Mehmet Ali Erbil'in sevgilisi Alisa Nasya Deniz ilk kez konuştu. Mehmet Ali Erbil evleniyor mu? İşte Mehmet Ali Erbil'in sevgisilinden herkesin merak ettiği açıklama...
Mehmet Ali Erbil, geçtiğimiz günlerde kendisinden 40 yaş küçük Alisa Nasya Deniz ile görüntülenmişti. 'Aşk yok' diyen Erbil soruları yanıtsız bırakmıştı. Dün objektiflere yansıyan Alisa Nasya sessizliğini bozdu.
Özel hayatıyla ilgili ilk kez 2.Sayfa kameralarına konuşan Nasya, 'Sakladığım, gizlediğim bir şey yok. Her şey şuan da yolunda. Mehmet Ali fizik tedaviye devam ediyor. Evlilik durumu yok, yüzüğümü kendim aldım.' ifadelerini kullandı.
HASTALIĞI BOYUNCA HEP YANINDA OLDU!
Alisa Nasya Deniz, Mehmet Ali Erbil'i yoğun bakım sürecinde de hiç yalnız bırakmadı. Durumu hakkında doktorlardan sürekli bilgi alan Nasya, Mehmet Ali Erbil'e olan özlemini sosyal medyadan şu sözlerle dile getirmişti...
" Nasıl başlayacağım sözlerime bilemiyorum hayatıma kattığın onca güzel şey, onca hayaller iyi kötü her anımda yanımda oluşun 'Şubatta doğum günümü kutlayacağız' demiştin, isyan etmiyorum. "
"Çünkü kalbinin güzelliğini ben biliyorum. Bu da bir imtihan ney yani dileğim gerçekleşmeyecek mi? Söz vermiştin hep yanımda olacaktın. Ben senin ne kadar güçlü olduğunu biliyorum hadi hepimiz seni bekliyoruz ne olur dayan ve kalk eskisinden daha güçlü olarak."
MEHMET ALİ ERBİL'İN SEVGİLİSİ ALİSA NASYA DENİZ KİMDİR?
22 yaşındaki Alisa Nasya ile Mehmet Ali Erbil'in internet üzerinden tanıştığı biliniyor. Alisa Nasya'nın "Traveller Freelance Model" olarak çalışıyor.
Mehmet Ali Erbil 235 gün hastanede verdiği yaşam mücadelesini canlı yayında anlattı. Zor günleri anlatırken gözyaşlarını tutamayan Mehmet Ali Erbil'in değişimi dikkat çekti. İşte Mehmet Ali Erbil ve kaçış sendromu hastalığı hakkında sözleri...
MEHMET ALİ ERBİL CANLI YAYINDA HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLADI! VİDEO İÇİN TIKLAYIN!
"Arkadaşlarımızın dualarıyla, kız kardeşim, ilk eşim, ikinci eşim, dördüncü eşim bir gün başımdan ayrılmadılar. Sevenlerime çok şey borçluyum. Çok önemli bir şey. Şanslıyım ki hiç hatırlamıyorum o süreci. Neler yaşamışım bilmiyorum, film gibi. Yoğun bakımdan çıkıp, normal odaya geçtiğimde hiçbir yerim oynamıyordu. İlk parmağım oynadığından Allah'ım çok şükür dedim. "
"Biraz sol ayağımda kopukluk var. doktorlar eninde sonunda yürüyeceksin dediler. Yine ne geldiyse kadınlar yüzünden geldi başıma. Kızlarla buluşmaya gidiyordum. Duş aldım. Küvetten çıkarken ayağım kaydı. Ambulans gelmiş, acile götürmüşler. Doktor "Ben bunu toparlayacağım 3 günde çıkacaksınız" demiş. Sonra bir şey batıyor bana. Doktor iğne yapıyor. Ağrı geçmiyor. Parçalı kırık olunca her şeye batmış."
"AYAĞA KALKACAĞIMA HİÇ İNANMIYORDUM!"
"İlk akciğere batmış, onu kurtarmışlar, böbreklere zarara vermiş. diyalize bağlamışlar beni. Bir gecede 2 kez ameliyat etmişler beni. Aynı kan grubu olan 70 ünite kan getirmişler sadece 5 tanesi uymuş. Doktorlar bu durumu açıklayamıyorlar. Kaçış sendromunu tetikledi. Yürüyemem o yüzden kaynaklanıyor. Kendi ilacımı da daha yeni almıştım, bu olay başıma geldi. Ben ayağa kalkacağıma hiç inanmıyordum. Kardeşime ve eşime "böyle bir durum olacaksa benim fişimi çekin" dedim."
