Spor yazarları, UEFA Avrupa Ligi'nin 3. haftasında Beşiktaş'ın deplasmanda Lyon'u ile 1-0 yendiği karşılaşmayı değerlendirdi.
ALİ GÜLTİKEN- Taktik disipline sadakat vardı
Lyon, çok önemli forvet oyuncularına sahip. Lacazette, Nuamah, Benrahma, Cherki çok yaratıcı oyuncular. Hem bire birde çok iyiler hem de dar alanı çok iyi oynayabiliyorlar. Geniş alan kontraya dönüldüğünde burada da çok hareketli oyuncular. Öndeki üçlü, birbirine çok benzeyen futbolcular olmalarının avantajını saha içinde sürekli yer değiştirerek kullandı. Beşiktaş karşısında Lyon, özellikle ilk yarıda bu oyuncularla etkili oldu.
Beşiktaş'ın özellikle topa sahip olduğunda oyun temposunu düşürme ve dengeleme stratejisi belli ölçüde başarılı oldu. Fakat oyunun bu bölümündeki en büyük başarı Ersin'e ait. Büyük takdiri hak etti. Oyunun her iki yarısında yaptığı mükemmel kurtarışlar, Beşiktaş'ı skor olarak oyunda tuttu. Şampiyonluk yaşamış bir kaleci olarak yaşı genç olsa da tecrübesini konuşturdu. İkinci yarı Beşiktaş, çabuk geçiş stratejisini yürürlüğe koyduğu andan itibaren oyun dengesi istediği noktaya geldi. Savunma bloğunda yine doğru şekilde durdu, özellikle ceza sahası civarındaki savunma dizilişi ve organizasyonu mükemmeldi. Bir yandan bunları yaparken diğer yandan da beklediği çabuk çıkış fırsatlarını peş peşe yakalamaya başladı. Rafa-İmmobile ve Gedson üçlüsü inisiyatif alıp hem atakları organize ettiler hem de Beşiktaş'ın ihtiyacı olan skoru buldular. Bu seviyeler hem mücadele hem de taktik disipline sadakat ister. Beşiktaş hem işin bu yönünü doğru yaptı hem de kazanma adına düşündüklerini sahada uyguladı. Bundan iyisi Şam'da kayısı…
MURAT ÖZBOSTAN- Ersin'i ıslıklayanlar utandı mı!
Yüreğimiz ağzımızda izledik maçı. Hele de ilk 45 dakikayı. Lyon gol için her şeyi yaptı ama beceremedi. Çekildikçe çekildik kabuğumuza. Çıkamadık hiç. Gol attılar, ofsayt olduğu için VAR'dan döndü. Penaltı kazandılar, VAR izin vermedi. Sakat sakat oynayan bir aslan parçası vardı kalede: Ersin Destanoğlu. Çocuk Beşiktaş'ı bu bölümde ayakta tuttu, Allah da yanımızda oldu.
Golü yemedik ve ikinci yarıda "Hadi bir kıpırdayalım" dedik artık. Aslında Lyon'un direkten dönün topu, Ersin'in 53 ve 55 arası kurtardığı toplarla kalbimiz ağrıdı. Ama biraz uyanmaya başladık. "Yeter" dedik. Lyon yorulmaya başladı. Kontrataktan Gedson ile gelen gol, Beşiktaş'a hayat verdi. İkiyi bile bulma şansını yakaladık. Lyon en formda dönemini yaşarken gelip deplasmanda yenmek Beşiktaş adına bir zaferdir. Şans deyin ne derseniz deyin tabela bizi yazdı. Daha önce Beşiktaş çok iyi onayıp kaybetmişti ama dün gece tablo tersine döndü. Olumsuz çok yanı da var ama böyle bir gece ve atmosferden galip çıktıktan sonra bunların analizini Giovanni van Bronckhorst yapsın. Birinci kahraman kaleci Ersin. Kariyerinin en iyi maçlarından birini oynadı. Oysa sadece 2 idmana çıkmıştı. Daha önce ıslıklanmış ve ayıp etmişti bir grup taraftar. Beşiktaş taraftarı, şimdi onu bağrına basmalı. Bu gençlere sahip çıkın.