Yiyecek ve içeceklerin bozulmaması için en çok alınan tedbir buzdolabında saklamaktır. Ama bazı yiyecekler için durum tam tersi.
Yiyecek içecekler ve hatta ojeden parfüme kadar birçok ürünün bozulmasını engellemek için buzdolabında muhafaza edilir.
Fakat çok bilinmese de bu durumun istisnaları mevcuttur. Bazı besinler buzdolabında saklandığında daha kısa sürede bozulur ve adeta zehire dönüşür. İşte buzdolabında tutulmaması gerekenler...
DOMATES
Hemen herkesin bozulmaması için buzdolabında sakladığı domatesler aslında buzdolabı sayesinde tadından ödün veriyor.
Adeta kumlu hale gelen yapısı tadını da bozuyor. Hızla yumuşamaya başladığı için bakteriler oluşur ve öyle tüketildiğinde sağlık sorunlarına neden olur.
PATATES
Buzdolabında tutulan patatesin tadı ve dokusu kötü etkilenir. Yavaş yavaş bozulmaya başlar fakat buzdolabında olduğu için görüntüsünde bir değişme olmaz.
Görüntüsünde bir değişim olmadığı için bozulduğu anlaşılmaz ve tüketildiğinde çeşitli sağlık sorunlarına yol açar.
SARIMSAK
Sarımsak, kuru ve serin ortamlarda 3 ay boyunca kimseye zararı olmadan usul usul bekler. Buzdolabındayken etrafında dolaşan hava antisarımsak etkisi yapar.
KAHVE
Buzdolabı sayesinde nemlenen kahve çekirdekleri hem lezzetini yitirir hem de kısa sürede bayatlar.
TATLILAR
Çikolata başlığında söyledik ama aslında şekerli yiyecekleri buzdolabında uzak tutun. Her birinin ya formu ya da lezzeti buzdolabında zarar görür.
Bal akışkanlığını yitirir, reçel donabilir, çikolatanın tadı hak getirir.
ANANAS
Ananas gibi tropik meyveleri buzdolabında saklamak kısa sürede çürümesine neden olur.
KARPUZ
Aynı şekilde karpuzda buzdolabına konulduğunda kısa sürede bozulur.
SOĞAN
Soğan da sarımsak gibi buzdolabında yaralanan yiyeceklerden.
Hatta soğanın ömrü buzdolabındayken sarımsağa göre daha kısa.
EKMEK
Üç gün sonra yapacağınız köfte için saklamıyorsanız, ekmeği buzdolabında saklamak tazeliğini yitirmesine sebep olacaktır.
FESLEĞEN
Buzdolabına konulduğu andan itibaren rengi, tadı ve kokusu değişir tüketilmeyecek hale gelir.
BU BESİNLERİ ASLA BİRLİKTE TÜKETMEYİN
Yiyecekleri bir araya getirirken önceliğimiz her zaman damak zevki oluyor. Birlikte yemekten hoşlandığımız şeyleri bazen çocukluktan gelen alışkanlıklarımız, bazen de içinde bulunduğumuz toplumun kültürü belirliyor. Fasulye ve pirinç dünyanın birçok yerinde bir arada tüketilebilen bir ikiliyken, bazı ikililer sadece o topluma özgü olabiliyor. Bu düzenlemeyi sadece lezzete bakarak yapmak doğru mu peki?
Ayurveda'ya göre hayır. Ayurveda geçmişi çok eski zamanlara dayanan bir bütünsel sağlık pratiği. Ayurveda anlayışında yiyecekler tatlarına, ısıtma ya da soğutma enerjilerine ve sindirim sonrası etkilerine göre sınıflandırılıyor. Bu sınıflandırma üzerinden bazı yiyeceklerin bir arada tüketilmesinin insanın ruh ve beden sağlığına zararlı olduğu öngörülüyor.
Peki o yiyecekler ne? İşte vazgeçilmez olan ama asla yan yana gelmemesi gereken o besinler.
Domates ve salatalık zararlı ikililer arasında ilk sıralarda yer alıyor. Özellikle yaz aylarında salatalarımızın vazgeçilmezlerinden olan domates ve salatalık bir arada tüketildiklerinde negatif etki yapıyor. Portakaldan bile fazla C vitaminine sahip olan domateslerin yanına salatalıktaki özel bir enzim eklendiğinde hem C vitamini emilimi azalıyor hem de sindirim sistemi üzerinde baskı oluşuyor.
Domatesin genel olarak birçok şeyle bir araya getirilmesi zararlı. Örneğin domatesle peynir ya da ekmek ya da simit gibi hamur işleri de yememek gerekiyor. Çünkü domatesin içinde bulunan asitler nişastanın enzimlerini zayıflatırken peynirin içindeki sütün de kesilmesine neden oluyor.
Sütlü çay özellikle İngilizler için çok yaygın bir tüketim biçimi. Ancak bu birlikte tüketmenin doğru olduğu anlamına gelmiyor. Çay tansiyon ve kalp damar sağlığı üzerinde olumlu etkileri olan maddeler içeriyor. Ancak sütün içinde bulunan kazein isimli protein çayla birlikte tüketildiğinde bu olumlu etkileri engelleyerek çayın faydasını ortadan kaldırıyor.
Karpuz sıcak yaz günlerinde hepimizin favorisi ancak karpuzu ve kardeşi kavunu yanında hiçbir şey olmadan tüketmemiz gerekiyor. Özellikle peynir gibi süt ürünleriyle karpuz kesinlikle tüketilmemeli. Çünkü süt ürünlerinin sindirimi karpuza göre çok daha uzun. Karpuzun sindirimi sırasında salgılanan mide asitleri sütün kesilmesine neden oluyor. Karpuz diğer birçok şeye göre çok hızlı sindirildiğinden tek başına tüketilmeli.