İstanbul'da önceki gün kan donduran bir olay yaşandı. Üç saatlik bir süre içinde ardı ardına işlenen seri cinayetlerde yedi kişi hayatını kaybetti. Cinayetlerin uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle kriz geçiren Bahtiyar Aladağ tarafından gerçekleştirildiği öğrenildi. İşte cinayetin rotası...
UYUŞTURUCU ETKİSİYLE KISKANÇLIK! İLK NOKTA BÜYÜKÇEKMECE
Uyuşturucu kullanmak suçundan çok sayıda kaydı bulunan Bahtiyar Aladağ, peş peşe işlediği seri cinayetlerinin ilkini Büyükçekmece Gölü kenarında gerçekleştirdi. Bağımlı olan Aladağ, burada aşırı dozda uyuşturucu kullandı. Kullandığı uyuşturucu etkisiyle hayal gören ve kendini kaybeden Aladağ, eşinin kendisini aldattığını düşündü. Aladağ'ın eşini Mehmet Salih Özsökük'ten kıskandığı iddia edildi.
10 METRELİK MESAFEDEN HEDEF ALDI
Pikniğe götürdüğü ailesiyle tartışmaya başlayan Aladağ, ilk olarak kayınvalidesi Türkan Soylu'yu ve 10 yaşındaki oğlu Arsal Aladağ'ı, yanında taşıdığı silahla ateş ederek öldürdü. Bu sırada can havliyle olay yerinden kaçmaya çalışan eşini Sevim Aldağ'lıyı da 10 metrelik mesafeden ateş ederek öldürdü.
CİNAYETİN ARDINDAN AİLE EVİNE DOĞRU YÖNELDİ
Aladağ, 15.00-15.30 sıralarında işlediği değerlendirilen bu üç cinayetin ardından anne ve babasının evine yöneldi.
Aladağ'ın Büyükçekmece'deki aile evine giriş ve çıkış yaptığı anların görüntüleri ortaya çıktı. Aracıyla 16.00-16.30 sıralarında Büyükçekmece Celaliye Mahallesi'nde anne ve babasının evine ulaşan Aladağ, burada 55 yaşındaki annesi Necmiye Aladağ ile 65 yaşındaki babası Muhammet Aladağ'ı başlarından vurarak öldürdü.
ANNE VE BABASINI ÖLDÜRDÜ KIZ KARDEŞİNİ YARALADI
Anne ve babasını öldürdüğü sırada evde bulunan 30 yaşındaki kız kardeşi Buket Aladağ'ı da açtığı ateşle ağız ve omzundan vurarak ağır yaraladı. Görgü tanıkları, Buket Aladağ'ın pencereye çıkıp kanlar içinde "Ambulans, yetişin yardım edin" diye çığlık attığını anlattı.
3. CİNAYET KUAFÖR SALONUNDA
Bahtiyar Aladağ'ın bu saldırısının ardından 17.00-17.30 sıralarında ulaştığı Avcılar'daki bir kuaför salonunda üçüncü saldırısını gerçekleştirdiği bilgisine ulaşıldı.
Avcılar Üniversite Mahallesi'nde faaliyet gösteren ve kayınbiraderinin çalıştırdığı kuaför salonuna giden Aladağ burada da kuaför çalışanı 30 yaşındaki Mehmet Salih Özsökük'ü kafasından vurarak öldürdü. Aladağ, salonda bulunan 30 yaşındaki kayınbiraderi Gökhan Soylu'yu da ağır yaraladı.
DAYISININ OĞLUNA ATEŞ ETTİ
Aladağ, üçüncü saldırısından yarım saat sonra 18.00 sıralarında Esenyurt Fatih Mahallesi'nde cadde üzerinde art arda dayısının oğlu Şadan Serdar Büke'ye ateş etti. Ağır yaralı şekilde hastaneye kaldırılan Şadan Serdar Büke, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayıp hayatını kaybetti.
İNTİHAR ETTİ
Aladağ, bu saldırısının ardından 18.30 sıralarında park halindeki aracının içerisinde cinayetleri işlediği silahla intihar etti.
Toplamda 8 kişinin hayatını kaybettiği, 2 kişinin de yaralandığı olayda, Sevim Aladağ, Arsal Aladağ ve Türkan Soylu'nun cenazesi otopsi için Adli Tıp Kurumu Morgu'na götürüldü. Otopsi işlemleri tamamlanan cenazeler yakınları tarafından teslim alındı.
Eşinin kardeşi Gökhan Soylu'nun ise Bakırköy'de tedavisinin devam ettiği ve yoğun bakımda olduğu öğrenildi. Cenazelerin yarın öğlen Beykoz Paşamandıra'da Değirmendere Camii'nde düzenlenecek tören ile toprağa verileceği öğrenildi.
AKRABASI KATİLİ ANLATTI
Olaya ilişkin konuşan Sevim Aladağ'ın eniştesi, Şemsettin Öztürk "Şu anda söyleyecek hiçbir şey yok, biz de bilmiyoruz. Tertemiz bir çocuktu bu çocuk. Ne olduysa nasıl olduysa biz de bilmiyoruz. Uyuşturucu kullandığına dair hiçbir bilgimiz yok, duymadık da. Evimize gelen, ailemizin içinde yaşayan genç bir çocuktu. Gayet güzel geçimleri vardı, kendisi de kuafördü. Hiç aile içinde şiddet asla duymadık. Evimize giren çıkan biriydi, bizde gider çayımızı yemeğimizi yerdik, pırıl pırıl gençti bu çocuk. Biz de dün akşam haber aldık.
Medyadan öğreniyoruz biz de. Pikniğe gitmişler orada olaylar çözülmüş. Nasıl patlak verdiyse orada nasıl bir şey olduysa biz de anlamadık yani, büyük bir üzüntü. Tek çocuğu vardı Arsal isminde bir oğlu vardı 8 9 yaşlarında. Çalışıyor biliyorduk, maddi bir sıkıntısını da duymadık. Devamlı telefonlarda kaynanasıyla görüyordu, kaynanasını da katletmiş. Ben ilk defa valiliğin açıklamasında birkaç şey olduğunu duyduk, başka bir malumatımız olmadı.
Zaten öyle bir şey olsa biz hiç yaklaşmazdık ama öyle bir çocuk değildi. Asla uyuşturucu ile alakalı bir şey duymadık. Hele eşine çok üzüldük. Kaynanası zaten yeğenimiz, eşi yeğenimiz, o çocuk, 8 yaşında. Kendi annesi babası var, kız kardeşi var. Kaynı var, kaynı komada. Bunların hepsi pırıl pırıl insanlardı yani anlayamadık. Allah sonlarını hayretsin" dedi.
