İşte "Furkancılar" adlı yapılanma ve elebaşı Alparslan Kuytul hakkındaki gerçekler! Tetikçilik, provokasyon, tahrik, istismar...

"Furkancılar" adlı yapılanmanın elebaşı olarak bilinen Alparslan Kuytul, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ'yü aklamaya çalışmasıyla, DEAŞ'lı teröristlere ve PKK/HDP'li vekillere sahip çıkmasıyla dikkat çekiyor. Tetikçi Alparslan Kuytul'un bölgesel olarak başlattığı propaganda ve destekçi kazanma faaliyetlerinin yerini 2003 yılından itibaren ülke geneline yayılma stratejisinin aldığı biliniyor. Peki Kuytul'un amacı ne? Neye ve kime hizmet ediyor? Elinde bulunduğu gücü nereden aldı ve hangi kirli tezgahlar için kullanıyor? İşte Furkancılar adlı yapılanmanın ve elebaşı Alparslan Kuytul'un kirli dosyası!

Takvim.com.tr

Giriş Tarihi: 09 Mayıs 2022 12:13 Güncelleme Tarihi: 09 Mayıs 2022 14:35

Çetesinin gerçekleştirdiği provokatif eylemlerle ve FETÖ yanlısı skandal açıklamalarla gündeme gelen Alparslan Kuytul ve örgütünün dosyası açıldı! Kuytul'un ve örgütünün sicilinde provokasyondan tahriğe, istismardan paralel yapılanmaya kadar yok yok!

İşte propaganda faaliyetlerinden eylem ve tekniklerine, din istismarından kaçakçılığa, dolandırıcılıktan paralel yapılanmaya Kuytul şebekesinin ifşası!

20 Ağustos 1965 tarihinde Adana'da doğmuştur.

İlk ve orta öğretimini Adana'da tamamlamıştır.

1988 yılında Çukurova Üniversitesi Mimarlık ve Mühendislik Fakültesinden mezun olmuştur.

1993 yılında Mısır'da bulunan El-Ezher Üniversitesi Şeriat Fakültesi İslam Hukuku bölümüne
kaydolmuştur.

Eğitim gördüğü esnada 1994 yılında Türkiye'de Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı'nı kurmuştur.

Türkiye'ye 1997 yılında dönüş yapmış, 1998 yılından itibaren propaganda faaliyetlerine hız vermiştir.

Alparslan Kuytul "Öncü Nesil" olarak isimlendirdiği düşünce ve inançlarını benimseyen bir kitle ile toplumu
kendi ideolojisine göre düşündürmeyi amaç edinen ve bu yolda dini istismar etmekten çekinmeyen dar kapsamlı bir
hareketin başıdır.

Öncü nesil adını verdiği kadrolarını Rabbaniler olarak da tanımlamaktadır.

Yeryüzünde kâfirlere ve beşeri sistemlere karşı mücadeleyi esas aldığını iddia eden bu "öncü kadroları" yetiştirmeyi
amaç edindiğini ifade etmektedir.

Alparslan Kuytul'un bölgesel olarak başlattığı propaganda ve destekçi kazanma faaliyetlerinin yerini 2003 yılından itibaren ülke
geneline yayılma stratejisi almıştır.

Yapılanma, Adana ilinde yoğunlaştırdığı faaliyetlerini, her bölgenin başında ayrı bir sorumlunun bulunduğu Seyhan 1-2 ve
Yüreğir 1-2 olmak üzere dört bölgeye ayırmıştır. Çevre ve komşu illerdeki faaliyetler, doğrudan Adana merkezli olarak
yürütülmekte, ülke genelinde teşkilatlanması bulunan diğer illere yönelik görevlendirmeler ise ilgili illerde faaliyet yürüten şahıslar arasından yapılmaktadır. İl sorumluları ile Adana ilinde bulunan bölge sorumluları yapı içerisinde aynı üst yapıya bağlı olarak faaliyet yürütmektedir.

