Berdan Mardini, 2010 yılında Paris'te tanıştığı ve nikah masasına oturduğu iki çocuğunun annesi Fatoş Yelliler ile geçen yaz olaylı bir şekilde boşanmıştı. Sonrasında ise 2 çocuk sahibi eski eşler arasında savaş çıkmıştı. Berdan Mardini yeni iddialarla gündemde.
Ünlü türkücü Berdan Mardini, 2 çocuğunun annesi Fatoş Yelliler ile tek celsede boşandı. Ayrıldıktan sonra eşi tarafından aldatıldığını öğrenen Mardini konuk olduğu Söylemezsem Olmaz programında ihaneti nasıl öğrendiğini, eşinin kendisini nasıl kandırdığını bir bir anlattı.
"BERDAN'LA EVLİYKEN SAHTE KİMLİKLE BAŞKASIYLA DA EVLENMİŞ"
Eşinin yıllarca kendisini aldattığını boşandıktan sonra öğrendiğini anlatan Mardini, "Ben işe gidince peruk takarak sahte isimle başka insanlarla buluşmuş" dedi. Canlı yayında bomba açıklamalar yapan şarkıcı, eşinin sahte kimlikle başka bir adamla da evlendiğini anlattı.
Programın sunucularından Seren Serengil ise Fatoş Yelliler'in sahte bir kimlik ile Berdan Mardini ile evliyken başka bir adamla evlendiğini söyledi. Erkeklerin Yelliler'in başka biriyle evli olduğunu bilmediğini belirten Serengil, "Kendini farklı isimlerle tanıtıyor ve sosyal medya hesabından müstehcen fotoğraflarını paylaşıyor. Bu hesaptan insanlarla tanışıyor" dedi.
"BUNLARI ANLATACAK YÜZÜM YOK"
Berdan Mardini ise Seren Serengil'in anlattıklarını doğrulayarak sözlerine şöyle devam etti: "Bunları anlatacak yüzüm olmadığı için söylemedim ama her şeyi belgesi var. Dava dosyası da gizli değil. Siz zaten bu dosyaya ulaşabiliyorsunuz. Ben bu kadar detay vermek istemiyorum. Ben kıro ve kültürüne bağlı biri olarak görünüyorum ama öyle değilim. Fikirlerimiz ve namus anlayışımız değişebilir. Benim için bunları göze alan çocuğunu gözden çıkaran bir insan benim için bitmiştir. Bu işin içinde uyanıklık ve üçkağıtçılık var. Çocuklarım ve ailemle çok mutluyum. Ben hiçbir şeyi araştırmadım bu belgelerin hepsi Instagram üzerinden geldi."
"BAŞKASIYLA EVLENİP CÜZDANI DA EVDE SAKLAMIŞ"
"Evlilik cüzdanını falan evde çalışan bir kadın buldu. Fatoş boşandıktan sonra evdeki yardımcıyı arayarak bu evlilik cüzdanının falan içinde olduğu poşeti imha etmesini söylemiş ama kadın da getirip bana verdi. İlaç kullanıp intihar etmeye çalışmış onun görüntüleri var. Çocukları iki otele bırakmış bunun da kamera kayıtları var. Adli Tıp'ta kadının yasaklı madde kullandığının da ispatı var. Çocukları görüp göremeyeceğine mahkeme karar verecek. Çocukları otel odasına bırakıp aşağıda eğleniyormuş gecede yan odaya geçiyormuş. Ertesi gün başka otelde bırakıyor diğer gün komşuya bırakıp gidiyor. Bana da komşudan fotoğraf atıp sonra başka bir yere geçiyor."
Geçtiğimiz günlerde de Berdan Mardini'nin Morena Taraku ile aşk yaşadığı iddia edilmişti.
NE OLMUŞTU?
