ÇOK YÖNLÜ YETİŞTİRİLDİ
1861 yılında babası Abdülmecid'in vefatının ardından yerine amcası Abdülaziz geçti. Bu gelişmeyle ağabeyi Şehzade Murad veliahtlığa, kendisi ise tahtın ikinci varisliğine yükseldi.
Sultan Abdülaziz, diğer şehzadelerle birlikte Abdülhamid'in eğitimiyle de yakından ilgilendi. Abdülhamid, çok yönlü yetiştirilen şehzadelerden biriydi. Çeşitli hocalardan Farsça, Arapça ve Fransızca gibi dil eğitiminin yanında, iki İtalyan eğitimciden musiki dersleri de aldı.
ÖNCEKİ RESİMLER İÇİN TIKLAYINIZTAHTA GEÇECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORDU
Saraydan ayrılarak Maslak'taki köşkü ve Kâğıthane'deki çiftliğinde ailesiyle birlikte kendi halinde bir hayat yaşamaya başlayan Abdülhamid, diğer şehzadeler borç içindeyken tutumlu özelliğiyle çiftlik ve borsa işlerinden hatırı sayılır bir servet elde etti.
Tahta geçeceğini düşünmediği için kendisini hayata hazırlayan Şehzade Abdülhamid, çiftlik, banka, borsa, dünya piyasaları konusunda ileride çok işine yarayacak konularda önemli birikime sahip oldu.
ATTIĞI OK ŞAŞIRMAKSIZIN İSABET EDERDİ
Abdülhamid şehzadeliğinde gayet cesur ve serbestti. Kırlarda gezinmekten zevk alırdı. Ata binerdi. Hem de atların en sertine biner ve saatlerce gezerdi. Bahçelerinde kuşlar, tavuklar, hindiler besler bakımlarıyla meşgul olurdu. Sarayda ise, kendine ait marangozhanesinde oymacılıkla uğraşırdı.