Süper Lig'in 28'inci haftasında lider Galatasaray, evinde Antalyaspor'u ağırladı. Sarı kırmızılılar, Osimhen'in 3 gol kaydettiği maçtan 4-0 galip ayrıldı. Bu sonuçla Galatasaray puanını 71'e yükseltti ve şampiyonluk yolunda büyük avantaj elde etti. Spor yazarları, Galatasaray'ın performansını yorumladı. İşte o yazılar...
LEVENT TÜZEMEN-Mütevazı kral Victor Osimhen
Üç gol atan, gol krallığında zirveye yerleşen Osimhen'in kazanılan penaltıda topu Morata'ya vermesi, alkışlanacak bir hareketti. Osimhen bu tavrı ile ne kadar mütevazı olduğunu bir kez daha gösterdi. G.Saray'da kiralık oynamasına rağmen 40 yıllık G.Saraylı gibi mücadele eden, sahada basmadık yer bırakmayan, hücum dışında savunmaya da yardım eden Osimhen'i tüm takımın çok sevdiği o kadar belli ki; her gol sonrası futbolcuların hepsi onu kucaklamaya koştu. Alanya'da ikinci yarı asıl görevine dönen Sara nihayet, toparlanmaya başladı. G.Saray'ı bir maestro gibi yönetti, pas dağıtımında ön plandaydı. Sara'nın kendini bulması, Torreira'nın da iyi oynamasını sağladı.
Barış Alper, G.Saray'ın cengaveri olduğunu futboluyla kanıtladı. Barış, bazı final paslarında topun şiddetini ayarlayabilseydi skor daha da farklı olurdu. Ama Barış'ın, Osimhen'in ikinci golüne yaptığı asist öncesi rakipten sıyrılıp topu önüne alışı ve ardından da pası mükemmeldi. Alanya'da tek başına savunmayı ayakta tutan Sanchez, Antalya karşısında da G.Saray'ın savunmadaki aklıydı. Abdülkerim ile yeniden uyumu yakalayan Kolombiyalı, hep doğru pozisyon alırken isabetli paslar verdi, bir pozisyonda hücuma çıkarken rakiplerini ipe un serer gibi geçmesi alkış aldı. G.Saray, farklı galibiyetle psikolojik olarak güçlendi, taraftarına zirve yarışında güven verdi ve taraftarını da yeniden sahanın içine çekti. Kasımpaşa maçında penaltıya neden olan Cuesta'yı, Okan Buruk yıpranmaması adına kadroya almayarak doğru yaptı…
ÖMER ÜRÜNDÜL-Takımın omurgası çok kuvvetli
Galatasaray, ilk yarım saat oyunu domine edemedi, ataklar kopuk kopuktu. Bu bölümde ayrıca iki de ciddi kale önü tehlikesi yaşadılar. Ama 30. dakikada Antalyaspor tuzağa düştü. Galatasaray iyi oynamasa da bilhassa kendi sahasında etkili ön alan baskısı var. Bu dakikada Antalya geriden ince paslarla çıkmayı düşününce basit top kaybından G.Saray öne geçti. 30 ile 60. dakika arası Antalyaspor takım halinde oyundan yok oldu. Galatasaray da kısa aralıklarla farkı 4'e çıkardı. Sonrasında rahatlayan sarı-kırmızılılar doğal olarak rölanti anlayışa geçtiler. Okan Buruk da önündeki 3 kritik maçı düşünerek bazı kilit oyuncular da içinde olmak üzere değişikliklere gitti. Bu şekilde de güle oynaya maçın sonunu getirip 3 puanı hanelerine yazdılar.
