Gezi Parkı görüntüleri yeniden servis edilen Tamer Karadağlı'nın söz konusu görüntüleri üzerinden Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'nden istifa edeceği iddia edilmişti.
Söz konusu görüntü ve iddialar hakkında Sabah Günaydın'dan Tuba Kalçık'a konuşan Tamer Karadağlı "75 yıldır aynı iddialar var" dedi.
"BU GÖREVİ HİÇ HAYAL ETMEMİŞTİM"
- Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevi size teklif edildiğinde ne hissetmiştiniz?
Böyle bir görevi hiç hayal etmemiştim. Hayal eden çok insan vardır ama benim hiç aklımda yoktu. Okulu bitirdikten sonra bir süre Devlet Tiyatrosu'nda dışarıda oynamıştım ama sonra İstanbul'a gidip özel sektörde oynamayı tercih etmiştim. Dizimin 2. sezonunu çekeceğim dönemde böyle bir teklif geldi. Çok şaşırdım Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü teklif edilince. Biraz zaman istedim. Sayın Bakanımızla ve Bakan Yardımcımız Batuhan Bey'le konuşunca ikna oldum. Bakış açısı çok önemli. 'Kariyerimde başarım varsa bunu Devlet Tiyatroları için kullanabilirim' dedim. Dışarıda çalışmış olmam çok önemli. Farklı bir bakış açısı getirebiliyorsunuz. Devlet Tiyatrosu'nun çok başka bir yapısı vardır. Oyuncu kalitemizden, kostümlere ve oyunlarımıza kadar çok titiz bir çalışma içindeyiz. Zaten Türkiye'deki tiyatroların standardını da biz belirliyoruz. Aslında bu çok büyük de bir sorumluluk. Bu sorumluluğu yerine getirmek için çok fazla çalışıyoruz. Günde 22 saat çalıştığım günler oluyor. Hayatımı İstanbul'dan Ankara'ya taşıdım. Tüm zamanımı Devlet Tiyatrosuna ayırıyorum. Kuruma faydam olsun diye, tiyatroyu herkese ulaştıralım diye... İzleyicilerimize oyunlarımıza sunarken arkasında çok büyük bir emek var.
"ELEŞTİRİLERE CEVAP YETİŞTİRİRSEM İŞİMİ YAPAMAM
- Anladığım kadarıyla size verilen görevi yerine getirmek için çok emek harcıyorsunuz ancak göreve geldiğiniz ilk günden beri eleştirilerin de hedefindesiniz. Neler hissediyorsunuz bunları görünce?
Kişisel olarak algılamıyorum. Kim benim yerimde olsa eleştiriler olurdu. İsmim bilindiği için daha çok eleştiriler oluyor. Ben insanların ne dediğiyle ilgilenmiyorum açıkçası. İşimi yapıyorum. Eleştirilere cevap yetiştirecek değilim. Eleştirilere cevap yetiştirsem işimi yapamam. Ben sokağa çıkınca halktan takdir görüyorum. Önemli olan bu. Genel Müdür olmamdan dolayı halktan büyük ilgi görüyorum. Tabii bunun arka planında çok çalışmak ve doğru ekip kurmak da var.
"DEVLET TİYATROSUNDA ÖNÜNE GELEN OYNAYAMAZ"
- Bazı oyunlarınız zaman zaman tartışma konusu oluyor. Devlet Tiyatrosu olarak oyunları seçerken nasıl bir yol izliyorsunuz?
Herkesin oyunlarımızı beğenmesini bekleyemeyiz. Sanatın doğasında olan bir şey bu. Bazıları beğenir, bazıları beğenmez. Oyunlarımız seçilirken çok ciddi elemelerden geçiyor. Birkaç aşamadan geçerek oyunlarımız Devlet Tiyatrosu'nun havuzuna giriyor. Devlet Tiyatrosu her önüne gelen oyunu oynayamaz. Biz devleti temsil ediyoruz.
'İSTİFA EDECEK' İDDİALARINA YANIT: 75 YILDIR EN BÜYÜK DEDİKODU BUDUR
- Zaman zaman istifa söylentileri çıkıyor hakkınızda. Neler söylemek istersiniz?
Devlet Tiyatroları'ndaki en büyük dedikodu mekanizması genel müdür göreve geldiği günden itibaren görevden alınacağı söylentisidir. Bu 75 yıldır böyledir. Muhsin Ertuğrul için de Cüneyt Gökçer için de aynı dedikodular oluyordu. Bunu çok normal karşılıyorum. Sanat çevrelerinde böyle dedikodular hep vardı, olmaya da devam edecek. Bakanlıkla en ufak bir problemim olmadı bugüne kadar. Bakanımızla çok uyum içinde çalışıyoruz. İstifa dedikoduları doğru değil yani... Başarı odaklı bir insanım. Sadece başarılı olmak için çalışıyorum. Bu yüzden kimin ne dediğini önemsemiyorum.
GEZİ'YE KATILDIM AMA…
Gezi'ye katılmanız sosyal medyada yeniden gündem oldu. Buna dair neler söylemek istersiniz?
Evet Gezi'ye gittim. O dönem orada olan binlerce insan gibi. Ancak kısa sürede konunun ağaç olmadığını gördüm. Olayın siyasi boyutunu görünce, terör örgütlerinin yandaşlarını sahada görünce bir kez daha orada olmadım.
"BU GÖREVİ HİÇ HAYAL ETMEMİŞTİM"
- Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü görevi size teklif edildiğinde ne hissetmiştiniz?
Böyle bir görevi hiç hayal etmemiştim. Hayal eden çok insan vardır ama benim hiç aklımda yoktu. Okulu bitirdikten sonra bir süre Devlet Tiyatrosu'nda dışarıda oynamıştım ama sonra İstanbul'a gidip özel sektörde oynamayı tercih etmiştim. Dizimin 2. sezonunu çekeceğim dönemde böyle bir teklif geldi. Çok şaşırdım Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü teklif edilince. Biraz zaman istedim. Sayın Bakanımızla ve Bakan Yardımcımız Batuhan Bey'le konuşunca ikna oldum. Bakış açısı çok önemli. 'Kariyerimde başarım varsa bunu Devlet Tiyatroları için kullanabilirim' dedim. Dışarıda çalışmış olmam çok önemli. Farklı bir bakış açısı getirebiliyorsunuz. Devlet Tiyatrosu'nun çok başka bir yapısı vardır. Oyuncu kalitemizden, kostümlere ve oyunlarımıza kadar çok titiz bir çalışma içindeyiz. Zaten Türkiye'deki tiyatroların standardını da biz belirliyoruz. Aslında bu çok büyük de bir sorumluluk. Bu sorumluluğu yerine getirmek için çok fazla çalışıyoruz. Günde 22 saat çalıştığım günler oluyor. Hayatımı İstanbul'dan Ankara'ya taşıdım. Tüm zamanımı Devlet Tiyatrosuna ayırıyorum. Kuruma faydam olsun diye, tiyatroyu herkese ulaştıralım diye... İzleyicilerimize oyunlarımıza sunarken arkasında çok büyük bir emek var.