takvim.com.tr
Son günlerde sosyal medya platformları kendini yaşlandırmış insanlardan geçilmiyor. Akıllı telefonlar için Rus 'Wireless Lab' tarafından 2017'de yayınlanan ve ücretisiz olarak indirilen 'FaceApp' son günlerin fenomen uygulaması olarak karşımıza çıkıyor. Sporcusundan, siyasetçisine, ünlü, ünsüz herkes bu uygulamayı kullanarak kendilerinin yaşlanmış hallerini paylaşıyor.
Peki nedir bu FaceApp uygulaması? Nasıl kullanılıyor?
FaceApp uygulaması iOS ve Android cihazlar için AppStore ve Google Play Store'dan indirilebiliyor. Uygulama pek çok özelliği ile ücretsiz. Ancak reklamsız, filigransız ve genişletilmiş özellikler için premium sürümünü edinmeniz gerekiyor. FaceApp Pro sürümü için 1 aylık 23.99, 1 yıllık 122.99 ve ömür boyu kullanım için 269.99 TL ödemek gerekiyor.
NASIL KULLANILIYOR?
Akıllı telefonlara indirilen bu uygulama, görüntü işleme teknolojisiyle çalışıyor. Fotoğrafınızı çekiyorsunuz veya galeriden yüklüyorsunuz. Sonra birkaç dokunuşla filtreden geçiriyorsunuz. İşte bu kadar. Birkaç dokunuşla kendinizi 70'li yaşlarda buluyorsunuz. Yaşlanmanın yanı sıra ücretsiz olarak gençleşmek, saç şeklinizi değiştirmek ve gözlük takmak gibi filtreler kullanılabiliyor.
ÜCRET ÖDEMİYORSANIZ ÜRÜN SİZSİZNİZ
Buraya kadar işin eğlence kısmı. Ancak programın aldığı izinler işin tehlikeli kısmı.
Uygulamayı indirdikten sonra sizden bazı izinler alınıyor. Bu izinler arasında yok yok. Kamera, çekilen fotoğraflar, videolar, cihaz içeriğini görüntüleme... Bunlar yalnızca bazıları. Uygulama mağazalarına girerek FaceApp'in istediği izinleri görebilirsiniz.
İş bununla sınırlı değil. Aynı zamanda bir de 'Gizlilik Sözleşmesi'ne göz atın. Verdiğiniz bu izinlerden toplanan verilerin nasıl kullanıldığı 'Gizlilik Sözleşmesi'nde yazıyor. Özellikle birkaç madde var ki, siz eğlenirken toplanan verilerin hangi amaçlarla kullanılabileceğini açık açık gösteriyor.
NASIL YAŞLANDIRIYOR?
FaceApp kullanıcıları program üzerinden yaşlandırırken yapay zeka teknolojilerini kullanıyor. Program üzerinden çektiğiniz veya galerinizde bulunan fotoğrafınızı alıyor, yapay sinir ağları kullanılarak yaşlandırıyor. İşte bu andan itibaren o fotoğraf artık size ait değil programın veritabanına ait oluyor. Yani bir yüz tanıma arşivi oluşturuluyor.
FACEAPP TEHLİKESİ
Sosyal medyada çok konuşulan Face App yaşlandırma programı vatandaşlar tarafından internette çok araştırılanlar arasında yer alıyor. Birçok kişi Face App programını indirerek uygulamayla kendi fotoğraflarının 30-40 yıl sonraki haline bakıyor. Peki, Face App yaşlandırma programı tehlikeli mi?
Facebook'ta geçen haftadan bu yana yayılan değişim hareketi FaceApp, bir tartışmayı yeniden gündeme getirdi. Facebook ile başlayan yüz yașlandırma uygulamaları yüz tanıma sistemleri için bir veri tabanı oluşturuyor. Bir iddia ise, programı kullananların genç yaşlı halinini sisteme kayıt ediyor bu veriler belli yerlere servis ediliyor. Çin hükümeti bu sistem ile 50.000 kişilik bir konserde aranılan bir suçluyu yakalamayı başardı. Şifre hatta parmak izi girmeden yalnızca yüz tanıma sistemi ile açılan telefonlarımız var. FaceApp kullanırken tekrar bi düşünün... Belki de bu projenin bir parçasıdır!.