Alparslan Kuytul'un Mısır El-Ezher üniversitesinde öğrenim gördüğü yıllarda Mısır'daki radikal gruplardan esinlenerek Adana ilinde kurduğu "Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı" yapılanmanın merkezi konumundadır.

Furkan vakfına ait internet sitesinde vakfın, "İhtiyaç sahibi ailelere ayni ve nakdi yardımlar yapmak, öğrencilere burs vermek, İslami sohbetler yapmak, konferans, kermes, gezi, geceler düzenleyerek halkın ihtiyacına cevap vermek üzere kurulduğu", amaçlarının ise "öncü bir nesil yetiştirmek" olduğu belirtilmektedir.

Furkan Vakfı'na yönelik;

Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma ve Yönetme,
Özel Belgede Sahtecilik,
Dini İnanç ve Duyguların İstismarı Suretiyle Dolandırıcılık,
Kamu Kurum ve Kuruluşları vb. Tüzel Kişiliklerin Araç Olarak Kullanılması Suretiyle Dolandırıcılık,
Mal Varlığı Değerlerinin Gayri Meşru Kaynağını Gizlemek,
Zimmet,
Güveni Kötüye Kullanma,
Terör Örgütünün Propagandasını Yapmak,
Silahlı Terör Örgütüne Bilerek ve İsteyerek Yardım Etme
suçlarının işlendiği gerekçesiyle Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca 2018 yılında soruşturma başlatılmıştır.
Soruşturma kapsamında yapılan aramalarda çok sayıda doküman, sahte makbuzlar ve kaynağı açıklanamayan para
ele geçirilmiştir.

Adana 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin kararıyla Furkan Vakfı'nın faaliyetleri geçici süreliğine durdurulmuştur.

İlerleyen süreçte Adana Vakıflar Genel Müdürlüğünün başvurusu ve Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin
kararıyla mevcut yönetimin görevden uzaklaştırılarak, vakfın kayyum heyetiyle yönetilmesine karar verilmiştir.

2018 yılında OHAL kapsamında alınan tedbirlere ilişkin çıkarılan 701 sayılı KHK uyarınca ise vakfa ait 33 ilde
bulunan temsilciliklerin faaliyetlerine son verilmiştir.

Son zamanlarda sosyal medya platformları üzerinden "vakfın tamamen kapatılarak faaliyetlerinin durdurulduğu" ve "vakfa ait evlerde kalan bayan öğrencilerin sırf vakıf üyesi oldukları için evlerinden atıldığı" yönünde yoğun propaganda/algı faaliyetleri
yürütmektedir.

2018 yılında düzenlenen operasyon sonrası yapılanma daha temkinli hareket ederek, 'Her Ev Vakıf, Her Ev
Medrese, Her Ev Okul' şiarıyla faaliyetlerini daha çok kendi üyelerine ait evler üzerinden sürdürmeye
başlamıştır.

Alparslan Kuytul'un, 05.12.2019 tarihinde cezaevinden tahliyesi sonrası ise dernekler üzerinden yeniden organize
olarak, faaliyetlerine devam etmeye çalıştığı görülmüştür.

İstanbul, Ankara, Konya, Gaziantep, Elazığ, Kahramanmaraş, Diyarbakır ve Malatya illerinde yapılanmaya bağlı olarak faaliyet gösteren "Öncü Nesil", "Hakka Davet", "Furkan Nesli", "Davet ve Medeniyet" gibi farklı isimlerde dernekler açılmıştır.

Faaliyetlerinin sürekliliğini sağlamak amacıyla maddi kaynaklara ihtiyaç
duyan yapılanmanın finansal gelirlerini;

Destekçilerinden kazançları oranında alınan infak adı altındaki paralar,

Kurban bayramlarında toplanan deriler ile etlerin doğrudan veya işlenerek sucuk/kavurma haline getirildikten sonra satışından sağlanan
kazanç,

Furkan Nesli Dergisi'nin satışı

Sahte makbuzlarla toplanan bağışlardan elde edilen gelirler,

Kardeşler Kitabevi'nden sağlanan ticari gelirler,

Esnaflara dağıtılan sadaka kutularında toplanan paralar,

Kermes, takvim ve ürün satışı oluşturmaktadır.

Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede; ''Vatandaşların dini hassasiyetlerinin kullanılarak menfaat
sağladığına'' dair tespitler yer almaktadır.

Furkan Vakfı aracılığıyla vatandaşlardan bağış/aidat adı altında yüklü miktarlarda sahte makbuz karşılığı para toplandığı, paranın vakfın gelir defterine kayıt edilmeyerek yapılanmaya mensup şahısların hesapları üzerinden aklanmaya çalışıldığı, denetime gelecek müfettişleri yanıltmak amacıyla sahte belgeler düzenlendiği belirtilmiştir.

Yapılanma içerisindeki şahısların hesap hareketlerinin de incelendiği iddianamede, vakfın para transferlerinin yanında aramalarda ele geçirilen 364 bin TL paranın çok cüzi bir meblağ olarak kaldığı vurgulanmıştır.

Furkan Vakfına 2018 yılında yapılan operasyonda vakıf binasında yapılan aramada ele geçirilen dijital materyal içerisinde yer alan vakıf tarafından aylık olarak çıkartılan Furkan Nesli isimli derginin illerdeki satışları ve gelirlerini gösteren tablo.

Yapılanmanın önemli gelir kaynaklarından birini, vatandaşların dini değerlerinin sömürülmesi ile kurban bayramlarında toplanan kurban eti, derisi, hissesi veya nakdi olarak bedeli temin edilen kurban bağışları oluşturmaktadır.

Nakdi olarak toplanan para doğrudan yapılanmanın kasasına girerken, bağış amaçlı toplanan etler ise ya kasaplara satılmakta ya da yapılanmaya mensup şahıslara ait işletmelerde sucuk ve kavurma yapılarak gelir elde edilmek üzere piyasaya sürülmektedir.

Varlığını sürdürmek ve faaliyetlerinde devamlılığı sağlamak amacıyla yeni elemanların katılımına
ihtiyaç duyan yapılanma için eğitim faaliyetleri oldukça önem taşımaktadır.

Yapılanmanın en büyük eleman kaynağını başta ilk ve ortaokul çağındakiler olmak üzere çocuk ve
gençler oluşturmaktadır.

Bunlar arasında öne çıkan grup, barınma ve beslenme gibi imkânlar kullanılarak kandırılan ve
ekonomik durumu zayıf olan çocuklardır.

Yapılanma içerisine çekilen özellikle ortaokul ve lise çağındaki çocuklar, devlet kurumlarına alternatif olarak oluşturulan "temel hazırlık" ve "medrese" adı verilen iki kademeli bir eğitime tabi tutulmaktadır.

Temel eğitim olarak adlandırılan evre ortaokul ve lise eğitimine, medrese evresi ise üniversite eğitimine denk gelmektedir.

Eğitimler vakıf binası, kaçak olarak faaliyet gösteren yurtlar, bu amaca matuf tahsis edilmiş evlerde yapılabildiği gibi internetten şifreli olarak girilebilen uygulamalar üzerinden de verilebilmektedir.

2018 yılında vakıf bilgisayarlarında ele geçirilen eğitim dosyaları arasında DEAŞ ve El- Kaide gibi terör örgütleri içerisinde faaliyet gösteren şahıslara ait fotoğraflar, vahşi infazlara ait görüntüler ile örgütü simgeleyen bayrağa ait fotoğraflar ele geçirilmiştir.

Ele geçirilen "İslam Âleminin Taktikleri: Müslüman Militanlarının Savaş Metodları" isimli kitabın içeriğinde ise Hizbullah ve El-
Kaide gibi terör örgütlerinin silahlı yapılanmaları, Ortadoğu bölgesinde yürüttükleri silahlı faaliyetler ile eylemleri, -
sözde- İslami gerilla taktikleri gibi konular anlatılmaktadır.

