Sultan Abdülhamid'in salgın öngörüsü corona virüs ile yeniden canlandı! 2.Abdülhamid'den Pasteur'e...
Osmanlı İmparatorluğu'ndan onlarca padişah gelip geçti ama Sultan II.Abdülhamid en çok konuşulan hükümdarlardan biri oldu. II. Abdülhamid, Osmanlı İmparatorluğu'nun 34. padişahı ve çöküş sürecindeki devlette mutlak hakimiyet sağlayan son padişah. Sultan 2.Abdülhamid devlet adamlığının yanı sıra bilim, teknoloji, kültür-sanat konularında da açık fikirliliği ve ileri görüşlülüğü ile de biliniyor. Zaten Türkiye'nin corona virüs ile mücadelesindeki ön görüsünün kaynağında yine İkinci Abdülhamid var. Bugün tüm dünya Türkiye'nin Kovid 19 ile mücadelesini konuşuyor ve örnek olarak gösteriyor. Ancak tarihimizde de benzer öncülükler mevcut. II. Abdülhamid kuduz mikrobunun aşısını bulan Louis Pasteur'e yeni kuracağı hastane için 10 bin Frank destek ve Mecidiye Nişanı göndermişti. İşte ayrıntılar...
Türkiye'nin Koronavirüs ve Kovid 19 hastalığı ile mücadelede pek çok ülkeden daha hızlı hareket ederek aldığı önlemler bütün dünyaya örnek oluyor. Ancak ülkemizin salgın hastalıklar konusundaki bu refleksi yeni değil. Bir hayvan tarafından ısırılmanın ölümle sonuçlandığı 1800'lerde, kuduz mikrobunun aşısını bulan Louis Pasteur'e Sultan II. Abdülhamid 10 bin Frank hastane parası ve Osmanlı'nın önemli onur belgelerinden Mecidiye Nişanı göndermişti.
Osmanlı Arşivleri'nden çıkan bir belge 33 yıl iktidarda kalan ve eğitim, ulaşım, sağlık gibi alanlarda önemli atılımlar yapan Sultan II. Abdülhamit'in dünyadaki bilimsel araştırmalara da kayıtsız kalmadığını ortaya koyuyor.
İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adem Ölmez'in Sultan II. Abdülhamid Sempozyumu'nda açıkladığı belgelere göre Sultan Abdülhamid'in kuduz aşısını keşfeden ünlü Fransız bilim insanı Pasteur'e bir heyet göndererek para ve onur belgesi verdi. Osmanlı İmparatorluğu'nun mikrobiyolojinin kurucusu Louis Pasteur'e yüklü miktarda bağış yapması o dönem için ölümcül olan bu hastalığın tedavisinde önemli bir mesafe katedilmesini sağladı.
1800'lü yıllarda milyonlarca kişinin hayatını kaybetmesinin önüne Louis Pasteur ve çalışma arkadaşı Emile Roux'nun bulduğu kuduz aşısı sayesinde geçildi. Kuduz aşısı bulunmasından üç yıl sonra da İstanbul'da aşı üretilmeye başlandı.
Yrd. Doç. Dr. Çetin Aykurt da II. Abdülhamid'in Pasteur Enstitüsü ile Münasebetleri başlıklı bir tebliğinde II. Sultan Abdülhamid'in salgın hastalıklarla mücadele konusundaki öncülüğünden bahsediyor. Pasteur'ün kuduz aşısını 1885 yılında uygulamaya koyması üzerine, II. Abdülhamid konu ile yakından ilgilendi. Bu amaçla, Pasteur Enstitüsünün çalışmaları hakkında bilgi almak ve bu bilgiler kapsamında Osmanlı Devleti'nin sağlık alanında gelişimine katkı sağlamak amacıyla Paris'e bir heyet gönderdi. Heyette ilk mikrobiyologlarımızdan Miralay Dr. Hüseyin Remzi Bey, Zoeros Paşa ve Veteriner Hüsnü Bey bulunuyordu. Bu heyet, Pasteur'ün yanında çalışmalar yapmış ve dönüşlerinde edindikleri bilgileri Osmanlı sağlık ilmine kazandırmışlardı.