"HER ŞEY İNSAN İÇİN"
"Her şey insan için. O banyoda 5 kez benzer kaza atlattım. Daha önce hiç düşmedim. Çünkü dengeliyimdir. Gözümü ilk açtığım anı hatırlamıyorum. Muhsine'yi çağırmışım. Sonra Sezin... Onlar 9 ay oradalardı. Hiç ayrılmadılar. Ailem için de çok zor. Bütün ömür boyu onları bu duruma mahkum edecektim. Evimde bir kişi beni kaldırıyor, iki kişi beni yıkıyor. Bunlar büyün nimet. Allah kimseyi düşünmesin. Hele de yoğun bakım."
"YAŞAMA ŞANSI YÜZDE 5 DEMİŞ DOKTOR"
"Hastanenin biraz jesti oldu ama nereye kadar? Sanat camiasında 42 yıl oldu. Çok sevgi biriktirmişim. İbrahim Tatlıses ile her karşı karşıya geldiğimde ağlıyorum. O çok özel. O vurulduğunda ilk ben gitmiştim hastaneye. İlk karşılaştığımızda ağlıyoruz. Güzel şeyler de konuşuyoruz tabi... Selçuk Yöntem ile Tarık Ünlüoğlu sormuş benim doktoruma 'yaşama şansı yüzde 5 demiş."
"Ekim sonunda küçük bir filmde rol alacağım. O yüzden sakal bıraktım. güzel bir anı olsun. Yılbaşında inşallah Kıbrıs'ta sahne alacağım. 'Değişik bir yer olsun' dedim.
Sahneye tekerlekli sandalyeyle çıktığımda sorun vertigoydu. Başıma gelmeyen kalmadı. Tanınmış bir hasta olarak katta çok ünlüydüm. Gelenler 'ay görelim, ay görelim' diyorlarmış."
"Bir çocuk 'Mehmet ali abi bana biz isim yazsın, imza atsın' demiş. 'İyi getirin' dedim. Çocuğun adı Göktuğ... Ben ne yazmışım? Bre adam sen 10 aydır kalem mi aldın eline! Hiç kimseyi ne mağdur etmişimdir, ne elimi kaldırmışımdır. Ben çocuğuma elimi kaldırsam 4 gün odadan çıkamam.
"Yoğun bakımda çok kötü kabuslar görüyordum. Deliryum diye bir şeymiş. Verdikleri ilaçlardan kaynaklı. Rüyamda beni kaçırıyorlardı falan... Rüyanın etkisiyle ilaçları çıkarıyormuşum. Sonra beni yatağa bağlamışlar. Uyandığımda ben de beni çivilediler sandım. Şuanda iş olarak bir şey yapmak istemiyorum. Hastanede televizyon izliyordum. Reytinglere bile bakıyordum. Komadan çıktım, 'ilk 100'ü verin' dedim."
KAÇIŞ SENDROMU NEDİR?
Tıp dilinde Clarkson hastalığı olarak bilinen Kaçış sendromu, damar içi kan basıncında meydana gelen dengesizlikle ortaya çıkmaktadır. Tekrarlayan damar içi sıvısının azalması ile ortaya çıkan şok atakları ortaya çıkar ve nadir görülür. Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa, Hindistan, Japonya, ve Kuveyt de dahil olmak üzere, dünyanın dört bir yanından hastalar tespit edilmiştir. Yaşamı tehdit eden bir hastalıktır.
KAÇIŞ SENDROMU BELİRTİLERİ NELERDİR?
Neye bağlı olduğu ve bedenin çalışmasının nasıl bozulduğu henüz tam olarak belli değildir. Kılcal damarların içinden dışarıya sıvı çıkış hız ve miktarında artış meydana gelir. Kılcal damarlarda ortaya çıkan bu değişiklikle damar dışına sıvı sızması artar.
Akciğer-kalp-karın zarı gibi bedenin iç boşluklarına ve kaslarının içine, damar içindeki sıvılar sızarak birikir. Damar içi kan basıncı-tansiyon azalınca şok tablosu gelişir. Damar içinden beden boşluklarına sıvı kaçışına neden olan ihtimaller olsa da esas neden bilinmemektedir.