İstiklal Caddesi'ne bomba bırakan kadın terörist Ahlam Albashır'ında aralarında bulunduğu 17 şüpheli tutuklandı. 3 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tutuklanan şüpheliler, Marmara Cezaevine götürüldü.
SALDIRIYI 12 KASIM İÇİN PLANLAMIŞLAR
İfadelerde dikkat çeken bir başka detay da olayı 12 Kasım'da gerçekleştirmeyi planladıkları ortaya çıktı.
12 Kasım'da istiklal Caddesi'ne gidecekleri, o gün korsan taksici Yasir Alkoralı ile irtibata geçtikleri, daha sonra bu planın iptal olduğu ve planlanandan bir gün sonra 13 Kasım'da El Beşir'in tek başına İstiklal Caddesi'ne giderek bu hain saldırıyı gerçekleştirdiği ifadelerinde tespit edildi.
KÜÇÜK ÇOCUK DETAYI
Ahlam Al Bashir, tekstil atölyesinden sonra Roma Altana'nın evinde kalıyor ve İstiklal Caddesi'ne olay gününden 9 gün önce gidiyor. Tekrar gittiği sırada dikkat çekmemek için Roma Altana'nın 14 yaşındaki oğlunu da yanında götürüyor. Yani bir çocuğu terör saldırısının keşfine alet ediyor.
İŞTE SAHTE EVLİLİK CÜZDANLARI… "EVLİ ÇİFT" SÜSÜNÜ BU BELGEYLE VERMİŞLER…
Albashir (23) ve sahte kocası Bilal Hassan'ın kendilerine "Evli Çift" süsü vermek için Suriye'de sahte evlilik cüzdanı hazırlattıkları ortaya çıktı. İstanbul'a geldikten sonra dikkat çekmemek için "Evli Çift" gibi davranan Ahlam Albashir ve Bilal Hassan'ın parmak izleriyle hazırlanmış olan sahte evlilik cüzdanının fotoğrafına sadece ulaşıldı.
Üzerinde Arapça "Halep Şeriat Mahkemesi Tarafından Verilen Evlilik Belgesi" yazan evrakın tercümesi de yapıldı. Bilal Hassan'ın isminin "Bilal El-Haj Mawas Bin Hasan" olarak yazıldığı sahte evrakta Ahlam Albashir'in tam ismi de "Ahlam El-Bashir Bin Saleh" olarak yazılmış… Sahte evrakta Arapça olarak "Kişilerin kimlik bilgileri bu şekilde tanımlandı ve nikahları yapıldı. Nikah sözleşmeleri bu şekilde hazırlanmıştır" ifadelerine yer verildiği tercüme edildi. Böylece terörist Ahlam Albashir'in hakkında yapılan "Suriyeli-Somalili" tartışması da sona ermiş oldu.
Beyoğlu İstiklal Caddesi üzerinde geçen pazar günü, Suriye uyruklu terörist Ahlam Albashır, bombalı saldırı gerçekleştirdi. Patlamada 6 kişi hayatını kaybederken 81 kişi ise yaralandı. Olayın ardından Albashır'la birlikte 51 kişi gözaltına alındı. 49 şüpheli emniyetteki işlemlerinin ardından bu sabah saatlerinde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na getirildi.
ALBASHIR'IN İFADESİ YAKLAŞIK 5 SAAT SÜRDÜ
Şüphelilerin sabah saat 11.00 sıralarında 29 Cumhuriyet Savcısı tarafından ifadeleri alınmaya başlandı. Şüpheli Ahlam Albashır'ın ifadesi ise saat 11.30'da alınmaya başlandı ve saat 16.00 sıralarında ifadesi tamamlandı. Albashır'ın ifadesi iki Başsavcı vekili tarafından alındı. Diğer şüphelilerin ifadesi ise saat 17.30 sıralarında tamamlandı.
SAVCILIK TARAFINDAN SERBEST BIRAKILAN 29 ŞÜPHELİ İSE SINIR DIŞI EDİLECEK
Savcılıkta işlemlerinin ardından Ahlam Albashır'ın da aralarında bulunduğu 17 şüpheli "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak", "kasten öldürme", "kasten öldürmeye yardım", "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından tutuklanma talebiyle, 3 şüpheli ise adli kontrol talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Savcılık tarafından serbest bırakılan 29 şüpheli ise sınır dışı edilecek.
