Roketsan tarafından geliştirilen Bora füzesi 610 mm çaplı.
Sistem, yüksek teknoloji ürünü seyrüsefer ve otomatik tevcih sistemleri sayesinde at ve uzaklaş taktiğini başarıyla uyguluyor.
TÜRKİYE'NİN YENİ NESİL YERLİ SİLAHLARI
Gelişen teknoloji hayatımızın her alanına nüfus etmek ile birlikte silah endüstrisini de baştan başa yeniliyor.
İşte Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından kullanılan yerli teknoloji ürünü olan silahlar...
SAHA İstanbul koordinasyonunda, kümelenme üyeleri ASELSAN, ROKETSAN, ERMAKSAN, SAVER, TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) ve Gebze Teknik Üniversitesi ile oluşturulan konsorsiyum, Lazer Hava Savunma Sistemleri başlıklı proje geliştirdi. Projenin TÜBİTAK Sanayi Yenilik Ağ Mekanizması (SAYEM) tarafından desteklenmesi kararlaştırıldı.
Dünyada lazer sistemlerine yönelik çalışmalar üç kategoride yürütülüyor. Mühimmat, mayın ve el yapımı patlayıcı başta olmak üzere her türlü patlayıcı ve şüpheli madde imha sistemlerine yönelik olarak zırhlı insanlı araç veya insansız kara aracı üzerine entegre 1-3 kW gücünde çalışmalar bulunuyor.
Drone imha sistemleri için mobil veya sabit platformlara entegre 2-5 kW gücünde çözümler geliştiriliyor.
Hava savunma sistemleri kapsamında ise genellikle insansız C-RAM/top, havan ve roketlere karşı, sabit veya mobil sistemlere entegre, 20-100 kW gücünde çözümler üzerinde çalışılıyor.
Proje kapsamında, TÜBİTAK BİLGEM tarafından yürütülen Yüksek Güçlü Lazer (YGL) Projesi çıktısı 20 kW (4x5 kW) lazer kaynağı, adaptif odaklayıcı ve hedef takip sistemi, konsorsiyum vasıtasıyla gemi ve kara platformlarına sistem olarak adapte edilecek ve top, havan roket ve güdümlü füzelere karşı Hava Savunma Lazer Sistemi geliştirilecek.
LAZER SİLAHINA HAVA SAVUNMA GÖREVİ
Havadan yere atılan mühimmat ile top, havan ve roket tehdidinin bertaraf edilmesinde son dönemde en etkin çözüm olarak lazer sistemler öne çıkıyor. Özellikle son 10 yılda lazer sistemlerinin bazı zafiyetleri (hedef takibi, güç ve odaklama ve benzeri) giderilerek hava tehdidine yönelik bir seçenek oluşturuldu.
Gelişmiş teknoloji ve savunma sanayisine sahip ülkeler lazer sistemleri çalışmalarına ağırlık veriyor.
TÜRKİYE'NİN YENİ SİLAHINDAN İLK GÖRÜNTÜLER
Türkiye'nin roket ve füze alanındaki lider şirketi ROKETSAN, Alka Yönlendirilmiş Enerji Silah Sistemi'ni (YESS) ilk kez 14'üncü Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF'19) tanıttı.
Alka, ilk kez paylaşılan test görüntülerinde el yapımı patlayıcı, güvenlik ihlali yapan drone, mühimmat taşıyan drone, casus drone, sürü drone saldırısı gibi tehditleri başarıyla bertaraf etti.
ROKETSAN İleri Güdüm ve Kontrol Teknolojileri Müdürü Dr. Uğur Kayasal, AA muhabirine, Alka'yı öz kaynaklarıyla geliştirdiklerini söyledi.
TÜRK MÜHENDİSLER 3 AYDA LAZER SİLAHI YAPTI
TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) mühendisleri Star Warsfilmlerinde kullanılan ışın silahlarına benzer lazer silahları geliştirdi. 50 kişilik Ar-Ge ekibi tarafından ordunun talebi üzerine 3 ay içinde prototip olarak üretilen Tüfeğe Monte Lazer Silahı, Milli Piyade Tüfeği (MPT) 76'ya monte edilerek kullanılabiliyor.
Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF) tanıtılan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın incelediği Tüfeğe Monte Lazer Silahı'nın Proje Yöneticisi Doç.Dr. Aydın Yeniay, lazer silahı hakkında bilgi verdi.
Bir süredir lazer silahı teknolojileriyle ilgili araştırma ve geliştirme çalışması yürüttüklerini anlatan Yeniay, Geliştirdikleri Tüfeğe Monte Lazer Sistemi ile Milli Piyade Tüfeği - MPT76'ya lazer silahı işlevini de kazandırdıklarını söyleyen Yeniay, şu bilgileri verdi:
"Tüfeğe Monte Lazer Sistemi'ni bir çanta içerisinde taşınabilen ve 30 dakika içinde şarj olabilen yapıda geliştirdik. Lazer silahımız 180 atımlık. Lazeri, odaklayıcısı, optiği ve bütün kontrollerini milli olarak geliştirdiğimiz lazerimizi yine milli silahımız olan MPT 76'ya entegre ettik. Lazer silahımız 100-150 metre mesafeden 1 milimetre çelikleri delebiliyor. Yalnızca lazer gücüyle çalışıyor ve silahın diğer özelliklerini hiçbir şekilde etkilemiyor. Diğer silahın üzerine standart arayüzlerle ekleyebiliyoruz. Lazer sistemi de sırt çantasına sığabiliyor. taşınabilmesi çok önemli. Hem taşınabiliyor hem şarj edilebiliyor."
