Hababam Sınıfı'nın 'Çalışkan Ahmet'iydi! Yıllar sonra ortaya çıktı işte Bodrum'da beach işleten Yeşilçam oyuncusu Ahmet Sezerel'in son hali

Hababam Sınıfı'nın 'Çalışkan Ahmet'iydi, yıllar sonra ortaya çıktı! Bir dönemin en yakışıklı isimlerindendi Ahmet Sezerel... Şimdilerde Bodrum'da beach işleten Yeşilçam oyuncusu Ahmet Sezerel son hali ile gündeme bomba gibi düştü. Yeşilçam'ın efsane yapımlarından biri olan Hababam Sınıfı serisinde 'Çalışkan Ahmet' rolüyle hafızalara kazınan Ahmet Sezerel'in yıllar içindeki değişimi görenleri şaşıtıyor. Türk sinemasının efsane ismi Ahmet Sezerel, verdiği röportajda çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte 7'den 70'e hala herkesin ilgiyle izlediği Hababam Sınıfı serisinde 'Çalışkan Ahmet rolünü canlandıran Ahmet Sezerel ve diğer Yeşilçam oyuncularının yıllar içindeki değişimleri...

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Takvim Logo

Hababam Sınıfı'nın 'Çalışkan Ahmet'iydi yıllar sonra ortaya çıktı! İşte Bodrum'da beach işleten Yeşilçam oyuncusu Ahmet Sezerel'in son hali ve dikkat çeken açıklamaları...

Takvim Logo

Türk sinemasında hafızamızda yer eden ne kadar film varsa ya oyuncu ya yönetmen ya yapımcı olarak yer almışsınız. Aynı zamanda 'Hababam Sınıfı'nın ilk ve tek mezunusunuz…

"Evet; diplomamın haklı gurunu yaşıyorum. (Gülüyor) Her şey tiyatroya adım atışımla başladı. Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu'nda başladım oyunculuğa. Sonra Metin Erksan'ın yazıp yönettiği 'Kadın Hamlet'te Ofelya'yı oynadım. Ardından Şerif Gören'in filmi 'Darbe'de oynadım. Sonra zaten Arzu Film dönemi başlıyor… Arzu Film'de bir aile gibiydik. Ertem (Eğilmez) Abi'nin evinde toplanılırdı. Gırgır şamata… Hem işimizi yapar hem deli gibi eğlenirdik. Tabii o zaman her şey çok başkaydı. Çalışma disiplini de farklıydı."

Takvim Logo

Nasıldı?

"Özellikle Arzu Film ekibinde her şey başka türlü ilerlerdi. Mesela önce tretman yazılırdı. Diyaloglar sette yazılırdı. Şimdiki gibi önce senaryoyu birinin tamamen yazıp bitirmesi diye bir şey yoktu. Yavuz Turgul, Sadık Şengil, Halit Akçatepe diyalogları yazardı. Ertem Abi'nin meşhur bir öğlen uykusu vardı. Uykusundan uyanır, yazılanlara bakardı. Beğenirse çekerdi, beğenmezse yırtar atardı."

Günümüzde de sürekli aynı oyuncularla, aynı ekiple çalışan yönetmenler zaman zaman eleştiriliyor. Ertem Eğilmez'in bu tutumu neyle ilgiliydi?

"Biliyordu çünkü kimin ne yapacağını, neyi yapamayacağını. Kendine has bir çalışma tarzı vardı. Saat 2'den öne katiyen başlamazdı çekime. 12'de onun evinde yemek pişerdi. Hepimiz öğle yemeğimizi yerdik. Ardından Ertem Abi bir uykuya yatardı. Sonra 2'de kalkar, film çekmeye başlardı."

Takvim Logo

Hababam Sınıfı'nda oynadığınızda kaç yaşındaydınız?

"21 sanırım. O set de bir panayır gibi, lunapark gibiydi. Ertem Abi uyanana kadar biz tüm çocuklar top oynardık, voleybol oynardık. Kemal (Sunal), Halit Abi, Adile (Naşit) Abla da hep bizimle tabii. Şimdi bakıyorum; işi olmayan oyuncu o gün sete gitmiyor. Bizde öyle bir şey yoktu. O gün bizim çekimimiz olmasa dahi hepimiz orada olmak zorundaydık. Ertem Abi hepimizi yanında isterdi."

1953'te Beyoğlu'nda doğmuşsunuz. Çocukluğunuzun ya da ilk gençliğinizin Beyoğlu'nu ve daha genelinde İstanbul'unu anlatır mısınız biraz?