Fatoş Yelliler, ünlü şarkıcı Berdan Mardini ile boşanma aşamasındayken iş adamı Gökhan Göz ile yasak aşk yaşadığını itiraf etmiş ve magazin gündemine bomba gibi düşmüştü. Geçtiğimiz mart ayında iki çocuğunun annesinden boşanan Mardini, biten evliliği hakkında konuşmuştu.
Bir magazin programına konuşan Berdan Mardini, biten evliliği için şunları söylemişti: "İyi insanlar size güzel anılar bırakır, kötü insanlar da iyi tecrübeler bırakır. Ne olursa hiçbir anlatmayacağımı her şeyi apacık ortada olduğunu söyledik. Çocuklarım büyüyor biri 11 biri 8 yaşında. Onlar için çok konuşmak istemedim.
Zaten yargı sürecindeki bir olay. Çirkin bir konuda tekrar ben de mi çirkinleşeyim. Kendi örf ve adetime göre davranmaya devam ediyorum. Eski Berdan'la şu anki Berdan aynı değil. Namussuzluğu çıplaklık olarak görürdük. Ama şimdi bana göre en büyük namussuzluk vicdansızlık"
FATOŞ YELLİLER'DEN YANIT GECİKMEDİ!
Fatoş Yelliler ise eski eşinin sözlerine şöyle karşılık vermişti: "12 yıl boyunca kocalık-babalık yapmış olsaydınız bu evlilik hala devam ediyor olacaktı. Çocukların annelerini görmemeleri o yaşta çocukları cezalandırmak demek.
"KONUŞURSAM HAPSİ BOYLARSIN"
Ben konuşmaya başlarsam önce devlete karşı yapılan illegal işlerinizden başlarım. Hepsini belgeli ispatlarım. O zaman hapsi boylarsınız. Ne itibarınız kalır ne de velayet. İlla çocuk bakmak istiyorsanız önce evlilik çerçevesinde gizli yaptığınız yasak aşktan olup masum, hiç görmeyip sahip çıkmadığınız çocuktan başlayın.
Benim çocukların hala kardeşleri olduğunu bilmiyorlar. Psikoloji bozulmasın, babalarını yanlış tanımasınlar diye büyüdüklerinde gereğince anlatılır dedim. Her şeyden önce kendi hırs, nefret, kin ve öfkenizden önce çocuklarınızı düşünseydiniz siz de TV'lerde annelerini kötülemeden önce sekiz yaşında bir kız çocuğuna senin annen o… diyecek kadar iyi babasınız doğru! Ayakta alkışlıyorum"
BERDAN MARDİNİ KİMDİR?
Anne ve babası Yaylabaşı köyünden olan Mardini, 5 Kasım 1978'deDiyarbakır'da doğdu. Yedi kardeşin 6. olan Mardini'nin babası T.Z.D. Kurumunda çalışan bir devlet memuruydu. Babasının mesleği nedeniyle eğitimini değişik illerde sürdürmek zorunda kaldı.
İlkokul ikinci sınıfa kadar Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde okudu. Daha sonra babasının tayini çıkınca, ailesiyle birlikte Isparta'nın Gelendost taşındı. İlkokul üçüncü sınıfa Gelendost'ta devam etti. O yıllarda yeteneği ön plana çıkmaya başlıyordu. Okulda oynadığı piyes, tiyatro gibi sanat alanlarında sesinin güzelliği çevresi tarafından fark edildi.
İlkokul 5.sınıfta düzenlenen ilçeler arası şiir yarışmasında üçüncü oldu. Daha sonra ortaokul yıllarında okulun düzenlediği birçok sosyal ve kültürel faaliyetlerde görev aldı. Ortaokulda üç, lisede iki sene tiyatro oynadı. Yine okulun düzenlemiş olduğu ses yarışmasında birinci oldu. O dönemler müziğe daha fazla merak sarmaya başlamıştı. Enstrüman çalmayı çok istiyordu. Okulun açmış olduğu bağlama kursuna ablası ve ağabeyi yazıldığı için kendisi yazılamadı. Ama o kadar hevesliydi ki ağabeyi ve ablası evde çalışırken onları seyreder, daha sonra bağlamayı gizlice alıp kendi kendine çalışırdı. Bir süre sonra kendi de bağlama çalmaya başladı. Derken babası emekli oldu ve ağabeyiyle ablasının, daha önce gittiği İstanbul'a yerleşmek zorunda kaldı.
