOK
İmamoğlu'nun Yunan'ı sevindirecek hamlesi büyük tepki çekerken akıllara Ayasofya hakkındaki sözleri geldi. İmamoğlu, Yunanistan'da düzenlenen bir panele katılarak "Ayasofya'nın ibadete açılması gibi bir ihtiyaç olduğuna inanmıyorum" ifadelerini kullanmıştı.
İmamoğlu'nun bu açıklamaları ve Antik Roma Hipodromunu yeniden ortaya çıkarma çabası Ayasofya'nın intikamını mı alıyor? Diye düşündürttü.
BİZANS PROJESİ Mİ?
Sultanahmet Camii ve meydanının altında yer alan Antik Roma Hipodromu'nu gün yüzüne çıkarmak için Koruma Bölge Kurulu'na başvuru yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun bu fikri geçtiğimiz ay Venedik'te yapılan Bizans Kongresi'nden aldığı ortaya çıktı. Türkiye'ye karşı sert ifadelerin kullanıldığı kongrede Google Earth ve Zoom Earth üzerinden sunulan hizmetle Bizans mimarisi aslına uygun şekilde katılımcılarla paylaşıldı. Paylaşılan görsellerin İmamoğlu'nun projesiyle aynı olması dikkat çekti.
"ŞU AN YOĞUNLAŞTIĞIMIZ YER ÇEŞME BÖLGESİ"
Kongrede konuşan akedemisyen Prof. Dr. Andreas Külzer ise 'Bizans Coğrafyası Dijital Haritalama Sistemi' olan 'Tabula' hakkında önemli bilgiler verdi. Google Earth ve Zoom Earth üzerinden sunulan hizmetle Bizans mimarisini aslına uygun olarak yeniden oluşturduklarını söyleyen Külzer, "Uydu araçlarıyla yeni arazilerin, gizli kalıntıların ve kalelerin keşfini sağlıyoruz. Anadolu'da şimdiye kadar 950 bölgenin haritalaması yapıldı. Şu an yoğunlaştığımız yer ise Çeşme bölgesi. İşte bu bizim masalımızın öyküsü" dedi. Külzer, Tabula'nın dijital çatısı olma hüviyetindeki ANAVATHMIS projesinin AB tarafından fonlandığını açıkladı.
Sabah gazetesi yazarı Engin Ardıç, skandala köşesinde tepki gösterdi. Ardıç, "Kim neresinden yumurtluyor böyle manyak projeleri? Kimin aklına geliyor? Nasıl bir "intikamcılık" dürtüsüdür bu?" diye yazdı.
İşte Ardıç'ın yazısından ilgili bölüm:
Bir "Büyük Hipodrom Projesi" eksikti...
İstanbul Belediyesi, Sultanahmet Meydanı'nı oluşturan Bizans hipodromundan "geride kalanları" ortaya çıkarmak için çalışmalar başlatacakmış...
Ne ola ki bunlar?
"Ortadakileri" biliyoruz, zaten orada durup duruyorlar: Dikilitaş, burma sütun, bir de eski ticaret mektebinin istinat duvarı. Bunun iki yanında yani atların koşu parkurunda zaten kalıntı olamaz.
Başka bir kalıntı yoktur, ancak "temsili" resimler vardır, "herhalde böyle olsa gerekti" kabilinden...
Neyin nesini ortaya çıkaracaksınız?
Pek pek tribünleri, sarayı falan yeniden yapabilirsiniz, o da "gayet afaki" bir şekilde.
Hani o kafadan atma Mimar Sinan, Yunus Emre resimleri gibi canım...
Peki boş yer mi var da bunları yeniden canlandıracaksınız?
Pargalı İbrahim Paşa Sarayı'nı mı yıkacaksınız, ünlü köfteciyi mi?
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
AK PARTİ VE İSTANBULLULARDAN TEPKİ YAĞDI
İBB yönetiminin üzerinde Sultanahmet Camii, Sultanahmet Endüstri Meslek Lisesi ve Marmara Üniversite binalarının bulunduğu alan üzerinde arkeolojik kazı çalışma yaparak Roma Hipodromu'nu gün yüzüne çıkarmak istemesine karşılık İstanbullulardan ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe'den tepki geldi.