"Beyoğlu artık Türkiye bile değil; çok değişti. Geçtiğimiz Pazar günü Ali Poyrazoğlu Tiyatro'suna gittim. Hayretler içinde kaldım. Meşhur Rebul Eczanesi, kokoreççi olmuş. Kalabalıktan yürünmüyor. Şu an biz yurt dışından gelenler için çok ucuz bir ülkeyiz tabii. Her yerde yabancılar… Herhalde pandemi olmasa Türkiye'ye turist yağardı. Biz Beyoğlu'na çıkarken bile çok şık giyinir çıkardık. İnsanların hem davranışlarına yansıyan, hem dışarıdan görünen bir şıklık vardı o zaman."

Takvim Logo

Sosyal medyayla aranız nasıl?

"Ara sıra Facebook'a kim ölmüş diye bakıyorum. (Gülüyor) Oradan haber alıyorum çoğu şeyi. Birlikte çalıştığım yol arkadaşlarımın neredeyse hiçbiri artık yok. Eski resimler geliyor bazen elime, sayıyorum. 10 kişilik gruptan dört kişi kalmışız sadece. Çok güzel değerlerimizi kaybettik. Hayatta oldukları sürece dostluğumuz hep devam etti. Kemal'le (Sunal) sevgili Ayşen Gruda ile, Münir (Özkul) Abi ile."

Takvim Logo

Nerede buluşurdunuz vakit geçireceğiniz zaman?

"Çiçek Bar efsanesi vardı, bilen bilir. Şimdi o da bitti maalesef. Sahibi değişince devrettiler, devredilince ruhu da gitti. Üç yıl öncesine kadar, hayatta kalanlar olarak orada buluşmaya devam ediyorduk."

O günleri anmak istediğinizde şimdi ne yapıyoruz?

"Yine toplanıyoruz ama artık Yakup'ta buluşuyoruz haftanın belirli bir günü."

Takvim Logo

Yeni filmleri nasıl buluyorsunuz?

Valla hepsini izliyorum, yüzde 90'ının çok saçma buluyorum. Sinema değil, film değil şimdi yapılanlar. İyiler de var elbette ama birkaç tane. Yüksel Aksu'nun her filmini severim. Çağan Irmak'ı severim ama çok sayılı. Çünkü sinemaya gerçekten gönül veren insan da yok artık. Babasının evi var mesela, onu sattırıyor. Niye? Ben film yapacağım diye. Film böyle yapılır mı evladım? İnanılmaz kötüler, inanılmaz yani…

Para kazanabildiniz mi sinemadan?

"Size bir şey söyleyeyim mi? Kemal'in (Sunal) son dönem yaptığı bir iki film olmasa şu an ailesine bırakacak bir serveti yoktu. Biz hiçbirimiz para kazanamadık sinemadan. Şimdikiyle kıyaslayamazsanız bile. Ben şu an aynı fizikle 21 yaşında olsaydım, düşünebiliyor musunuz şimdi kazanılan paraları. Bizde şartlar çok belliydi."

Takvim Logo

Genç oyuncuları nasıl buluyorsunuz? Çok beğendiğiniz isimler var mı?

"Hakikaten iyi oyuncular var. Kenan İmirzalıoğlu olsun, Kıvanç Tatlıtuğ olsun. Şu an an aklıma gelmeyen çok iyi isimler var. Kızlarımız da şahane. Selin Şekerci'ye bayıldım mesela 'Yeşilçam'da. Hakikaten harika. Pınar Deniz'i de çok beğeniyorum."

Peki, ekrandan uzak kalmayı siz mi tercih ettiniz yoksa şatlar mı bu şekilde gelişti?

"Hayır; bir sabah kimse aramadı ve öylece bırakmış oldum ben de oyunculuğu. Televizyonda en son 'Bugünün Saraylısı'nda oynamıştım. Son filmim de 'Gülen Adam'. Oyunculuğun yaşı olmaz. Çok içime sinen bir iş olsa, tek sahne bile olsa gider oynarım."

Takvim Logo

Yönetmenlik ve yapımcılık da yaptığınız için merak ediyorum. Hiç kendiniz bir film yapmayı düşünmediniz mi?
"O hep var aklımda ama şu anki teknikle bizim zamanımızdaki çok farklıydı. Şu an teknoloji çok ileride. Dijital kameranın karşısına geçince hala o eski kameranın sesini bekliyorum ben. (Gülüyor)"

Sinemadan sonra kendinize nasıl bir hayat kurdunuz? Şimdi nelerle meşgulsünüz?

