Surlarda yaşanan vahşet, Türkiye'nin kanını dondurdu! Ancak iğrençlikte sınır tanımayanlar için bu da bir fırsat oldu.
Prim yapmak isteyenler, cinayet alanına koştu. Hoplayıp zıplayıp "daha çok tık almayı" umdu. Herkes aynı soruyu sordu: Bize ne oldu?
VAHŞET SORUDA GİZLİ!
İstanbul'da geçtiğimiz hafta tüyler ürperten iki vahşi cinayet işlendi. Semih Çelik (19), kendi evinde 15.30'da Ayşenur Halil'i katletti. 16.00'da ise Edirnekapı Surları'nda, İkbal Uzuner'i bıçaklayıp başını kesti. Aşağıya fırlatıp intihar etti. Talihsiz iki genç kız gözyaşlarıyla defnedildi. Caniyle ilgili bilgiler ise dehşetti.
Katilin babası Adem Çelik, oğluyla arasında geçen diyaloglarla ilgili polise bilgi verdi.
Söylediği her cümle vahşetin adeta göz göre göre geldiğini gösterdi. Baba şunları aktardı:
"Sürekli intihardan bahsediyordu. Ben kendisine, 'Oğlum önünde bir hayat var' dedim. Kendisi de bana 'Ben o kadar uzun yaşamayacağım, o günleri görmem' dedi. Ölmeden bir gün önce de bana 'Seni nasıl öldüreyim?' şeklinde soru yöneltti."
KOMŞU KONUŞTU
Bu arada Çelik'le aynı binada oturan ve ismini vermek istemeyen bir kadın Çelik ile kendisinin de sorunlar yaşadığını söyledi.
Caninin alkol alıp şişesini kendi balkonuna attığını belirtti. Annesine söyleyince Semih'in kendisini tehdit ettiğini kaydetti.
SENİN KAÇ TANE ÇOCUĞUN VAR?
Şunları söyledi:
"Bana 'Senin kaç tane çocuğun var?' diye sorunca 'Sana ne köpek' dedim. Olay günü de evinden bağırma sesleri geldi. Sonrasında saat 2.5 gibi fırının kapısındaydı. Odun gibi duruyordu. Titriyordu. Beyaz olmuştu. Ölen kızı da daha önce gördüm. Gelip gidiyordu."