"BAZI HAYALLERİN KURULMASI BİLE İHANETTİR"
AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, "Bazı hayaller vardır ki kurulması dahi ihanettir. Bu aziz millet, İstanbul'un göbeğine Antik Roma Hipodromu hayali kuranların, rüyalarını kabusa çevirir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın" ifadelerine yer verdi.
"HER SİYASİ KURDUĞU PROJE HAYALLERİNDEN DE SORUMLUDUR"
AK Parti İstanbul İl Başkan Yardımcısı Fahri Şahin ise "Siyasi zihinlerin de bilinçaltları vardır ve bazı proje hayalleri aslında siyasilerin zihni bilinçaltlarını ortaya çıkarır. Her siyasi zihin sadece yaptığı ya da yapmadığından değil, kurduğu proje hayallerinden de sorumludur. Herkes aklını başına alsın!" diye tepki gösterdi.
Vatandaşların konuya ilişkin tepkileri ise şu şekilde:
Şaban Abak: "Ne güzel animasyon hazırlamış Bizanslılar! Ayasofya'nın minareleri yok, Sultanahmet'i de yıkmışlar, Türk-İslâm Eserleri Müzesi İbrahim Paşa Sarayı kalır mı; o da yıkılmış! Ortalıkta hiç Türk görünmüyor; demek ki son ferdine kadar katletmişler! Ne güzel kafa!"
Yusuf Nar: "Doğu Roma'yı diriltmeye çalışıyorlar. Tekrar camiye çevrilmiş Ayasofya ile Sultanahmet Cami arasında Doğu Roma Hipodromu'nu ortaya çıkarmaya çalışmak, tek kelimeyle Ayasofya'nın karşılığını vermeye çalışmaktır."
Selman Gemuhluoğlu: "Fetihten çok önce duvarları ve locaları bile kalmamış hipodrumun yeniden inşası için çevredeki Osmanlı yapılarını kaldırmak, dahiyane bir fikir: Yunan hayranı grekofil Ekrem İmamoğlu ile grekofil Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat'dan bu beklenir ancak! Koçum böyle devam edin"
Bünyamin Bezci: "Yıkılsın diye Mescid-i Aksa'nın altını oyan İsrail'e mi özendik!"
Furkan Bölükbaşı: "Zarar görecek yapılar: Sultanahmet Camii, Alman Çeşmesi, İbrahim Paşa Sarayı, İslah-i Sanayi Mektebi, Firuz Ağa Camii, Sultan Ahmet Türbesi. Artık kalıntıları bile kalmamış bir hipodromu ortaya çıkarmak için gözden çıkarılan tarihimiz."
Orhan Aydın: "Bu ne yahu. İstanbul'un adını da Konstantin olarak çevirin rahatlayın. Mirasmış. Memlekette arkeoloji yasaklansın diye boşuna kendimi paralamıyorum."
Nuray Türüt: "Animasyonu çalışanlar neden cami minarelerini kamufle etti? Hoş mu? Bir de o bölgede akla gelmeyecek kadar tarihi eser var müzeler var. Hipodrom için kolları sıvarken biraz öngörü ve estetik algısı sermayesi gerekirdi. Pâye yoksa demek ki.. Konstantiniyye değil bir de İstanbul."
İsmail Çağlar: "Asırlar önce yok olup gitmiş bir Roma yapısını üzerinde Müslüman Türk dokusunu ziyan etme pahasına ihya etmenin hayalini kuranın dahi şahsiyeti yoktur!"
Cüneyt Güven: "Fatih Camii'nin altında Havariyun Kilisesi var. Ona ne zaman el atıyorsunuz?" Ali Yavuz Selim: "Önce metroları, tramvayı otobüsleri falan düzgün çalıştırın da ecnebilerin ajandasına hizmet etmek kenarda kalsın. Şehrin Müslüman kimliğiyle olan derdinizi bu proje çözmez, fazlasına da gücünüz yetmez."