Gelelim genel gözlemlerime; Osimhen gerçekten büyük karakter. Avrupa'da tanınan çok önemli bir santrfor olmasına rağmen işini bütün içtenlikle yapıyor, arkadaşlarına örnek oluyor. Böyle hırslı bir oyuncunun penaltıyı Morata'ya bırakması da takdir edilecek bir olaydı. Barış Alper yine dinamik ve faydalıydı. G.Saray için önemli bir oyuncu olan Yunus Akgün bir sakatlık geçirdi ama fizik olarak bu kadar düşüş göstermemesi gerekirdi. Galatasaray'ın öncelikle omurgası çok kuvvetli. Muslera'ya dün pek iş düşmedi ama Sanchez, Torreira ve Osimhen gerçek bir güç gösterisi oluşturuyorlar. Eren ve Frankowski de çok ön plana çıkmasalar da basit oynuyorlar ve devamlılıkları var. İlerleyen haftalarda daha iyi olacakları kanaatindeyim.
BÜLENT TİMURLENK-Gedelek turşusu
Gelin beraber futbol sahasında bir turşu kuralım. Sebzeyi hasat eden, yıkayan, kesen defans hattı, turşuyu, oyunu kuran da orta saha. O bölgede fermantasyon ne kadar kaliteliyse turşu da o kadar lezzetli olur. Bitmedi elbette, birilerinin turşuyu kavanoza doldurması lazım, otomasyonla çalışmıyoruz, hepsi insan eli yani sahada ayağı… Birileri kavanoza doldurup asist yaptığında golcüler de etiketi basıp kutuya dolduracak işte… Dün G.Saray ilk 30 dakikada turşuyu fazla fermante etti. Bu ne demek, ürün gevşer, tadı acır. Ne bekler ne de kanatlarda Barış ve Yunus üretim hattındaki tıkanıklığı gideremediler. Antalyaspor her hattıyla kuru-pilav yanında turşuyu yemeye hazır bir takımdı oysa ki. İlk yarının son çeyreğinde üretim bandı akmaya başladı.
Kütür kütür turşu derler ya G.Saray onu çıkardı imalattan üç golle.. Barış Alper üçüncü vitese taktığında bu ligde karşısında duracak adam yok. Ve elbette Osimhen… Adam tek başına Gedelek Turşucusu… 4-0 sonrası rölanti de olsa G.Saray pozisyon vermeden kazanıp farkı kağıt üzerinde 10 puana çıkardığı maçın moraliyle gidecek derbiye. "F.Bahçe'yi şampiyonluk yarışında bir adım önde görüyorum" diyen Emre Belözoğlu tespitlerini de, zengin babanın futbol meraklısı oğlunun Bodrum'a kaçarken arkasında enkaz gibi bıraktığı Antalya'nın başına geçtiği günkü tercihini de gözden geçirmeli. Hiç kimseye olmasa da "Emre Belözoğlu"na ayıp oluyor…
AHMET ÇAKAR-Süper yönetti!
G.Saray geri dönüş sinyalleri verdi. Yaklaşık 1-2 aydır kötü sonuçlar alan, daha önemlisi kötü futbol oynayan, daha da tehlikelisi çok gol yiyip rakiplerine çok pozisyon veren bir Galatasaray varken dün gece net şekilde dönüş sinyallerini aldık. Her şey dört dörtlük mü? Hayır! G.Saray ilk 30 dakika tedirgindi. Ama golü bulduktan sonra her şey değişiverdi. Barış Alper, yavaş yavaş çıkışa geçti diyebilirim. Dün sağ kanadı iyi kullandı. İlk golde Morata'nın önüne yuvarladı, o da Osimhen'in önüne çıkarttı. Bu gol bana göre maçı da Galatasaray lehine bitirdi! Sarı-kırmızılılar kanatları iyi kullandığında Osimhen, korkunç bir silah haline dönüşüyor.
Hem hattrick yaptı hem de G.Saray'ın kazandığı penaltıda topu kullanması için Morata'ya vererek beyefendilik ve de alçak gönüllülük yaptı. Görünen o ki G.Saray'ın oynaması gereken savunma tipi dörtlü… Böyle olduğunda defansif olarak daha az hata yapıyor. Zaten Süper Lig'de G.Saray'ın pozisyon bulmadığı, gol atmadığı maç neredeyse yok! Davinson Sanchez'e de ayrı paragraf açmamız lazım. Osimhen ile birlikte G.Saray'ın en iyisiydi. Maçın hakemi Ozan Ergün'e gelince... İddia ediyorum Türkiye'deki FIFA hakemleri dahil, diğer tüm hakemlere de baktığımızda şu an için en formda hakemlerin başında geliyor. Mükemmel maç yönetti, oyunculara yaklaşımı, vücut dili, hakem olgunluğu mükemmeldi.
