'Kuruluş Osman'ın heyecanla takip edilen 57'nci bölümünde, Selçuklu Sultanı Mesud tarafından başkente çağırılan Osman Bey, sarayda misafir edildi ve Sultan Mesud'la bir araya geldi.
Görüşme öncesinde sultanın perdedarı tarafından huzurda nasıl davranması gerektiği konusunda bilgilendirilen Osman Bey, taht odasına kabul edildiğinde teamüllere uymayarak sultanın karşısında eğilmeyi reddetti. Perdedar Osman Bey'in bu davranışı karşısında dehşete düşerken, Sultan Mesud, Osman Bey'in bu hareketini görmezden geldi.
Osman Bey yanında getirdiği sandıkla sultana hediyesini sundu ve "Sizden çok evvel, bu kutlu tahtta oturan Sultan Alaeddin'in babama hediyesidir" dedi. Şaşırta Sultan Mesud'un "Sultanımızın bu kıymetli hediyesini neden bana verirsin" sorusuna Osman Bey'in "Bu hediyenin kıymeti üzerindeki kıymetli taşlardan ötürü değildir.
Sultan Alaaddin'in ihya ettiği devletimizin büyüklüğündendir. Sizde kalsın istedim. Sizde kalsın ki devletinizin büyüklüğünü her daim hatırlayasınız" cevabı soğuk rüzgarlar esmesine neden oldu.
Bu sırada Moğol Valisi'nin odaya destursuz girmesi ortamın daha da gerilmesine neden oldu. Moğol Valisi Yargıcı, Osman Bey'i "Demek Togay'ın Gökbörü dediği, başına buyruk Osman sensin!" diyerek tepeden tırnağa süzdü. Vali Yargıcı, Moğol elçisinin öldürülmesinin hesabını sorarken, Osman Bey elçi kendisine saldırmasına rağmen canını bağışladığını, elçiyi öldürenin Togay olduğunu söyledi.
Osman Bey'in kendisiyle muhatap olmadan cevabını direkt Sultan Mesud'a vermesi Moğol valisini çileden çıkardı. Moğol valisinin "Togay'a vergini tez öde" sözüne, Osman Bey "Ben vergimi Togay'a değil sultanıma ödeyeceğim" cevabı vererek noktayı koydu.
Moğol Valisi, "Hazineme girecek verginin kimden geldiğiyle değil, vaktinde gelmesiyle alakadarım… Lakin ola ki vergi tahsil edilmez. İşte o vakit, bedelini sen ödersin Sultan Mesud" diye küstahça konuşarak odayı terk etti. Sultanın bu sözlerin altında kalmasına içerleyen Osman Bey de "Sultan Alaeddin'in hançerini yanlış ellere teslim etmişim…" diyerek müsaade istedi.
Sultan Mesud, Osman Bey'in ağır sözlerine bozulsa da gerçekleri konuşmasından etkilendi.