Anadolu 42. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanık Ebru S. katıldı. Duruşmada, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ile taraf avukatları da hazır bulundu.
Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı Tunahan Erol, sanığın olay günü kendini idare edemeyecek durumdaki kızını battaniyeye sarıp puset içerisinde bıraktığını anımsattı.
Mütalaada, sanığın bu sebeple TCK 97/1 maddesi kapsamında "terk" suçunu işlediği belirtilerek, Ebru S'nin 3 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Mütalaaya karşı ve son savunması sorulan sanık ise, kadın sığınma evinde bebek ile kimsenin ilgilenmediğini savunarak, bebeği oraya bırakıp bırakmamakla ilgili de kimsenin kendisine bir şey sormadığını öne sürdü.
Sanık avukatları ise, mütalaaya karşı süre talebinde bulundu.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı adına katılan Avukatı Melike Gerek de sanığın doğumdan sonra bebeği koruma kurumlarına bırakabileceği hususunda bilgilendirildiğini ifade ederek, Ebru S'nin ise teyzesinde kaldığını ve bebeğine kendisinin bakabileceği yönünde beyanda bulunduğunu aktardı.
Mağdur bebeğin avukatı Sümeyye Gül ise mütalaaya katıldıklarını anlatarak, sanığın "terk" suçunu işlediğini ve üst hadden cezalandırılmasını talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık avukatların mütalaaya karşı ek süre talebini kabul ederek duruşmayı erteledi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Pendik'te 29 Mart'ta boş arazide terk edilmiş bebek olduğu ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekibi sevk edilmişti.
Olay yerine giden sağlık ekibinin içinde yer alan Acil Tıp Teknikeri Büşra Durmaz'ın sütannelik yaparak "Nisa Mihriban" ismini verdiği bebek, ambulansla Marmara Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Acil Servisine kaldırılmıştı.
Nisa bebek, 30 Mart'ta Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı bakımevine gönderilmesinin ardından 31 Mart'ta solunum güçlüğü çekmesi nedeniyle hastaneye tekrar kaldırılmıştı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca konuya ilişkin hazırlanan iddianamede, sanık Ebru S'nin "terk" suçunu işlediği gerekçesiyle 3 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
TAHLİYEDEN SONRA YENİDEN HAKİM KARŞISINDA
İstanbul Anadolu 42. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki davanın 3. Celsesi bugün görüldü. Duruşmaya sanık anne Ebru S. katılırken taraf avukatları ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı da mahkeme salonunda hazır bulundu.
KIZINI GÖREMEDİĞİ İÇİN İSYAN ETTİ
Duruşmadaki savunmasında sanık anne S., "Bu tarihten 1 ay öncesinde kızımın ameliyat olacağı yazılı muvafakatim gerekli olduğu söylendi. Ben yazılı muvafakatimi verdim ancak daha sonra kızım bana gösterilmedi" diyerek beraatini talep etti. Sanık avukatı, bebeğin şu anki sağlık durumunun neden kaynaklı olduğunun hastane cevabında açık olduğunu ve bebeğin beslenme sırasında mamanın akciğerine kaçmasını sonucu hastalandığını söyleyerek terk eylemiyle bebeğin sağlık durumunun bir alakası olmadığını ileri sürdü.
"BEBEĞİN BAŞINA BİR ŞEY GELMEMESİ ŞANSTIR"
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı celse arasında dosyaya giren hastane kayıtlarındaki aleyhe hususları kabul etmediklerini belirterek "Terk suçu kesinlik kazanmıştır. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyoruz" şeklinde konuştu. Nisa bebeğin avukatı ise "Mağdur bebek sanığın 2. çocuğudur. Doğumdan sonra sanık bebeği kurumda bırakmayı tercih etmeyip yanına alarak sokağa bırakmıştır. Bebeğin başına bir şey gelmemesi şanstır. Terk suçu sabit olduğundan sanığın cezalandırılmasını istiyoruz" dedi.
SAVCI MÜTALAASINDA CEZALANDIRILMASINI İSTEDİ
Duruşma savcısı mütalaasında, sanık savunması ve tüm deliller değerlendirildiğinde sanığın olay günü kendisini idare edemeyecek olan kızı mağdur Ebrar Nil'i battaniyeye sarıp puset içinde Pendik'te sokağa bırak suretiyle terk ettiği, bu sebeple üzerine atılı suçun sabit olduğunun anlaşılmasından dolayı 'Terk' suçundan 2 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti.
"BEN İMKANLARIMI BİLMİYORDUM"
Mütalaaya karşı savunmasını yapan sanık Ebru S., "Kadın sığınma evinde bebekle hiç kimse ilgilenmedi. Bebeği oraya bırakmak isteyip istemediğimi kimse sormadı. Ben böyle bir imkanım olduğunu bilmiyordum. Şu anda da ailemle kalıyorum" ifadelerini kullandı.
KURUM AVUKATI ANNENİN BEYANLARINI ÇÜRÜTTÜ
Kurum avukatı ise mütalaaya karşı beyanında sanığın kurum psikologları ve sosyal hizmet uzmanlarıyla yaptığı görüşmelerde doğumdan sonra bebeği kuruma bırakabileceği konusunda bilgilendirildiği ve kendisinin teyzesinde kalacağını ve bebeğe kendisinin bakacağını söylediğini aktardı. Sanığın bebeği bırakma şekli de nazara alınarak cezalandırılması istedi.
Duruşma sonu mahkeme, sanık avukatına mütalaaya karşı savunma yapmak için süre verilmesine karar vererek davayı erteledi.