MUSTAFA ÇULCU-Aman dikkat!
G.Saray önceki haftalardaki gibi önde baskı ve tempolu başladı. Topa daha çok sahip olmasına rağmen dikine ve çabuk gidemedi. Antalya, Streek'i sol bekte kullanıp beşli savunma yapıyor, ileride Larsson ile gol arıyor. İlk gole kadar G.Saray'ın ne kanat bekleri ne de forvetleri ile bir tane ortası yoktu. Sanchez'in baskısı ile kaptığı top ve arka direkte kendini unutturan Osimhen ile golü buldu. Golden sonra G.Saray daha etkili oyun sergilemeye başladı. Sanchez ve golleriyle Osimhen sahanın en iyileri. Önünde derbi varken kart sınırındaki hat-trick yapmış Osimhen'i 68'e kadar oyunda tutması riskti.Ozan Ergün fizik görüntüsü, sakinliği ve öz güveni ile sahaya yakışıyor. İlk dakikalarda oyunu kontrol altına aldı, kararlılığı ile kendini kabul ettirdi. Antalya'nın penaltı beklediği pozisyonda Sanchez'in elleri-kolları arkada olabildiğince sakınmış ve küçülmüş, devam kararı doğru. Safuri ile penaltı beklediği pozisyonda ise Frankowski'nin herhangi bir müdahalesi yok, devam kararı doğru. Galatasaray lehine VAR'dan gelen penaltıda OFR'de 30 saniye seyretti, yetti. Çünkü Safuri'nin sol kolu çok açık ve genişlemiş, net penaltı, karar doğru. Pozisyon içinde kalıp kendisine top çarpması hoş olmadı. Yer alma ve çevre kontrolünde daha dikkatli olmalı. Barış Alper hakemi çok zorladı, sarı görmeden maçı tamamlaması şansıydı. Hakemin 80. dakikada Barış Alper ile yüz yüze konuştuğu anı tekrar izlemesini tavsiye ediyorum. Bu sezon maç alan genç jenerasyonun içinde iyi hakemlik kumaşına sahip Ozan Ergün başarılı maç yönetti. Deneyim kazandıkça daha iyi olacak.
EVREN TURHAN- Şampiyonluk modunu açtı
Galatasaray için milli ara öncesi oynadığı Antalya maçını kazanmak hem psikolojik üstünlüğü ele geçirmek hem de maç fazlasıyla 10 puan farkı yakalamak için önemliydi. Galatasaray maça tutuk başladı. Morata günündeydi. Hem yaptığı asist hem de tecrübesini sahaya yansıttı. Osimhen yine yıldızlaştı. Okan hoca ilk yarıda belli bir bölüm Barış'ı sağa aldı, Yunus sola geçti o bölümde de Galatasaray maçı çözdü. Sağ taraftan Emrecan'ın olduğu bölgeden Antalya çok açık veriyordu. Barış da bunu çok iyi kullandı. Haftalar sonra gerçek Barış'ı bize gösterdi ve onun getirdiği toplarlarla Galatabaray ilk yarıyı rahat bir şekilde önde tamamladı. Galatasaray tekrar o eski, coşkulu oyununa bu maçla döndü. Şampiyon döndü diyebiliriz. Sanchez maçın yıldızlarındandı. Sara ve Torreira'da iyi mücade etti. Eren geldiğinden beri en iyi maçını oynadı.
Frankowski biraz tutuktu. Biraz daha zamana ihtiyacı var gibi. Yunus etkili gözükmese de Osimhen'e yaptığı asist maçın unutulmaz anlarından biriydi. Galatasaray kalesinde çok pozisyon vermedi. Oyunu tuttu. 4. golden sonra rahat bir şekilde bir şekilde maçı bitirdi. Aslan bu oyunla bence şampiyonluk modunu açtı.