Kızılcık Şerbeti dizisi de meğer gerçek hikayeden esinlenerek yazılmış! Yalı Çapkını'nın gerçek hikaye olduğu herkesçe biliniyor. Cuma ekranları yayınlanan her iki dizi de gerçek bir kişinin hikayesini anlatıyor. Fenomen diziler hakkında tüm detaylar haberimizin devamında...
Kızılcık Şerbeti dizisinin oyuncu kadrosunda Settar Tanrıöğen, Sibel Taşçıoğlu, Müjde Uzman, Aliye Uzunatağan, Feyza Civelek, Ceren Yalazoğlu Karakoç, Emrah Altıntoprak, Feray Darıcı, Selin Türkmen, Özlem Çakar, Oral Özer, Rahimcan Kapkap, Serkan Tınmaz, Tuana Gizem Uzunlar yer alıyor.
Başrolünde Sıla Türkoğlu ve Doğukan Güngör'ün yer aldığı dizi ile ilgili gerçekler bir bir ortaya çıktı.
İşte kimsenin aklının ucundan bile geçmeyecek o hayat hikâyesi ve diziye dair merak edilen tüm ayrıntılar!
Senaryosu Melis Civelek'in kaleminden çıkan dizi Kızılcık Şerbeti güçlü oyuncu kadrosunun yanı sıra aynı zamanda da senaryosuyla da dikkatleri üzerine çekti.
Oldukça idealist ve despot bir anne olan Kıvılcım'ın tavırları ve kızlarıyla şekillenen olay örgüsünün arka planında yaşananlarda zamanla birer birer ortaya çıktı.
Yalı Çapkını dizisinin ardından Kızılcık Şerbeti dizisinin de gerçek bir hayat hikâyesinden uyarlama olduğu ortaya çıktı.
GÜLSEREN BUDAYICIOĞLU'NUN HAYATI DENİLİYORDU
Üniversite birinci sınıfta okuyan kızının bir anda hamile olduğunu ve kaçak göçek evlendiğini öğrenen despot annenin beyninden vurulmasıyla dikkat çeken dizinin Gülseren Budayıcıoğlu'nun hayatından uyarlama olduğu iddia edilmişti.
Gülseren Budayıcıoğlu'nun Kitaplarından uyarlanan Kırmızı Oda, Yalı Çapkını ve Masumlar Apartmanı dizileri sonrası gerçek hikayelerin olduğu diziler ünlü psikiyatra gözleri çeviridi. Ancak Kızılcık Şerbeti'nin konusu ve hikayesi Gülseren Budayıcıoğlu'na ait olmadığı anlaşıldı.
Bazı haber sitelerinde Budayıcıoğlu'nun konuyla ilgili açıklama yaptığı, bu iddiayı yalanlayarak danışanın hayatı olduğunu söylediği yazıldı.
Sosyal medya kullanıcıları tarafından gelen yorumlardan diziye ilişkin fikirler ise şu cümlelerle ifade edildi;
"Benzer bir durumu birebir yaşamış olarak şunu söyleyebilirim ki burada asıl problem maalesef egodur, önyargıdır. Kimse kimseyle aynı şartlarda ya da aynı inançta olmak zorunda değil. Saygı olduğu müddetçe herkes gayet mutlu ve huzurlu yaşayabilir. Ve TV de böyle hayatın içinden bir dizi görmek çok mutlu edici. Umarım böyle diziler çoğalır da TV izleyebiliriz."
"Bölüm harika ve sakindi, her oyuncu rolüne hâkim, keyifle izledim komik sahneler vardı, tam tersini izlerken sıkılmadım, her sahnesinde heyecanlandım, umarım dizi başarılı olur çünkü oyuncu kadrosunu hak ediyor, uyumlu ve harikaydı."