"Şu an altı ayım Bodrum'da, altı ayım İstanbul'da geçiyor. Badrum'da bir beach işletiyorum. 36 senedir işletmecilik yapıyorum. Belki tekliflerin durmasında bunun da payı vardır. İnsanlar beni meyhaneci sanıyor olabilir. (Gülüyor)"

Çok iyi görünüyorsunuz bir yandan da. Yıllar size nazik mi davrandı biraz?

"Hadi canım hahahah! Çok teşekkür ederim. Valla kendime hiç özel olarak bakmadım. Hiç de nazik davranmadım ama yıllar bir nezaket göstermiş olabilir. 68 yaşındayım artık. Yaş epeyce kemale erdi ama yaşama sevincimiz baki."

Takvim Logo

YEŞİLÇAM OYUNCULARININ SON HALLERİ

Onlar filmleriyle Türk sinemasına damga vuran bir zamanların en meşhur sanatçılarıydı. Yeşilçam'ın en güzel isimleri Gülşen Bubikoğlu'ndan Itır Esen'e, Tarık Akan'dan Orhan Gencebay'a...

Takvim Logo

İşte yıllar önceki ve sonraki halleriyle Yeşilçam ünlüleri...

Takvim Logo

BANU ALKAN

Banu Alkan'ın 1975 yılında çektiği ilk filminden ortaya çıkan görüntüler sosyal medyada çok sık yer alıyor.

Takvim Logo
Takvim Logo

Takvim Logo
Takvim Logo

İzleyenlerin tanımakta güçlük çektiği Banu Alkan'ın, bilinen görüntüsünden çok farklı olması dikkat çekti.

Takvim Logo

Banu Alkan 'Yaprak' ismiyle yer aldığı sinema kariyerinin ilk filmi Hayret (1975) çekildiğinde 17 yaşındaydı...

Takvim Logo

Afrodit lakaplı Yeşilçam sanatçısı Banu Alkan yıllara meydan okurcasına kendinden söz ettirmeyi biliyor. Ünlü sinema sanatçısı Banu Alkan, bir döneme damga vuran isimler arasında. Geçmişte oynadığı filmler gişe rekorları kırmış, güzelliği ile herkesi büyüleyen Banu Alkan Afrodit lakabının hakkını vermişti.

Takvim Logo

Türk sinemasının unutulmaz isimlerinden Banu Alkan geçtiğimiz ekim ayında katıldığı bir programda yaptığı açıklamalar ile günlerce konuşulmuştu...

Takvim Logo

Afrodit Banu Alkan yaşadığı zor günleri, geçimini nasıl sağladığını anlatırken maddi sıkıntı çektiği dönemde Fikret Mualla tablolarını sattığını söyledi ve "Bir-iki tabloyu kötü günler için saklıyorum" dedi.

Takvim Logo

İşte Afrodit Banu Alkan'ın dikkat çeken açıklamaları...

Alkan ekranlarda yer almadığı için geçimini nasıl sağladığı merak konusu oldu. Banu Alkan bu soruya "-Konserlere gidiyorum, reklamlar var. Bir-iki Fikret Mualla tablom duruyor" dedi.

Takvim Logo

Maddi zorluk çektiği dönemde Fikret Mualla tablolarını sattığını söyleyen sanatçı, "Bir-iki tabloyu kötü günler için saklıyorum" dedi.

Takvim Logo

Alkan "'Hiç unutamadım' dediğiniz bir öpüşme sahnesi oldu mu" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Oldu tabii. Cüneyt Arkın'la. Çok yakışıklı bir adam. 30'lu yaşlarına yetişemedim ama yine de yakaladık. Bir bakış bile olmadı aramızda. Cüneyt Arkın inanılmaz, çok asil, çok cool, muhteşem bir insan."

Takvim Logo

En dipte olduğunuz zaman hangi andı? sorusuna ise "Gürbüz Bey'i kaybettiğim zaman. Ölmek istedim. Üzüntüyle kendime zarar verdim" yanıtını verdi.

Takvim Logo

Banu Alkan'ın Murat Taşdemir gibi biriyle ne işi vardı?
- O masmavi gözlerine âşık oldum.

Size tokat attığında nasıl bir farkındalık yaşadınız?
- Aşk bitti. Hayatta onsuz yaşamayı düşünmezdim ama. 13 yıl boyunca ondan herhangi bir şiddet görmedim.

Takvim Logo

Hep "birinci benim" tavrınız var, peki ikinci kim?
- Hülya Avşar.
Taksicilere borcunuz var mı?
- Asla. Şehir efsanesi bu.

Takvim Logo

İşte Afrodit'in son hali...