Furkan Vakfı tarafından Adana ilinde organize edilen konferansa güvenlik gerekçesi Valilikçe izin verilmemesi
sonrası müzahir şahıslarca 22.04.2017 tarihinde Atatürk Parkı'nda protesto eylemi düzenlenmiştir.

Eyleme katılanlar arasında daha öncesinde DEAŞ ve El-Kaide terör örgütlerine üye olmaktan adli işlem gören D. D., İ. P., E. M. K., R. B., Rusya uyruklu R, B., Çin/Doğu Türkistan vatandaşı M. A. S. ve M. E. isimli şahıslarında bulunduğu görülmüştür.

Eğitim sistemine benzer şekilde yapılanma içerisinde faaliyet yürüten şahısların kendi aralarında yaşadıkları
ailevi, hukuki, ekonomik ve bazı adli ihtilafları çözmek amacıyla kurulan alternatif bir yargılama sistemi
bulunmaktadır.

Yapılanma Türkiye Cumhuriyeti Devletini tağut kabul ettiğinden uyuşmazlıkların çözümü konusunda şer-i esasların
uygulandığı özel mahkemeler kurmuştur.

Yapılanmaya mensup şahıslar, kiminle evlenecekleri konusunda özgür hareket edememekte, evlilikle ilgili süreç yapılanma
tarafından belirlenen kurallar çerçevesinde gerçekleşmektedir.

Evlenmek isteyen erkek şahıs talebini kendisinden sorumlu kişiye iletmekte, bu talep yapılanmanın evlilik sorumlusuna aktarılmakta, yapılanmaya mensup evlenmek isteyen kadınlar arasından alternatifler belirlemekte, uygun kişinin seçilmesi sonrası görüşmeleri sağlanmakta, karşılıklı olarak anlaşmaları halinde evlendirilmektedir.

Yapılanmanın kamuoyuna deklare ettiği genel amaçlarının dışında bu amaçlarla çelişen eylemler içerisine girdiği
görülmektedir.

Bu süreçte vakıf aracılığıyla elde edilen maddi gelirin devamını sağlamak, nüfuz kazanmak ve Alparslan Kuytul'un
popülaritesini arttırmak temelli propaganda ve ajitasyon faaliyetlerine hız verilmiştir.

Twitter üzerinden yapılanmaya müzahir şahıslar tarafından "tutuklu vakıf üyelerinin serbest bırakılması, basın açıklaması ve gösteri yürüyüşlerinin engellendiği iddiası, vakfa yönelik soruşturmalar, polis müdahaleleri ve hükümet uygulamalarını protesto" içerikli gündem maddeleri oluşturularak "hashtag" çalışmaları yapılmaktadır.

Gündem oluşturma amaçlı atılan tweetler incelendiğinde; büyük çoğunluğunun bot hesaplar, FETÖ/PDY ve PKK/KCK terör örgütleri ile iltisaklı hesaplardan atıldığı tespit edilmiştir.

Yapılanma tarafından son yıllarda 25 farklı ilde çoğunluğu yasadışı olan 333 eylem ve etkinlik düzenlenmiştir.

Bu eylemlerde kanunlara aykırı hareket ettiği tespit edilen 1020 şahıs hakkında "2911 Sayılı Toplantı ve
Gösteri Yürüyüşleri Kanuna muhalefet, Görevi Yaptırmamak İçin Direnme, 2935 sayılı Olağanüstü Hal
Kanununa Muhalefet, Suçu ve Suçluyu Övme ve Suç İşlemeye Tahrik" olmak üzere çeşitli suçlardan işlem yapılmıştır.

