Asi Nehri üzerinde son yıllarda dönemsel olarak görülen ve hızlıca artabilen su sümbülleri, bazı bölgelerde nehrin yüzeyini yeşile bürüdü.
İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) İklim Değişikliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Abdulla Sakallı, AA muhabirine, son dönemde Asi Nehri'nde görülen su sümbüllerinin çoğalmasına evsel atıkların neden olduğunu söyledi.
Evsel atıkların su sıcaklığının artmasına neden olduğunu aktaran Sakallı, bu durumun da sümbüllerin yayılım hızını etkilediğini belirtti. Sakallı, su sümbüllerine karşı nehre akan evsel atıkların sıfırlanması gerektiğini vurguladı.
"EVSEL ATIKLARI ARITMADAN NEHRE BIRAKMAMAK GEREKİYOR"
Bölgeye ait olmayan su sümbüllerinin, bulunduğu yerdeki ekosistemi olumsuz etkilediğine dikkati çeken Sakallı, şöyle devam etti:
"Bu istilacı türün burada yaşamasının en büyük sebeplerinden birisi de nehir içerisine bırakılan evsel atıkların oluşturduğu ortamlardır.
Sümbüllerinin oluşup yayılım sağlayabilmesi için bazı şartların oluşması gerekmektedir. Bu şartlardan en önemlileri suyun içerisinde bulunan nitrit, azot ve fosfor türevli minarelin artması sebebiyle su sümbülü kendine burada uygun ortam bulabiliyor.
Su sümbülleri 20 ila 30 derece arasında hızlı bir şekilde patlama yapabiliyor. Su seviyesinin azaldığı dönemlerde daha fazla su bırakılarak sıcaklığının kontrol edilmesi gerekiyor. Bu tarz önlemlerle sümbüllerin çoğalmasına engel olabilirsiniz.
İlk etapta sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler, vatandaşlar bu konuda bilgilendirilmelidir. Evsel atıkları arıtmadan nehre bırakmamak gerekiyor. Su sümbülleri ekosisteme birçok yönden zarar veriyor. Oradaki balıkçılığı öldürebilir. Sümbüller sudaki oksijeni aldığı için orada yaşayan canlılar oksijen bulamıyor."
Sakallı, bitkinin bırakacağı ufak kalıntıların bile bunun yeniden çoğalmasına sebep olabileceğine dikkati çekti.
Her krizin yeni bir fırsat doğurduğunu belirten Sakallı, su sümbüllerinin ekonomik olarak da değerlendirilebileceğini söyledi.
Sakallı, su taşıma kapasitesi yüksek olan su sümbüllerinin içerisindeki liflerin Orta Doğu, Asya ve Amerika'da kağıt, tekstil, hasır, sepet gibi ürünlerde değerlendirildiğini sözlerine ekledi.