CHP'nin boykot çağrısına tepki! Neyi amaçlıyorlar? FETÖ yöntemleri devrede: Milli güvenlik sorununa dönüşebilir

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, eski İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yolsuzluğunun üstünü örtmek için 2 Nisan'da boykot çağrısı yaptı. Siyasi hırs ve ikballeri uğruna Türkiye ekonomisini ateşe atmaktan çekinmeyen CHP'nin bu planı tutmadı. Küçük esnafa sahip çıkan tüketiciler, alışveriş mekanlarını doldurdu. Özel'in yöntemleri birçok kişiyi rahatsız ederken, yaptığının muhalefet değil, yerli ve milli sermayeye karşı savaş açmak olduğuna dikkat çekildi. Yapılan çağrının FETÖ yöntemine dönüştüğüne vurgu yapılırken, CHP'nin neyi amaçladığı sorusuna da yanıt arandı.

Takvim.com.tr

Giriş Tarihi: 03 Nisan 2025 08:57 Güncelleme Tarihi: 03 Nisan 2025 09:01

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik gerçekleştirilen yolsuzluk ve terör soruşturmasının ardından peş peşe tutuklamalar gerçekleşti. Tutuklananlar arasında eski İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da bulunuyordu. İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, yolsuzluk skandalının üstünü örtmek için sokak çağrısında bulundu. Türkiye'nin huzurunu ve geleceğini hedef almak için pusuda bekleyenler bu çağrı sonrasında olaylar çıkarmaya başladı.

Sokak çağrısıyla provokasyon yapmaktan çekinmeyen Özel, daha sonra ise Türkiye ekonomisini hedefine koydu. Çok sayıda yerli marka için boykot çağrısında bulundu.

TÜKETİCİLER TAVİZ VERMEDİ
Siyasi hırs ve istikbali uğruna Türkiye ekonomisini çökertmekten geri kalmayacağını bir kez daha ispatlayan CHP lideri Özel, vatandaşı 2 Nisan'da ise alışveriş yapmamaya çağırdı. CHP liderinin bu çağrısı çarşıda pazarda yanıt bulamadı. Küçük esnafa sahip çıkan tüketiciler, günlük hayatlarından taviz vermeyip alışveriş mekanlarını doldurdular.

TİCARİ BÖLÜCÜLÜK MİKRO ALANA KADAR İNECEK

Sabah Gazetesi yazarı Okan Müderrisoğlu, boykot çağrısının bir tür FETÖ yöntemine dönüştüğüne dikkat çekerek, "FETÖ'nün Türkiye'ye en büyük ihaneti 15 Temmuz'du ama bir o kadar büyük tahribatı da zehirli yöntemlerini devlete ve millete enjekte ederek verdi! Biliyoruz ki... Bugün (sözde) boykot listesi diye yapılan açıklamalar, eğer sağduyu ağır basmazsa burada durmayacak. Ekonominin, hatta insan ilişkilerinin kılcal damarlarına kadar yayılacak."Falanca doktora gitmeyin, filanca hukuk bürosunun kapısını bile açmayın, şu danışmanlık firmasıyla iş yapmayın, bu halkla ilişkiler organizasyonuyla anlaşma imzalamayın vs." Yani ipin ucu bir kaçtı mı, ticari bölücülük mikro alana kadar inecek. Ve maalesef bir "milli güvenlik sorununa" dönüşecek." değerlendirmesinde bulundu.

Müderrisoğlu, CHP yöneticilerinin ve arkasındaki odakların sürekli el arttırdığını da ifade etti.

BENZER ÇAĞRIYI NETANYAHU'NUN OĞLU YAPMIŞTI

Hürriyet'ten Abdülkadir Selvi ise Özel'in boykot çağırısının benzerini 11 Mayıs 2021'de İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir oğlu Yair Netanyahu'nun yaptığına dikkat çekti. Selvi, Özgür Özel'in üst üste yanlışlar yaptığına dikkat çekerek, o yanlışları şu şekilde sıraladı:

1-Sokak çağrısı yanlıştı.

2-28 Şubat'ın "yeşil sermaye" yasaklarını andıran yerli ve milli firmalarımıza yönelik boykot çağrısı ve medya kuruluşlarını hedef göstermesi yanlıştı.