Takvim Logo

Takvim Logo

COŞKUN GÖĞEN

Yeşilçam'ın 'tecavüzcü Coşkun'u... Henüz 16 yaşındayken Yeşilçam Sokağı'na adım atan Coşkun Göğen, şimdilerde Antalya'da eşi Angel'la emekli hayatı yaşıyor. Göğen, rol aldığı filmler yüzünden bir dönem Beyoğlu'na çıkamadığını söylüyor ve ekliyor: "Yediğim küfür, aldığım paraya değmedi hayat boyunca."

Takvim Logo

Coşkun Göğen, ilk rolünü almasını sağlayan olayı şöyle anlatıyor:

"1945'te Samatya'da Makedonya göçmeni ve orta sınıf bir ailede dünyaya geldim. Babam, dokuma ustasıydı ve fabrikada çalışıyordu. Fazlasıyla kozmopolit olan Kurtuluş İlkokulu'nda okudum. Türk talebelerin sayısı azdı. Oradan Rumca bana, hatıra kaldı. Baktım benden bir şey çıkmıyor, orta okulu ikinci sınıfta bıraktım. Sonrasında babam beni, Hasnun Galip Sokak'taki bir berberin yanına çırak verdi. O sokağın bağlantısı ise Yeşilçam'dır. 1950'li yıllardı ve Beyoğlu'nun olağanüstü olduğu zamanlardı. Kravat ve ceketle sinemaya gidilen dönemler... 16 yaşımdayken bir gün 5 liraya aktör oldum. Minibüslerle adam topluyorlardı. Fiziğim de güzeldi o yüzden atladım minibüse. İlk rol aldığım filmin adını hatırlamıyorum ama Tarık Akan ve Hülya Koçyiğit rol alıyordu."

Takvim Logo

Göğen, ilk lakabının "Hippi Coşkun" olduğunu söylüyor...

"18 yaşımdan sonra hayat çok heyecanlı geçti. Ankara, Kızılay'da askerliğimi yaptığım dönem akşamları gizlice diskoteğe giderdim. İstanbul'a döndüğümde bu sefer foto-romanlarda rol almaya başladım. 30-40 fotoromanda 'Hippi Coşkun' olarak tanındım. O zamanın İstanbul'unda uzun saçlı ve kulağında küpeli az kişiden birisiydim. Ardından Harbiye'deki striptiz kulüp Parizyen Crazy Horse Show'da 2 yıl dans ederek çalıştım."

Takvim Logo

İyiyi oynamak zor ve sıkıcıCoşkun Göğen, kötü adam rollerini ise kabiliyeti sayesinde aldığını dile getiriyor...

"O rollerden hiç rahatsız olmadım. Hayat bir senaryodur. Film ise tamamen senaryo çünkü okumadan rol yapamazsın. Ne yazıldıysa onun en iyisini yaptım."

Takvim Logo

Oyuncu, "Hiç başrol oynadınız mı?" sorusuna şu yanıtı veriyor...

"300-500 arasında filmde oynamışımdır. Başı sonu yok benim oynadığım filmlerin. Başrol hiçbir zaman önemli olmadı. Sadece bir kere iyi bir karakteri oynadım. Fatma Girik ve Tarık Akan'ın 'Kaçak' filminde... Bir daha da tövbe ettim. İyi adamı oynadığım için ayağımdan tavana astılar. Az daha ölüyordum. İyiyi oynamak zor ve sıkıcıymış. İnsanlar bildiği işi yapmalı." Göğen'in unutamadığı film ise Necla Nazır ve Ferdi Tayfur'un başrolündeki "Batan Güneş"...

Takvim Logo

Bu filmin önemini oyuncu şöyle anlatıyor...

"Tam 3 sene Beyoğlu'na dayak yememek için çıkmadım. O film, Türkiye'de hasılat rekoru kırdı. Yeni Melek Sineması'nda 10 hafta oynadı. Beni arayıp 'dümbük' diye küfrederlerdi. Benim yediğim küfür, aldığım paraya değmedi hayat boyunca."

Takvim Logo


75 yaşındaki Coşkun Göğen, Antalya'da eşi Angel'la yaşıyor: "Oyunculuğun yanı sıra Osmanbey'deki dükkanımda konfeksiyon konusunda çok ilerlemiştim. Fakat 1988'de işlerim battı. Ben de Antalya'ya gittim. 7 buçuk aydır da evde oturuyorum. Eşim ise bale öğretmenliğine devam ediyor. Kendi evimiz ve emekli maaşım var. Aç değiliz, susuz değiliz... Yıllarca buradaki sahillerde animatörlük yaptım. Selfie kuyruğu oluyordu benim yüzümden."