Ufuk Coşkun: "Roma kentinin olmazsa olmazlarından olduğu için mi gün yüzüne çıkartacaksınız? İstanbul'u neye hazırlıyorsunuz?
Taha Abdullah: "İstanbul'un onca sorunu varken kalıntıları dahi kalmayan bir yunan hipodromunu yeniden inşa etme hayali çok ilginç. Üstelik hipodromu yapmak için orada bulunan Osmanlı eserlerini de ortadan kaldırmak gerekiyor. Konuşmacı Roma kenti diyor. Burası 1453'ten bu yana Türk-İslam kenti!"
UZMANLAR AYAĞA KALKTI
İBB'nin sosyal medyada Antik Roma Hipodromu Projesi'ni paylaşmasıyla konu Türkiye gündemine geldi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, şu an kısmen Sultanahmet Meydanı, şimdiki ismiyle Türk İslam Eserleri Müzesi, Osmanlı döneminde İbrahim Paşa Sarayı, Tapu Kadastro Müdürlüğü, Marmara Üniversitesi Rektörlüğü, Yeniçeri Müzesi Örmeli Sütun, Yılanlı Sütun, Dikilitaş ve daha sonra yapılan Alman Çeşmesi'nin üzerinde bulunduğu bölgede Antik Roma'nın hipodromunu canlandırma düşüncesi sosyal medyada büyük tepki topladı.
Tarihi kaynaklara göre, 2. yüzyılın sonu ile 3. yüzyılın başı arasında İmparator Büyük Konstantin tarafından inşa ettirilen, at nalı şeklinde, 480 metre uzunluğundaki, 117 metre genişliğindeki 100 bin kişilik hipodromda 60 gün süren at yarışları Antik Roma'nın en büyük eğlencesiydi. İmparator, bu yarışları bugünlerde yerli yabancı milyonlarca turistin ziyaret ettiği Sultanahmet Camisi tarafındaki locasından izliyordu.
OSMANLI DÖNEMİNDE İSMİ AT MEYDANI OLDU
İstanbul fethedildiğinde Topkapı Sarayı yapılıncaya kadar hipodrom düzensiz bir yer görünümündeydi. Roma döneminde ayaklanmaların olduğu, Osmanlı döneminde yeniçerilerin "kazan kaldırdığı" saha o dönem "At Meydanı" ismiyle anıldı. Tarihi meydan, İstanbul işgal edildiğinde Halide Edip Adıvar'ın Sultanahmet'teki büyük mitingde yaptığı o meşhur konuşması ile yankılandı.
"PROJENİN HAYATA GEÇİRİLMESİ VAHİM BİR HATA OLUR"
Tarihi yarımadadaki birçok projenin restorasyonunda bilim kurulu üyeliği yapan ve İstanbul Tarihi Alanların Kurucu Alan Başkanı yüksek mimar İhsan Sarı, İBB'nin projesinin hayata geçirilmesinin vahim bir hata olacağını, kentin kültürel bütünlüğünü bozacağını söyledi.
Kazı yapılması halinde alttan bir şey çıkmayacağını ama bu projeyle Sultanahmet'in, İbrahim Paşa Sarayı'nın, Ayasofya'nın kimliksizleştirilebileceğini ifade eden Sarı, "Bazı haber sitelerinde böyle muazzam bir hipodrom varmış, yerin altındaymış gibi insanlara bir hayal kurduruluyor. Böyle bir şey yok. Gizemli bir hale sokarak, 'Restorasyon yapıyoruz.' diyerek burada yapacakları bir çalışma, İstanbul'un büyük kültürel kimliğinde vahim problemler ortaya çıkaracaktır." görüşünü dile getirdi.
Sarı, geçmiş yıllarda söz konusu alanın farklı yerlerinde jeoradarlarla birçok kez kazı işleminin yapıldığını, hipodromdan asla büyük yapısal detay çıkmayacağından emin olduğunu vurguladı.