20 Mart 2022 tarihinde "Büyük Özgürlük Yürüyüşü" adı altında düzenlenen yürüyüşe aynı tarihte Adana ilinde Nevruz kutlamaları bulunması sebebiyle izin verilmemiş, bu durum şahıslara tebliğ edilmesine rağmen ısrar edilerek,
yürüyüşe başlanmıştır. Yapılanmaya müzahir 1.500 – 2.000 şahıstan oluşan gruba, dağılmaları yönünde defalarca kez uyarı yapılmasına rağmen yürüyüşe devam etmeleri üzerine müdahale edilmiştir.

Müdahale öncesinde şahıslar tarafından polisimize yönelik diğer eylemlerde de görülen çeşitli tahrik, hakaretler ve
provokasyonlar yapılmıştır.

Olaylar sırasında 37 emniyet mensubu çeşitli yerlerinden yaralanmıştır.

Polis müdahalesi başlaması üzerine yakınlarda bulunan bir mağazaya saklanan Alparslan Kuytul, mağaza sahibinin şikayetçi olması üzerine mağazadan çıkartılmıştır.

2016 yılının Nisan ayında Ankara ilinde yaptığı ve kendi adına açılan Youtube kanalında yayınlanan bir konuşmasında; "Bu yapılanların çok daha beteri peygamberimize yapıldı. O yüzden de şu anda iki kardeşimizin, buradan
Ankara'dan iki tane hanım kardeşimizin gördüğü sadıka rüyalarda, PEYGAMBERİMİZ DE şu anda aranızda. Bu yapılanları elbette bütün planlamaları, bütün tuzakları Allah bilmektedir, melekleriyle de peygamberleriyle de desteklemektedir bizi." ifadelerini kullanmış, daha önceki söylemleriyle çelişen söylemlerde bulunduğu görülmüştür.

06.08.2020 tarihinde yapılan ihbara istinaden Adana/Yüreğir ilçesinde bulunan bir adreste yapılan aramada, sucuk ve kavurma yapılarak piyasaya sürülmek amacıyla depolanan 42 ton etin Kurban Bayramı'nda ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere Furkan Vakfı üyelerince toplandığı ve piyasa değerinin yaklaşık 2.46 milyon TL olduğu tespit edilmiştir.

Kurban bayramı üzerinden 7 gün geçmesine rağmen dağıtılmayan etler, insan sağlığı açısından risk teşkil etmesi sebebiyle imha edilmek üzere İl Tarım Müdürlüğü görevlilerince muhafaza altına alınmıştır.

Yapılanmaya yönelik 2018 yılında düzenlenen operasyonda ele geçirilen sahte makbuzlar, bilgisayar kütüklerinden çıkan gelirlere ait çizelgeler, müfettişlerce yapılan denetimlere ait raporlar, vakıf yöneticilerinin kendi aralarında
yaptıkları para transferleri göz önünde bulundurulduğunda, ihtiyaç sahiplerine yardım ettiğini iddia eden yapılanmanın, topladığı
milyonlarca lirayı illegal faaliyetlerini ve kurduğu çarkı döndürmek amacıyla kullandığı açıkça görülmektedir.

Yıllık gelirler toplamını 200 bin TL ve son yıllardaki bilançolarını zarar olarak açıklayan yapılanmanın,
sadece dernek binasında ele geçirilen sahte makbuzlara göre 2016 yılında 927 bin TL, 2.800 Euro, 96 bin Danimarka Kronu, 2017 yılında ise 974 bin TL, 2.120 Euro, 200 Pound olmak üzere yaklaşık 2 milyon TL gelir elde ettiği anlaşılmaktadır.

Bunun yanında hesap hareketleri üzerinden yapılan incelemelerde, yapılanmanın makbuz kesmeksizin
topladığı gelirlerin bu miktarın çok üzerinde bir meblağı oluşturduğu değerlendirilmektedir.

8 Eylül 2021 tarihinde işadamı Koray SARISAÇLI plakasız gri renkli bir otomobil içerisinden inen yüzleri
maskeli ve eldivenli dört şahıs tarafından kaçırılmış, yapılan incelemede olayın şüphelilerinin Furkan Vakfı yöneticileri Erol Ardıç, Yusuf Tapan, Rıdvan Taş ve üyesi Haydar Akoraler oldukları tespit edilmiştir.