3-Bu yanlışlarından ders almamış olmalı ki bu kez de 2 Nisan'daki alışveriş boykotu yanlış oldu.

"MİLLİ SERMAYEYE SAVAŞ AÇTI"

Özgür Özel'in güç zehirlenmesi yaşadığını vurgulayan Selvi, "Özel'in yaptığı muhalefet değil, yerli ve milli sermayeye karşı savaş açmaktır. Türkiye'ye meydan okumaktır." dedi.

"MARKALARA SİYASET BULAŞTIRMAK KİME NE KAZANDIRIR?"

Sabah Gazetesi Yazarı Özlem Doğaner ise "Boykot: Belli bir amacı gerçekleştirmek için baskı yapmak ereğiyle, bir kimseyle, bir yerle, bir topluluk, kuruluş ya da bir ülkeyle her türlü ilişkiyi kesme kararı. Türkçe sözlükte boykotun anlamı böyle. Hem ülkenin iktidarına talip olup hem ekonomiyi baltalamaya çalışıp ülkeyle her türlü ilişkiyi kesme kararının anlamını ise hiçbir sözlük yazmaz herhalde. Ama mutlaka tarih yazacak. Bakıyoruz tüm çağrılara rağmen çarşı pazarda alışveriş durmadı. Ama aklıselimin durduğu kesin. Esnaf, fabrika, restoran batarsa işinden olanların arasında hiç mi CHP'li olmayacak? O üreticinin içinde hiç mi size oy veren yok? İşçi ve işverenden bu kadar uzak mısınız? Tarladan pazara getirdiği ürünü almayacak kadar çiftçiye düşman mısınız? Kaos oluşturup yabancı yatırımcıyı buradan kaçırırsanız, fabrikalar kapanırsa işsizleri yerleştirebileceğiniz yeni fabrikalar mı kuracaksınız? Toplumu kutuplara ayırmak, cadı avcılığı yaklaşımıyla markalara siyaset bulaştırmak kime ne kazandırır? İktidarıyla, iktidara talip olan muhalefetiyle asıl amaç bu ülkeyi kalkındırmak, yüceltmek değil midir?" yorumunda bulundu.

"BUNUN KARŞILIĞI VATAN HAİNLİĞİ"
İsrail'i boykot etmeyen kişilere tepki gösteren ve uygulanan çifte standarta dikkat çeken Sabah Gazetesi Yazarı Yüksel Aytuğ ise "vicdan yerine kalbinizde sadece partizanlık tartısı var..." diyerek şunları söyledi:

Kimse kusura bakmasın, benim lügatimde bunun karşılığı vatan hainliğidir. Hani siz halkın, emekçinin yanındaydınız? Protesto ettiğiniz firmaların çalıştırdığı işçilerin mağduriyeti hiç mi aklınıza gelmez? Kahve dükkanında çalışan kızcağızın aldığı o üç kuruş maaşla hasta annesine baktığını, kitapçıda mesai yapan delikanlının o parayla üniversitede okuduğunu bilmemenize imkan var mı? Siz bu eylemle kimi hedef aldığınızı gerçekten biliyor musunuz? Sözde cezalandırdığınız kim, farkında mısınız? Hiç sanmam...

CHP NEYİ AMAÇLIYOR?

Sabah Gazetesi'nden Yavuz Donat, önünü arkasını düşünmeden yapılan sokak ve genel boykot çağrılarını tam bir sorumsuzluk olarak nitelendirerek, "Protesto, gösteri, miting, demokratik, anayasal haktır. Ama sınırları aşmadan. Ekonomiyi baltalayacak çağrılar yapmayacaksın. Kapı, cam, çerçeve kırmayacaksın. Küfretmeyeceksin. Vandallık, özgürlük değildir. Esnafın ekmeği ile oynamak, demokratik hak hiç değildir." ifadelerini kullandı. "Cumhuriyet Halk Partisi ne yapmak istiyor?" şeklinde bir soru da yönelten Donat, "İmamoğlu'ndan Köroğlu, Dadaloğlu gibi bir halk kahramanı yaratmayı mı amaçlıyorlar? Sokak eylemleriyle, boykotla, önseçimle, imza kampanyasıyla, İmamoğlu'nu aklamayı, cezaevinden çıkarmayı mı? Bunlar boş işler." dedi.