Ukrayna'nın Rus ordusundan gelebilecek olası bir deniz saldırısına karşı kıyı şeridine bıraktığı ileri sürülen yüzlerce mayınlardan biri patlamaya hazır şekilde İstanbul kıyılarına ulaşmıştı.
İKİNCİ MAYIN ŞOKU
MSB kaynakları, "28 Mart 2022 tarihi sabah saatlerinde Bulgaristan sınırına yakın İğneada açıklarında bir mayın tespit edilmesi üzerine olay mevkine bölgede bulunan Sualtı Savunma Timleri (SAS) süratle intikal ettirilmiştir." demişti.
MSB'den yapılan açıklamada, "28 Mart 2022 tarihinde İğneada açıklarında tespit edilen mayın SAS timleri tarafından etkisiz hâle getirildi." denildi.
Peki serseri mayın tehlikesi sürüyor mu? Hürriyet'in haberine göre, işte uzmanların açıklamaları...
KARADENİZ'DEKİ MAYINLAR NASIL PATLAR?
Emekli Deniz Subayı Alp Kırıkkanat'ın açıklamaları...
Deniz mayınları manyetik, akustik ve demirli olmak üzere 3 çeşide ayrılır. Manyetik mayınlar kendisine yaklaşan gemiden yayılan manyetik dalgaları algılayarak patlarken, akustik mayınlar ise makine ve pervane sesi gibi ses sinyallerini algılayarak kendini patlatır. Karadeniz'de bulunan demirli mayınlar ise belirli bir ağırlık üzerindeki cisimlere çarpmayla patlar.
Demirli deniz mayınları, büyüklüklerine göre 20 kilodan 500 kiloya kadar patlayıcı taşıyabiliyor. Türkiye kıyılarında görülen mayınların 20 ile 50 kilo arasında patlayıcı taşıdığı tahmin ediliyor. Bu çaptaki bir mayının, 100 metre uzunluğundaki büyük tonajlı bir tankere veya yük gemisini batırması mümkün değil ancak büyük çapta hasar verebiliyor. Çarptığı geminin pervane, makine dairesi gibi kritik bölgelerine denk gelmesi durumunda ise gemideki hasarın boyutu artabiliyor. Uzmanlara göre söz konusu mayınlar küçük gemiler için tasarlanmış. Boğazlar için veya büyük gemiler için yapılmış mayınlar değil. Ama yine de tahrip gücü yüksek.
BU MAYINLARIN TAHRİBAT GÜCÜ NEDİR?
Tahribat gücü, ana şarjın patlama gücüdür. Oluşturacağı hasar çapı; içindeki patlayıcı madde miktarına göre değişkenlik gösterebilir. Zarf üzerindeki boynuzların, gemi su kesimi altında çarptığı yere göre verdiği zarar da farklı olabilir.
Demirli mayınlarda 8 ila 10 adet 'boynuz' denilen çıkıntılar bulunuyor. Bu boynuzlara geminin bir yeri çarptığında sistem tetikleniyor ve mayın infilak ediyor.
İster su altında asılı ister su üstünde teli kopmuş ve sürüklenir halde olsun demirli mayınlar, büyük bir geminin ya da küçük bir teknenin mayın zarfına çarpması durumunda çarpma tesiriyle ateşlenir. Eğer kıyıya vurursa, boynuzlar üzerinde zorlayıcı bir etken oluştuğu takdirde patlayabilir.
Mayının miadını esas olarak içindeki ateşleme sistemi elemanları belirler. Burada da en önemli ana eleman bataryadır. Batarya, ateşleme zincirinin en önemli parçalarından biridir. Bu bataryalar mayına koşulmadan önce, evsafı bozulmasın diye bakım ve muhafaza depolarında dondurucularda bekletilir. Mayının dökülmesi gereken durumlarda, mayın içinde yer alan ve ateşleme zincirini oluşturan diğer bir kısım elemanlarla birlikte monte edilmesi gerekir. Bataryaların fabrikasyon sürelerinin bilinmesi lazım diye düşünüyorum. Ancak batarya ömrünü tamamlamış olsa bile diğer önemli bir parça olan ana şarj, özelliğini kaybetmediği sürece patlayıcı bir madde olarak tehdit olabilir. Dikkatli olmak gerekir.
BUNLAR NASIL TEMİZLENECEK?
Bu yoğunlukta sürüklenen bir durum hatırlamıyorum. Bizde iki adet, Romanya açıklarında da bir adet olmak üzere şimdiye kadar toplam üç adet tespit yapıldı. Şu an için zaman vermek doğru olmayabilir. Çünkü 400 rakamı doğru mu, bilinmiyor. Hepsi mi sürükleniyor ya da bir kısmı mı o da çok net değil gibi. Mayın döküşünün sorumluluğunu üzerine alan bir taraf da henüz yok. Döküş zamanlarını da bilemediğimizden sadece tahminlere dayalı zamanlar ve adet bilgileri üzerinden, deniz durumu, rüzgâr ve akıntı simülasyonları ile belki bir tahmin yapılabilir.
MAYIN DÖŞEMEK YASAK DEĞİLDİR ANCAK..."
Ülgen tespitlerini şöyle sürdürdü:
Ama diyelim ki, mayınlar Ukrayna tarafından yayıldı. Bu durum Ukrayna tarafına sorumluluk yükler. Buradaki ana enstrüman 1907 tarihli Lahey Sözleşmesi'dir. Bu sözleşmede taraf devletlerin deniz mayınlarına karşı sorumlulukları anlatılır. Burada ilginç olan da kara mayınlarıyla ilgili bir Ottawa Antlaşması vardır. Mesela bu anlaşmada anti-personel kara mayınları yasaklanmıştır. Ama deniz mayınları yasaklanmamıştır. Uluslararası savaş hukukuna göre ülkeler mayın döşeyebilirler, yasak değildir ama bunun kontrollü biçimde yapılması da sorumlulukları arasında yer alır.