Olayın şüphelisi olan (4) şahsın Furkan Vakfı tarafından yapılan eylemlere sürekli olarak katıldıkları ve
haklarında çok sayıda adli işlem tesis edildiği anlaşılmıştır

Koray Sarısaçlı isimli şahsın, kaçırıldıktan sonra 13 gün süreyle inşaat halindeki bir binada rehin olarak tutulduğu,
şahsa işkence yapıldığı ve tehdit edilerek aralarında çok sayıda arsa, işyeri, hastane ve laboratuvarın bulunduğu
70 milyon TL değerindeki taşınmazla ilgili satış senedi verdirildiği tespit edilmiştir.

Kaçırılma olayı ile ilgili basın mensuplarına açıklamalar yapan Koray Sarısaçlı: "… Beni zorla tuttukları dönemde
Alparslan Kuytul'un bir fiil hep emirleri geliyordu. Talimatlarını yerine getirmeden oradan çıkamayacağımı
söylüyorlardı. Vakıf aleyhinde konuşmayacağımı, bu olayı gündeme getirmeyeceğime dair video kaydı
aldılar. … Ayrıca Alparslan Kuytul, notere gidip malvarlığımla ilgili kendilerinin belirlediği kişiye satış vekâleti vermemi istedi. Tanımadığım bir kişiye vekâletname vermem sağlandı… İsteklerini yerine getirmediğim için annemi, eşimi ve kız kardeşimi
öldürme yönünde tehditler aldım" beyan etmiştir.

Gaziantep/Nizip ilçesinde özel bir hastanede doktor olarak görev yapan B. T. geçmiş yıllarda yapılanmaya üye şahısların sahibi
olduğu Özel Korupark Hastanesinde (Osmaniye) çalıştığı döneme ait alacaklarının karşılığı olarak kendisine verilen dairenin, Furkan Vakfı üyeleri tarafından kendilerine iade edilmesi konusunda tehditler aldığı gerekçesiyle 26.01.2022 tarihinde Nizip İlçe Emniyet Müdürlüğüne müracaatta bulunmuştur.

B. T. Müracaatında; "26.01.2022 tarihinde yolda yürürken (2) şahıs tarafından durdurulduğunu, şahısların kendisine 'Ş. S. (Furkan Vakfı içerisinde kadınlardan sorumlu düzeyde faaliyet yürüten şahıs) 'hocanın evini geri vereceksin, yoksa senin ayağına sıkarız, seni öldürürüz, 3 gün sonra seni tekrar arayacağız." diyerek tehdit ettiğini beyan etmiştir.

Tedbir alan emniyet birimlerince şüpheli bir şahsın ikametin etrafında dolaştığının ve bir aracın içerisinden ikameti
gözetlediğinin fark edilmesi üzerine tehdit olayıyla ilgili olabileceğini değerlendikleri R. B. isimli şahıs yakalanarak gözaltına
alınmıştır.

R. B.'in Furkan Vakfı üyesi olduğunun anlaşılması üzerine yapılan detaylı kontrollerde üzerinden Furkan Vakfında toplanan infak listesi ve şahsın Alparslan Kuytul'la birlikte çekilmiş fotoğrafı ele geçirilmiştir.

Nizip Sulh Ceza Hâkimliğince tutuklanmasına karar verilen R. B. sorgusunda "Furkan Vakfı gönüllüsü olduğunu, sohbetlerine
katıldığını, Gaziantep iline iş aramak amacıyla geldiğini, söz konusu şahsı tanımadığını" belirterek suçlamaları reddetmiştir.

08.09.2011 tarihinde Adana ilinde Furkan Vakfı yapılanmasına ait yurt olarak kullanılan bir evde hırsızlık olayı meydana gelmiş, 14 yaşındaki T.V. isimli yaşı küçük şahıs, yurtta kalan öğrenciler tarafından olayın şüphelisi olarak yakalanarak polise teslim edilmiştir.

