Deprem Uzmanı Profesör Doktor Aydın Büyük Saraç, A Haber'de gece yarısı Marmara Denizi'nde yaşanan ve Yalova, İstanbul başta olmak üzere birçok çevre ilde hissedilen depreme yönelik açıklamalarda bulundu.
Deprem Uzmanı Aydın Büyük Saraç'ın açıklamalarında yer alan satır başları:
Geçmiş olsun dileklerimle konuşmaya başlamak istiyorum. Bahsettiğiniz gibi bir süre önce Mudanya civarında medyana gelen 5 büyüklüğünde bir depremin hemen ardından meydana gelen bu deprem bölgede hareketliliğin olduğunun göstergesi.
Ancak deprem büyüklüğü itibarıyla önemli bir hasar veya etki oluşturabilecek durum gözükmüyor. Devamında gelen artçı sarsıntılar olabilir.
Doğu'ya doğru hareketli olmuş olması, daha büyük bir depremin beklentisi veya bir başka büyük gerilimin ortaya çıkacağı anlamına gelmiyor. Dolayısıyla bu bölgedeki küçük fayların hareketlendiğinin bir göstergesi. Şu an için panik yapılabilecek bir durum görünmüyor.
BÜYÜK İSTANBUL DEPREMİNİ TETİKLER Mİ?
Meydana gelen depremlerin hiçbirisini sürpriz olarak karşılamıyoruz. Aktif bir fayın üzerinde bir dinamit hareketinin gerçekleşmesi büyük İstanbul depreminin bir habercisi olarak değerlendirilemez.
Bu şekilde gerilim boşalmaları ya da, küçük deprem etkinliğinin devamı buradaki hareketliliğin normal seyri olarak değerlendirilmesi gerekiyor. Büyük bir depremin tetikleyicisi olarak değerlendirilemez.
Şu an için bu bir gösterge değil büyük bir paniğe gerek yok. Zaten bu bölgede potansiyel bir depremi beklediğimizi tüm uzmanlar açıklıyor. Doğal olarak bu beklenti devam ediyor. Ancak bu deprem daha büyük bir depremin habercisi değil.
Deprem Uzmanı Profesör Doktor Süha Özden'in açıklamalarında öne çıkanlar:
Tabii ki bu depremin artçıları olacaktır. Bunları yaşayacağız.
4.1 büyüklüğünde bir deprem, yer kabuğunda bir kırılma oluşturmuyor. Bunun artçıları çok fazla olmayacaktır. 5 ve 4 büyüklüğünde depremlerin tamamının bize anlattığı, bizlere bu bölge ve Marmara Denizi çevresi ve alanlardaki ana faydalar var.
Bizler bunları bilerek buna uygun yapılar içerisinde yaşamalıyız.
TOKİ'nin yapmış olduğu tünel kalıp sistemi, ayakta duruyorsa bu yapı sistemi üzerinden gitmeliyiz. Ben bu bölge için tüm vatandaşlarımıza binalar iyi değilse, mutlaka kentsel dönüşüm projeleri içerisinde yer almalarını öneriyorum.
Sonuçta depremler insan hayatı içerisinde ya bir defa görülür ya da hiç görülmez. Siz ne kadar değerliyseniz, sizden sonraki nesillerde çok kıymetli. Siz bunları yenilerseniz sizden sonraki nesiller böyle bir risk altında olmayacaktır. Bence bu sürece girmek gerekiyor. Gecikmemek lazım.
Ben sahadayım çalışıyorum. Niye çalışıyorum? Depremleri üreten bu aktif fayların deprem geçmişlerini üretmek için gayret gösteriyoruz. Ama bizim çalışmalarımda bir yerde, hata içerebiliyor. Dolayısıyla kabaca bir tahmin yapabiliyoruz.
Bu güzel vatanımızda, bu faylar üzerinde çok güzel coğrafyalar var. Az katlı bir binada sağlam bir yapıda yaşamamız gerekiyor. Bu süreç içerisinde bunun doğru algılarsak eğer böyle küçük depremlerde hiç tedirgin olmamız gerek yok.
Bu Marmara Denizi'ndeki deprem, ana depremle ilişkili değil.
İSTANBUL'DA EN RİSKLİ İLÇELER HANGİLERİ?
Korkutan deprem sonrası İstanbul'da en riskli ilçeler hangileri merak konusu oldu. İstanbul deprem haritasında bölgeler düşük, orta ve yüksek riskli olmak üzere üçe ayırıyor.