ALBASHIR TUTUKLANDI
Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen aralarında Ahlam Albashır'ın da bulunduğu 17 şüpheli hakimlikçe tutuklandı. 3 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
ALBASHIR MARMARA CEZAEVİ'NE GÖTÜRÜLDÜ
Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanan aralarında terörist Ahlam Albashır'ın da bulunduğu 17 kişi, Bayrampaşa Devlet Hastanesi'nde yapılan sağlık kontrollerinin ardından, Marmara Cezaevine götürüldü. Tutuklular hastaneden çıkarıldığı sırada orada bulunan bir vatandaş "Allah cezanızı versin. Masum insanlardan ne istediniz ?" diyerek tepki gösterdi
SAVCILIK İFADESİ ORTAYA ÇIKTI
İstiklal Caddesi'ndeki bombalı terör saldırısına ilişkin Ahlam Albashır'ın savcılık ifadesinin detayları belli oldu. Albashır'ın ifadesinde, çantada bomba olduğunu bilmediğini belirterek "Elledim çantayı içindeki yumuşak bir şeydi, üstte cips falan vardı. Altında yumuşak bir şey vardı. Uyuşturucu sandım. Bıraktım" dediği öğrenildi.
İFADEDEKİ YALANLAR
Ahlam Albashir ifadesinde terör örgütüyle bağlantısını kabul etti ancak yalana da başvurdu. İşte 3 yalanı:
- "Çantadaki bombadan haberim yoktu" dedi. Ancak haberi vardı. Kamera kayıtlarına göre arkasına bile bakmadan kaçmayı sürdürdü. Bu da çantanın patlayacağını bildiğini gösteriyor.
- "Bir örgüt üyesi fotoğrafımı çekti. Bu işi tehditle yaptım" imasında bulundu. Yapılan araştırmalarda bunun da gerçek olmadığı tespit edildi.
- "Banktan kalkarak abiye elbiselere baktım" dedi, kamera kayıtlarından 41 dakika boyunca oturduğu banktan hiç kalkmadığı ortaya çıktı.
ÇAPRAZ SORGUDA ÇÖZÜLDÜLER
Saldırının kilit isimleri Ahlam Albashir, Ammar Jarkas, Ahmed Jarkas ve Ferhat Habeş sorgu için beklerken ayrı ayrı nezarethanelerde tutuldu ancak sorgulamayı aynı ekip yaptı.
Daha önceki ifadelere de hâkim olan ekip, çapraz sorgu sırasında nokta atışı sorular sordu. Bu da saldırıyı planlayanların aldatıcı ifadelerinin daha kolay çökmesine neden oldu. İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde ifadeleri tamamlanan Ahlam Albashir, Ammar Jarkas, Ahmed Jarkas ve Ferhat Habeş zırhlı araçla, diğerleri ise çevik kuvvet aracıyla İstanbul Adliyesi'ne sevk edildi. Bombacı Ahlam Albashir zırhlı araçta tek başına tutuldu.
6'SININ İFADESİ ORTAYA ÇIKTI
Beyoğlu'ndaki bombalı terör saldırısına ilişkin tutuklanan Ahlam Albashır'ın da aralarında bulunduğu 17 şüpheliden 6'sının hakimlik ifadeleri ortaya çıktı.
İstanbul 3. Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğinde ifadeleri alınan şüphelilerden Ammar Jarkas, Edirne üzerinden kaçan Bilal Hassan'ı tanımadığını öne sürdü.
Korsan taksicilik yaptığını söyleyen Jarkas, "Halil Menci, onu (Ahlam Albashır) taşımamı istedi. Menci, Suriye Kamışlı'da oturuyor. Hiçbir şey bilmeden sadece onu taşımam söylendi. Yakalandığım yer de komşumuzun evidir. Biz sonradan o evdeyken onun fotoğrafını gördüğümüzde polise bildirmek istedik ancak biz bildirmeden polis geldi." dedi.
Şüphelilerden Mahmud Haso ise ifadesinde, Türkiye'de yeni olduğunu, Ahlam Albashır'ın yakalandığı evde otururlarken şüpheli Hatice El Kurdi'nin yanında siyahi bir kızla geldiğini, kuzeninin 'Bu kim?' diye sorması üzerine El Kurdi'nin "Bunu Ahmed oğlum getirdi, yurt dışına gidecekmiş." dediğini belirtti.
Söz konusu eve, Emine adlı bir kadının yeni doğmuş çocuğunu görmek için gittiklerini iddia eden Mahmud Haso, "Bombayı patlatan şahsın eve gelen şahıs olduğunun farkında bile değildim. Ammar ile Bakar telefondan birbirlerine bir şeyler gösterdi. Sonra mutfağa konuşmaya geçtiler. Misafir onların misafiriydi. Hiçbir şeye karışmadım. Zekeriya'yı içeri çağırdılar. 10 dakika geçti, Zekeriya'nın küfrünü duydum. 'Siz kimi eve getirdiniz?' dedi. Çıkarken kapının orada durdu, 'Polisi arayacağım telefonu getirin.' dedim. Kuzenim kapıdayken bağırıp birbirlerine girmişlerdi. Ammar, 'Bak o olmayabilir.' diye söyledi. Daha sonra kapı çaldı, polisler geldi. Kuzenim, 'Kız burada' dedi" şeklinde konuştu.