Üzerinde para bulunmayan T.V. çıkarıldığı adli makamlar tarafından serbest bırakılması sonrası adliye çıkışında Furkan Vakfı üyesi N. Ö., G. Y., İ. T. ve R.B.(16) isimli şahıslar tarafından kaçırılarak bir eve götürülmüştür. Ellerini ve ayakları bağlanan T.V.'nin ağzı bantla kapatılarak işkence edilmiştir. Ailesinin bildirmesi üzerine eve gelen polis ekipleri T.V. isimli 14 yaşında çocuğu kurtarmış, N. Ö., G. Y. ve İ. T. isimli şahıslara "Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma" suçundan adli
işlem yapılmıştır.

01.05.2021 tarihinde Furkan Vakfına mensup 35-40 kişilik bir grup, Adana ilinde bulunan bir Camii imamının yanına
gelerek camide itikâfa girmek istediklerini söylemiştir.

Cami imamı prosedüre göre müftülüğe dilekçe vererek izin alınması halinde kalabileceklerini belirterek, o esnada
şahıslara izin vermemiştir.

09.05.2021 tarihinde Furkan Vakfına mensup 15 kişilik bir grup, camiye gelerek cami imamı ile görüşmek istemiş,
konuşmak amacıyla avluya çıktıklarında şahıslar "kimse bizi dışarı çıkaramaz, burada kalacağız, sen provokatörlük
yapıyorsun, cemaati kışkırtıyorsun" diyerek imamın üstüne yürümüş, bu esnada araya giren cami cemaatinden (1) kişi
Furkan Vakfı üyelerince darp edilmiştir.

03.08.2015 tarihinde Furkan TV isimli Youtube kanalında yayınlanan videosunda; "Bu kadar büyük operasyon yapılacak kadar, çözüm süreci bitirilecek kadar, bu kadar büyük ve önemli bir olay bitirilecek kadar, PKK böyle büyük bir eylem yaptı mı son bir
hafta 10 gün içerisinde? Dağlar bombalanana kadar asker polis ölmüyordu. Dağlar bombalanmaya başlayınca, onlarda misilleme yapmaya başladı. Yine her gün şehit haberleri gelmeye başladı. Diyelim ki 2 polis yatağında öldürüldü. Sen de git onlardan 2 tane değil 10 tane öldür o zaman. Neden Kandil Dağlarını bombalıyorsun?" ifadelerini kullanmıştır.

30.11.2020 tarihinde FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü üyesi firari Asım YILDIRIM isimli şahsa ait Youtube kanalındaki
canlı yayına katılarak, 15 Temmuz Darbe Girişimi ile ilgili "Sizin vesileniz ile şuan da bizi izleyen, daha sonra
izleyecek olan tüm kardeşlerime şunu söylemek isterim. Bu süreçte zulme uğramış olanlar üzülmesinler. Allah
doğruyla beraberdir." ifadelerini kullanmıştır.

10.08.2018 tarihinde kendi adını taşıyan Youtube kanalında yayınlanan videosunda; "Hükümet Amerika ile beraber oldu. Irak
işgalinde 2 milyon insan öldürüldü. Hükümet buna yardım etti, bu millette destekledi, bu millet suçludur, bunun
bedelini ödeyecek. 15 Temmuz bahanesiyle bütün cemaatlerin faaliyetleri engelleniyor millet susuyor, bu millete ceza lazım. Bu
millet ne zaman konuşacak iki şey olunca; bir terör artınca, iki ekonomi bozulunca bu millet başka türlü anlamayacak." ifadesini
kullanmıştır.