İstanbul'da Avcılar'a yerleşti. Avcılar Süleyman Nazif Lisesi'nde eğitimine Lise üçüncü sınıftan devam etti. Bir senelik okul yaşantısı içerisinde yine okulun düzenlediği konser ve faaliyetlerde yer aldı. Üniversite sınavını kazanamadı ve iş hayatına atıldı. Babasının açmış olduğu tekstil firmasında kardeşleriyle birlikte çalışmaya başladı. Burada işin bütün safhalarında çalıştı. Ortacı, makineci ve pastacı olarak çalıştı. İki senesini burada geçirdikten sonra firmalarının yakınındaki bağlama kursuna yazıldı. Orada çok iyi bağlama çalan birine rastladı. Bir gece onunla birlikte Avcılar sahilde bir bara gidip eğlenmeye karar verdiler. O barda ses düzeni henüz yeni kurulduğu için herkes kendi masasında çalıp söylüyordu. Kendi kendilerine mırıldanırken barın sahibi rica etti ve ses düzeniyle okumasını istedi. Orada bir iki türkü okuyunca çok beğenildi ve geceleri sahneye çıkması istendi.
Aslında sahne anlamında müzik hayatına başlaması tamamen bir tesadüftü. Bu dönem içerisinde sabahtan akşama kadar işyerinde, işten sonra da ailesinden gizli olarak sahne hayatına başladı. Çevresi çok başarılı olduğuna inanıyordu. İstanbul'un değişik semtlerinden teklifler gelmeye başlamıştı. Bu arada profesyonel anlamda müziğe merak sarmaya başlamış ve teklifleri değerlendirme kararı almıştı. Ama konfeksiyon hayatı devam ediyordu. İkisinin de bir arada gitmeyeceğini düşünerek ailesine gece sahne aldığını ve artık müzikle uğraşmak istediğini söyledi. Ailesinden de olumlu yanıt aldı.
Konfeksiyon hayatına son verip Bakırköy Prestij Bar'dan gelen teklifi doğrultusunda orada çalışmaya başladı. Prestij Bar'da sahne almaya başladıktan sonra, farklı birçok teklifler gelmeye başladı. Profesyonel bir müzik hayatı için nota ve solfej dersleri alarak kendisini bu anlamda geliştirmeye başladı. Aslında konservatuar okumak istiyordu, hatta sınavlarına da girdi, fakat başarılı olamadı. Yalnız bu işin okulunu okumanın şart olmadığını, insanın kendini bu anlamda geliştirmek için dışarıdan da özel eğitimler alabileceğini ve kendini hazırlayabileceğini düşünüyordu.
Bir iki yıl Bakırköy'de sahne aldıktan sonra Etiler Zorba Taverna haftanın bir günü türkü gecesi yapmasını istemişti. Pazar günleri orada çıkmaya başladı. Bir dönem sonra şu sıralar da sahne aldığı yer olan Taksim Mektup Bar'da çıkmaya başladı. Sahne yıllarına başladıktan sonra kendisinden iki yaş büyük olan ağabeyi de gitar çalmaya başlayarak Berdan'a sahnede eşlik etmeye başladı. Nihayet profesyonel çalışması 2000 yılının kasım ayında piyasaya çıktı. Albümü Canan Prodüksiyon tarafından yapılmıştı. Ama gerek yapım hatası gerekse tanıtım hatası kitlelere onu ulaştıramamıştı. Bu albüm kendisi için iyi bir tecrübe oldu. 2000 yılından 2002 yılına kadar bu anlamda mücadele verdi ve sonunda istediği albümü yaptı.