Şüphelilerden Hadir Carkes ile Hatice El Kurdi, çocuk ziyareti için, Muhammed Şiho ve Mesut Hesso ise kısa süreliğine ilaç almak için Ahlam Albashır'ın yakalandığı eve uğradıklarını öne sürdüler.
İfadelerin ardından mahkeme, 9 şüphelinin, "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak", "bombalama, nükleer veya kimyasal silah kullanarak tasarlayarak öldürme" ve "bombalama, nükleer veya kimyasal silah kullanarak tasarlayarak öldürmeye teşebbüs" suçlarından tutuklanmalarına karar verdi.
Kararda, 13 Kasım Pazar günü saat 16.13 sıralarında İstiklal Caddesi üzerinde şüpheli Ahlam Albashır'ın bıraktığı bombanın patlaması sonucu 6 kişinin yaşamını yitirdiği, eylemin PKK/KCK/YPG bölücü terör örgütü tarafından Türkiye'nin devlet birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma amacıyla planlandığı aktarıldı.
Ahlam Albashır'ın, şüpheli Ahmed Jarkas tarafından saklanmak üzere Esenler'den Kanarya Mahallesi'ne götürüldüğü, bu kapsamda Ahmed Jarkas'ın olayı gerçekleştiren Albashır'la birlikte hareket ettiği belirtildi.
Kararda, Küçükçekmece Kanarya Mahallesi'ndeki adreste Albashır'la birlikte şüpheliler Ammar Jarkas, Hadir Carkes, Mahmud Haso, Muhammed Şizo, Zekeriya Muhammed Şemmuni, Bakar Carkes, Hatice El Kurdi ve Mesut Hesso'nun da yakalandığı, bu kapsamda Albashır ile iştirak halinde bulundukları ifade edildi.
Şüpheli Zekeriya Muhammed Şemmuni'nin dosya kapsamında yakalanan bir başka şüpheliyle WhatsApp uygulamasından irtibat kurduğu bilgisine yer verilen kararda, Ammar Jarkas'ın, şüpheli Albashır'la birlikte hareket eden Bilal Hassan'ı kaçması için araçla Edirne'ye götürdüğü, Jarkas'da patlamaya dair WhatsApp yazışmaları bulunduğu ve Albashır'a kıyafetlerini değiştirmesi için ses kaydı attığı vurgulandı.
İstiklal Caddesi'nde 13 Kasım'da 6 kişinin öldüğü, 81 kişinin de yaralandığı patlamaya ilişkin gözaltına alınan ve emniyetteki işlemleri tamamlanan 49 şüpheli, bugün sabah saatlerinde Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na getirildi. Şüphelilerin ifadeleri, terör savcılarının bulunduğu 7'nci katta alındı. Saat 11.00 sıralarında başlayan ifade işlemleri için 29 savcı görevlendirildi. Bazı şüpheliler için tercüman ve CMK'dan atanan avukatlar hazır bulundu. Şüpheliler, nezarethaneden polis eşliğinde savcılık katına çıkarıldı.
ALBASHIR İFADESİ
Albashır'ın savcılık sorgusuna ilişkin detaylar belli oldu. Kimlik sorgusunda 20 yaşında Arap kökenli Müslüman olduğunu belirten Ahlam Albashır'ın 6 kardeş olduklarını ve 3'ü Suriye'deki savaşta öldüğünü söyledi. YPG'li olduğunu kabul eden Albashır'ın, örgütün kendisinden Türkiye'ye gitmesini istediğini söylediğini belirterek "Ama niye gitmem gerektiğini söylemediler, beni ailemle tehdit ettiler" dedi. Bilal ile birlikte Türkiye'ye geldiğini söyleyen Albashır, Taksim'e olay öncesi üç kere gezmeye gittiğini, patlamanın olduğu sefer dördüncü kez Taksim'de olduğunu ifade etti.
Olay günü Bilal ile Taksim'e gittiklerini belirten Ahlam Albashır, çantada bomba olduğunu bilmediğini ileri sürdü. Albashır, "O geri döndü. Ben oturdum, orada beklerken Hacı kod adlı kişiden telefon geldi. 'Çantayı bırak ordan ayrıl' dedi. Elledim çantayı içindeki yumuşak bir şeydi, üstte cips falan vardı. Altında yumuşak bir şey vardı. Uyuşturucu sandım. Bıraktım. Gitmeye başladım. Parfüm bakıyordum, o arada patlama oldu, parfümü de bıraktım kaçtım. Taksiye bindim, taksici telefonda ne olduğunu gösterince anladım. Esenler'e atölyeye gittim" dediği belirtti.