Teknoloji haberleri sitesi Wired'ın yazarlarından Kate O'Neill de hareketin "zararsız bir eğlence olmadığını" öne süren bir makale kaleme aldı. O'Neill, 10 yıl öncesi ve sonrasını yan yana gösteren fotoğrafların, insanların yıllar içindeki değişimini yakalamaya çalışan bir teknoloji için çok kullanışlı olduğunu vurguladı. Tartışma üzerine Facebook da hareketle ilgisi olmadığını bildiren bir açıklama yayımladı. Açıklamada, "kullanıcıların başlattığı hareketin kendiliğinden yayıldığı ve şirketin bundan çıkar sağlamadığı" ifadesi yer aldı.
YÜZ TANIMA ALGORİTMALARI GELİŞTİRME AMACI MI TAŞIYOR?
Öte yandan, Yapay zeka konusuyla ilgilenen uzmanlar, kişilerin sosyal medyada 10 yıl öncesi ve sonrası fotoğraflarını karşılaştırmalı paylaştığı hareketin, "yüz tanıma algoritmaları geliştirme amacı taşıyor olabileceği"ni savundu. Dünyada birçok devlet ve özel şirket, güvenilir ve hızlı olduğunu söyleyerek yüz tanıma programlarını kullanıyor.
Bazı araştırmacılar, yüz tanıma teknolojisinin kart ve şifrelerin gizli tutulması, suçluların yakalanması ve ülkeye giriş çıkışların denetlenmesi gibi alanlarda hızlı ve güvenilir bir araç olduğunu söylüyor.Bazılarına göre ise bu, mahremiyetin yok olduğu bir distopyanın parçası. Yüz tanıma teknolojisi, birçok ülkede özellikle güvenlik ve eğlence amaçlı kullanılıyor.
Avustralya'daki havaalanlarında benzer bir yüz tanıma sisteminin pasaportların yerine geçeceği konuşuluyor. Almanya da "terörle mücadele" kapsamında havaalanlarında ve tren istasyonlarında uygulamayı hayata geçirebilir. Bu programlarla aileler kayıp çocuklarını ve yakınlarını bulabiliyor, hatta bir araştırmaya göre genetik bozukluklar teşhis edilebiliyor.Bilgisayar, telefon ve kart şifrelerini çok sık unutanlar için de bir kurtarıcı olarak görülüyor.
YÜZ TANIMA SİSTEMİ SADECE YENİLİK VE KOLAYLIK DEĞİL
Araştırmacılara göre, yüz tanıma teknolojisi sadece yenilik ve kolaylığı akla getirmiyor.
Yüz tanıma teknolojisi şirketi Kairos'un kurucusu Brian Brackeen, sistemin kötü amaçlı kullanımlara açık olduğuna dikkat çekiyor.
Temel sorular şunlar: Biz bir teknolojinin yüzümüzü tanımasını istiyor muyuz? Devletler ve özel şirketler elindeki veri tabanlarını nasıl ve ne zaman kullanıyor? George Orwell'in ünlü "1984" romanındaki gibi "Büyük Birader" bizi mi izliyor?
TEHLİKE BÜYÜK!
Öte yandan, teknolojinin yayılarak çocuk istismarı, cinsel taciz gibi suçların, casusluk ve gizli takiplerin önünü açmasından endişe ediliyor. Akıllı telefonlardaki bazı uygulamalar şimdiden kapsamlı olarak bu programları kullanmaya başladı. Bu da kişisel kullanımların yaratabileceği güvenlik risklerini ve gizlilik ihlallerini gündeme getiriyor.
İSRAİL ORDUSU FİLİSTİNLİLERE KARŞI BU SİSTEMİ KULLANIYOR
İsrail ordusu, işgal ettiği bölgelerdeki Filistinliler'e yönelik olarak yüz tanıma sistemi kullanıyor. Söz konusu uygulama iki nedenle kullanıyor. İlk sebep, İsrail'e çalışmak için geçen Filistinliler'i ayırt etmek, ikincisi ise "güvenlik" olarak sıralanıyor.
Bir ordu yetkilisi söz konusu uygulamayı doğruladı. İsrailli yetkili 29 noktaya kamera kurulduğunu belirtirken, "Bu uygulama ile daha hızlı ve etkili sonuç alacağız" ifadelerini kullandı. Yüz tanıma uygulaması tüm dünyada tartışılırken, ABD'nin San Francisco kentinde alınan karara göre şehir genelinde yüz tanıma teknolojilerinin kullanımı tamamen yasaklandı.