4.11.2017 tarihinde Furkan TV isimli Youtube kanalında yayınlanan videoda "…İki tane adamın verdiği rapora göre, bir
kere mantık şu olmamalı: ByLock kullanan kesin FETÖ'cü mantığı bir kere yanlış. Yargıtay'ın verdiği karar hatalı. Yargıtay böyle karar verdi, hükümetin önünü açtı. ByLock kullanmak kesinlikle o darbeye ortak olduğunu mu gösterir…" ifadelerini kullanmıştır.

02.07.2016 tarihinde Furkan TV Youtube kanalında yayınlanan videosunda "Tayyip Erdoğan'a verilen bütün şerefler elinden geri alınıyor, o farkında mıdır bilmiyorum… Cemaatlerin önünü açan Tayyip Erdoğan, cemaatlere baskı yapan Tayyip Erdoğan'a dönüştürüldü, o şerefte elinden alındı. …Bütün hepsi teker teker elinden alınıyor. Suriye'de de kahraman. Suriye halkının yardımcısı, Suriye'ye en büyük destek falan, o da elinden alınacak. … o da elinden alınacak. ….Ben
buradan Tayyip Erdoğan'ı ve AKP'yi uyarıyorum. Verdikleri ya da kendinin elde ettiği bütün ne kadar şerefi varsa elinden alıyorlar. Bunun manası şudur: Tayyip Erdoğan'ın kalemi kırılmıştır, yakında da işi bitirilecektir. Beni dinlerlerse onların hayrınadır, dinlemezlerse kendileri bilir. Bütün bunların geri alınması, bu hükümetin ve bu partinin sonunun geldiğinin habercisidir." ifadelerini kullanmıştır

13.11.2020 tarihinde kendi adını taşıyan Youtube kanalında yayınlanan videosunda "Bu ülkede son (4-5) yıldır özellikle insanlar adalet diye bağırıyor. Yüz binlerce insana haksız işlem yaptınız. Milyonların gözünü korkuttunuz. Herkes çok iyi biliyor yargının bağımsız olmadığını. Siyah gözlüklülerin gelip hâkimlere talimat verdiğini, herkes çok iyi biliyor. Sen Adalet bakanı olduğun halde korkarsan hâkim korkmaz mı? Siz bu ülkeye derin devleti hâkim kıldınız, devran değişirse bunun hesabını mahkemede verirsiniz."
ifadelerini kullanmıştır.

8.05.2016 tarihinde Furkan TV isimli Youtube kanalından yayınlanan açıklamasında; "Güle ulaşmanıza az kaldıysa elbette
eliniz kan revan olacak demektir. Kan revan içinde kalmaya razı mısınız? Pazar günü orada ne olacak bilmiyorum ben her şeyi
göze aldım! Benle beraber gelecek olanlarda her şeyi göze almalı! Benim yolum kolay bir yol değildir. O gün orada gaz mı
sıkacaklar kurşun mu sıkacaklar bilmiyorum. Ben herkesi her şeyi göze alarak gelmeye davet ediyorum. Furkan hareketinin başka harekete benzemediğini göstereceksiniz. Öncü neslin erlerinin yerinden kımıldamadığını göstereceksiniz. Dağılın diyecekler dağılmayacaksınız! İstedikleri kadar tehdit etsinler sonuna kadar devam edeceksiniz! O gazlarla boğulsanız orada öleceksiniz! Oradan bir yere ayrılmayacaksınız!" ifadesini kullanmıştır.

Yürütülen soruşturmalarda;

'Toplanan kurban bağışlarını doğrudan veya sucuk/kavurma
yaptırarak sattıkları,

Gündüz vakti insanları sokak ortasından kaçırarak işkence
ettikleri, yağma, tehdit suçlarını işledikleri,

Yurtlarında bulunan hocaların yaşı küçük çocuklara karşı cinsel
istismarda bulundukları,

Dini hassasiyetleri kullanarak topladıkları bağışları bir gelir ve
ticaret kapısı haline getirdikleri,

İnsanların dini duygularını istismar ederek nitelikli dolandırıcılık
yaptıkları'' tespitleri yer almaktadır.