Yeniay, silahın Türk mühendisliğinin başarısı olduğuna dikkati çekerek, "Dünyada bu güçte taşınabilir ilk lazer silahını geliştirdik. Şu anda Türk Silahlı Kuvvetleri'nde kullanımda yok. Yakında olacak." dedi.
ZAHA İLK ÇIKARMASINI IDEF'TE YAPTI
Türk savunma sanayi firması FNSS Savunma Sistemleri'nin Zırhlı Amfibi Hücum Aracının (ZAHA) ön prototipinin tanıtımı yapıldı.
FNSS üst yöneticisi Nail Kurt, 14. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF 2019) bulunan FNSS standında gerçekleştirilen lansmanda ZAHA gibi araçları az sayıda ülkenin üretebildiğini söyledi.
Kurt, Türk Deniz Kuvvetleri'nin 20. yüzyıl muharebe alanı gereksinimleri uyarınca ortaya çıkmış bir ihtiyaç olan ZAHA'nın, havuzlu çıkarma gemilerinde konuşlandırılacağını belirtti.
Nail Kurt, "Belirlenen ihtiyaçlar çerçevesinde Savunma Sanayii Başkanlığı ve FNSS arasında imzalanan ZAHA projesi kapsamında tasarım ve üretim yapılacak. Bu sözleşme kapsamında 27 adet araç teslim edilecek, bu araçlardan 23'ü personel taşıyıcı, 2 âdeti adet komuta kontrol, 2 adeti de kurtarma aracı. Sözleşme şartları gereği teslimatlar 2021'de başlayacak 2022'de tamamlanacak." dedi.
Aracın testlerinin gelecek sene tamamlanacağının altını çizen Kurt, istekler gereği 15 deniz miline kadar denizde hareket kabiliyeti olduğunu dile getirdi.
Kurt, içlerinde 21 personelle, yine tanımlanan hızlarda personel koruma altında sahile çıkacağına işaret ederek, sahilde ve karada bir zırhlı personel taşıyıcıyla kara harekatına devam edeceğini anlattı.
Bu aracın NATO'da sadece bir ülkede olduğunun altını çizen Kurt, "Başka bir projeden uyarlanmış bir araç değil. Mayın ve balistik koruması, personel taşıma kapasitesi, kara ve deniz harekatında diğer rakiplerinden daha üstün bir araç." diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkan Yardımcısı Mustafa Şeker de, ZAHA gibi büyük projeleri program olarak gördüğünü ve bu tür projelerde birçok KOBİ'nin de katkısının olduğunu söyledi.
TANKLAR YERLİ FÜZE TANOK ILE VURACAK
Türkiye'nin roket ve füze alanındaki lider şirketi ROKETSAN ise, tank mühimmatı Tanok'u ilk kez 14'üncü Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF'19) sergiliyor.
120 milimetre Lazer Güdümlü Füze Tanok, tanklar ve diğer yüksek kalibre namlulu silahlarda kullanılan geleneksel topçu mühimmatlarına alternatif olacak, yenilikçi bir seçenek olarak geliştirildi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) lazer güdümlü tanksavar topçu mühimmatı ihtiyacının karşılanması amacıyla tasarlanan Tanok, düşük ağırlığı ve kullanıcıya zarar vermeyen fırlatma motoru sayesinde portatif olarak kullanılabilme veya kara araçlarından atılabilme kabiliyetine sahip bulunuyor.
Modern muharebe sahasının ihtiyaçlarına; yüksek etkinlik, hassasiyet ve maliyet etkin bir çözüm sunmak üzere geliştirilen Tanok, mevcut tanklar tarafından kullanılmaya uygun bir mühimmat seçeneği sunuyor.
İŞTE YENİ YERLİ TAARRUZ HELİKOPTERİ ATAK-2'NİN İLK FOTOĞRAFI
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ), Atak-2 adlı ağır sınıf taarruz helikopterinin tam boy bir modelini Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nda (IDEF'19) ilk kez gün yüzüne çıkaracak.
22 Şubat tarihinde TUSAŞ ile Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) arasında imzalanan anlaşma ile çalışmalarına başlanan helikopter böylece ilk kez tam olarak görülmüş olacak.
İŞTE İLK MİLLİ SİLAHLI DRONE
Türk savunma sanayisi bünyesinde "drone"lar kullanılarak geliştirilen güvenlik çözümlerine bir yenisi eklendi.
Ar-Ge kaynaklı yazılım ve donanım ürünleri geliştiren Asis Elektronik ve Bilişim Sistemleri, bu yıl itibarıyla savunma sanayisindeki faaliyetleri için ASİSGUARD markasını oluşturma kararı aldı.
ASİSGUARD, hali hazırda askeri araç elektroniği, otonom mikro, mini ve orta sınıf rotorlu insansız hava araçları, C4ISR (komuta, kontrol, iletişim, bilgisayar, istihbarat, gözetleme ve keşif), elektro-optik, sınır güvenliği, yapay zeka, siber güvenlik ve büyük veri alanlarında özelleşmiş sistem, alt sistem donanım ve yazılım geliştirme çalışmaları yürütüyor.
Şirketin askeri ve güvenlik amaçlı her türlü operasyonda hem gündüz hem gece etkin olarak kullanılmak üzere geliştirdiği Songar, otomatik atış stabilizasyonuna sahip ilk milli silahlı drone sistemi olma özelliği taşıyor.