Gözaltına alınan 2 kişinin ise emniyet ifadesinin ardından serbest bırakıldığı öğrenildi. Geniş güvenlik önlemleri altında zırhlı araçlarla adliyeye getiren şüphelilerin ifadesini 29 savcı ve iki basşavcıvekili tarafından alındığı öğrenildi.
"700 LİRA ALDIM"
Sevk edilen şüphelilerin arasında Albashir'i keşif için Taksim'e götüren korsan taksici de yer aldı. Suriye uyruklu olduğu öğrenilen taksicinin ifadesinde, "1 kez Fatih'e 3 kez de Taksim'e götürdüm. Sonra da 'gel beni al' diyordu. Alıp evine bırakıyordum. Karşılığında 600-700 lira aldım" dediği öğrenildi. Öte yandan Albashir'in saldırı anında giydiği kıyafetler de savcılık tarafından detaylı şekilde araştırılıyor.
"3 KEZ TAKSİM'E GÖTÜRDÜM"
Gözaltına alınan şüphelilerden birinin de bomba dolu çantayı İstiklal Caddesi'ne götüren şüpheli Ahlam Albashir'i daha önce Taksim'e götüren korsan taksici olduğu öğrenildi. Suriye uyruklu olduğu öğrenilen şoförün savcılığa verdiği ifadede, Albashir'in kendisini telefonla arayarak çağırdığını söyleyerek, "1 kez Fatih'e 3 kez de Taksim'e götürdüm. Sonra da 'gel beni al' diyordu. Alıp evine bırakıyordum. Karşılığında 600-700 lira aldım" dediği öğrenildi.
KIYAFETLERİN ÖNEMİ
Öte yandan savcılığın Albashir'in saldırı esnasında giydiği kıyafetleri üzerinde durduğu öğrenildi. Şüphelinin saldırıda kullandığı kıyafeti başka nerede giydiği ve şüphelinin yakalandığı sırada balkonda olan kıyafetleri oraya kimin neden koyduğu araştırılıyor.
KANLI SALDIRIDA TERÖRİSTİN DİĞER BAĞLANTILARI:
YASİR K.
Yasir K, olay günü araçla Bilal Hassan ve Ahlam Albashır'ı Beyoğlu'na Taksim Meydanı'na yakın bir yere bıraktı. Saldırganın yanlarından ayrılmasının ardından Bilal Hassan ile Esenler'e tekrar geri döndü. Saldırının ardından kendisini arayan Ahlam Albashır'a, "polis her yeri tutmuş gelemem." dedi.
FERHAT HABEŞ
Terörist Ahlam Albashır ve firari şüpheli Bilal Hassan'ın 4 ay boyunca kaldıkları ev ve çalıştıkları iş yerinin sahibi. Suriye'deki örgüt yöneticisi "Hacı" kod isimli şüpheliden Albashır ve Hassan'ın barındırılması talimatını aldı. Gözaltına alındıktan sonra yapılan araştırmada terör örgütü ile bağlantısı tespit edildi.
SALDIRIDAN SONRA KAÇMIŞ
Terör örgütü PKK/YPG'ye mensup olan "Hüsam" kod adlı şüpheli, Beyoğlu'ndaki patlamadan bir yıl önce İstanbul'a geldi. Saldırının faili Ahlam Albashır ve beraberindekilerle hareket edip, saldırının hazırlıkları sırasında yardım ve yataklık etti. Patlamanın ardından başlatılan operasyonlar sırasında da yakalanamayan "Hüsam" kod adlı şüphelinin Suriye'ye kaçtığı tespit edildi. Emniyet güçleri, düzenlediği operasyonla şüpheliyi Suriye'nin Azez bölgesinde gözaltına aldı.
"HACI" KOD ADLI TERÖRİST
Ahlam Albashır, emniyetteki ifadesinde saldırı emrini "Hacı" kod isimli terör örgütü yöneticisinden aldığını söyledi.
Şüphelinin Suriye'deki terör örgütü PKK/YPG içinde sözde üst düzey istihbarat biriminde faaliyet yürüttüğü öne sürüldü.
FİRARİ ŞÜPHELİ BİLAL HASSAN
Terör saldırısını gerçekleştiren Albashır ile Türkiye'ye gelerek 4 ay boyunca karı koca gibi hareket etti.
Albashır'ı saldırı günü şüpheli Yasir K. ile Taksim'e bıraktıktan sonra geri döndü.
Olayın ardından Ammar Jarkas tarafından kaçırılıp Bulgaristan'a götürülmek üzere Edirne'ye bırakıldı.
Edirne'den sonra izini kaybettiren Bilal Hassan'ın arama çalışması sürüyor.