OTURDUĞUNUZ YERİN FAY HATTI SORGULAMA EKRANI
İstanbul'daki düşük riskli ilçeler:
Pendik,
Kadıköy,
Kartal,
Ümraniye,
Şile,
Üsküdar,
Darıca,
Erenköy,
Çengelköy,
Suadiye,
Altunizade,
Polonezköy,
Eminönü,
Rumelihisarı,
Adalar,
Beşiktaş,
İçerenköy,
Sarıyer,
Nişantaşı,
İstinye,
Gültepe,
Kağıthane,
Taksim,
Arnavutköy,
Şişli ve Levent
İstanbul'daki orta derece riskli ilçe ve semtler:
Üsküdar
Çukuru,
Tarabya Çukuru,
Tophane,
Çayırbaşı Çukuru,
Ortaköy'deki dolgu kısımlar,
Kurbağalıdere,
Alibeyköy,
Moda Sahili,
Silivri,
Fatih,
Gümüşyaka ve Topkapı
Son olarak İstanbul'da yüksek derecede deprem riski taşıyan ilçeler:
Zeytinburnu,
Küçükçekmece,
Florya,
Esenkent,
Ispartakule,
Ambarlı,
Avcılar ve Haramidere'dir
MTA DİRİ FAY HARİTASINA GÖRE BİRİNCİ DERECE RİSKLİ BÖLGELER
İzmir, Balıkesir, Manisa, Muğla, Aydın, Denizli, Isparta, Uşak, Bursa, Bilecik, Yalova, Sakarya, Düzce, Kocaeli, Kırşehir, Bolu, Karabük, Hatay, Bartın, Çankırı, Tokat, Amasya, Çanakkale, Erzincan, Tunceli, Bingöl, Muş, Hakkari, Osmaniye, Kırıkkale, Siirt.
YENİLENMİŞ DİRİ FAY HARİTASINA GÖRE İKİNCİ DERECE RİSKLİ BÖLGELER
Tekirdağ, İstanbul, Bitlis, Kahramanmaraş, Van, Adıyaman, Şırnak, Zonguldak, Afyon, Samsun, Antalya, Erzurum, Kars, Ardahan, Batman, Iğdır, Elazığ, Diyarbakır, Adana, Eskişehir, Malatya, Kütahya, Çankırı, Uşak, Ağrı, Çorum.
TÜRKİYE MTA DİRİ FAY HARİTASINA GÖRE ÜÇÜNCÜ DERECE RİSKLİ BÖLGELER
Eskişehir, Antalya, Tekirdağ, Edirne, Sinop, İstanbul, Kastamonu'yu, Ordu, Samsun, Giresun, Artvin, Şanlıurfa, Mardin, Kilis, Adana, Gaziantep'in de bazı bölgeleri ve Kahramanmaraş, Sivas, Gümüşhane, Bayburt, Kayseri, Yozgat, Çorum, Ankara, Konya, Mersin ve Nevşehir.
OTURDUĞUNUZ YERİN FAY HATTI SORGULAMA EKRANI
MTA YENİLENMİŞ DİRİ FAY HARİTASINA GÖRE EN AZ RİSKLİ BÖLGELER
Türkiye Deprem Haritasına göre deprem riskinin en az olduğu dördüncü ve beşinci grupta yer alan iller ise Sinop, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin, Kırklareli, Ankara, Edirne, Adana, Nevşehir, Niğde, Aksaray, Konya ve Karaman'dır.
DİRİ FAY NEDİR?
Diri fay ya da aktif fay adıyla bilinen 5.5 ve üzerinde deprem üretebilecek hatların bu ismi almalarının sebebi tarihsel dönemde deprem yaşamış faylar olmalarından kaynaklanır.
Yer kabuğundaki çeşitli ölçekteki kayma yüzeyleri, (üzerinde deprem gerçekleşen ve hareket eden iki levha ya da levhacık arasındaki ara yüzey) fay olarak adlandırılır.
Fayların dirilikleri tarihsel geçmişleriyle birlikte tarihi yapıları etkileyen faylanma işaretlerinden de anlaşılabilir.
Diri Fay Haritaları, deprem tehlikesinin belirlenmesi ve deprem zararlarının azaltılmasında gerekli bilgi altyapısının temelini oluşturur.