Takvim Logo

Oyuncu, yüksek hayat enerjisinin nedenini ise şöyle anlatıyor:

"İnsanlarla yaşıyorum, flört ediyorum. Kendime bakarım, kendimi severim ve sosyalimdir."
Göğen, "Sizi ne ağlatır?" sorusuna ise şu yanıtı veriyor: "İnanmazsın, günde 10 kere ağlarım. Duyguları yüksek yaşıyorum.
Karşımdaki kadına hep saygım vardı." Göğen, "Kadınların size yaklaşımı nasıl oluyordu?" sorusuna şu cevabı veriyor:
"Harika, hepsini çok severim. 3 kız babasıyım ben; Uzay, Güneş ve Dünya. Hepsini de üniversitede okuttum. O zamanın imkanlarıyla kaç kişi 3 çocuk üniversite okutabilmiş... İlk eşime saygım sonsuzdur. Şimdiki eşimle de 20 yıldır beraberiz. İsmi Angel, harbi bir melek kendisi... Bana çok ekstra biri. Üst düzey bir bale öğretmeni."

Takvim Logo

Her şeyin vaktinde güzel olduğunu söyleyen oyuncu, geçmişteki rolleri şimdi asla canlandırmayacağını dile getiriyor: "Her şey zamanında güzel. Şimdi asla öyle bir rol yapmam. Fakat mafya babaları, ağa rollerini çok rahat oynarım."
Yeşilçam'da role nasıl girdiğini Göğen, şöyle anlatıyor:

Takvim Logo

"Bir kere saygım vardı karşımdaki kadına. Ben çok duygusal bir adamım. Ayrıca rahat biri olduğum için karşımdaki de rahat çalışırdı. Biz ilk defa bacak ellemedik ki hayatımızda." Göğen, Yeşilçam dönemini nasıl hatırladığını şöyle dile getiriyor:

"Gelmiş geçmiş en iyi dönemdir. TV'ye bakarken ara sıra kendime denk geliyorum. Şimdiye kadar çektiğim filmlerin yarısını izlememişim. Çünkü o kadar çok ki... Yeşilçam'da para yoktu fakat havası vardı. İyi ki geldim, iyi ki çalıştım, iyi ki yaşıyorum. Sevabı da günahı da bana ait."

Takvim Logo

"FATMA GİRİK DELİKANLIDIR KADİR İNANIR TEHLİKELİDİR"
Nuri Alço: Tanıdığım en güzel adamlardan biri... O çok farklı bir karakterdir. Yeni de evlendi ve çok mutlu. Allah ona uzun ömür versin. Sanatçı olarak çok zor adamdır. 50'den fazla filmde beraber oynamışızdır. Hâlâ da beraberiz ve müşterek işler yaparız. Hiç kavga etmezdik. Birbirinden çok zıt tiplerizdir ama ayrı bir ekolüzdür de... Yan yana geldiğimizde bir bütün oluruz.
Tarık Akan: Yeşilçam'ın en güzel adamıdır. O hep beni kıskanır ve çok severdi. (gülüyor) "Sen benden çok şöhretli adamsın" derdi. Beni görünce hemen sohbet ederdi.

Takvim Logo

Müjde Ar: Canım ciğerimdir, gençlik arkadaşım. 10'a yakın filmde oynamışızdır. Sette de 10 numaraydı.

Fatma Girik: Delikanlıdır. Duayendir, anlatılmaz yaşanır... Sette pantolonun yırtılır, hemen o dikerdi. Hiç egosu yoktur.

Şener Şen: Çok muhteşemdir.

Kadir İnanır: O var ya o, çok tehlikelidir. Benim 3 kaburga kemiğimi kırdı. Tabii, filmde her şey olur.

Takvim Logo

MÜJDE AR

Takvim Logo
Takvim Logo
Takvim Logo

PERİHAN SAVAŞ

Takvim Logo

TÜRKAN ŞORAY

Takvim Logo

ORHAN GENCEBAY

Takvim Logo

ITIR ESEN

Takvim Logo

GÜLŞEN BUBİKOĞLU

Takvim Logo

HARİKA AVCI

Takvim Logo

HARİKA AVCI

Türk filmlerinden şarkıcılık kariyerine kadar hep göz önünde kalmayı başarmıştı Harika Avcı... Özellikle geçirdiği estetik operasyonlardan sonra inanılmaz bir görüntüye kavuşmuş, Türkiye'nin en çekici kadınları arasında yer almıştı.