Dün saat 22.30'da polisin telefon ettiğini ve savcının kendisini ifadesini almak için beklediğini söylediğini belirten Toroğlu, bu nedenle gelip savcıyla konuştuğunu söyledi.
Basın mensuplarının ''Aziz Yıldırım'dan şikayetçi oldunuz mu?'' diye sorduğu Toroğlu, ''Neyse o devam ediyor yani. Hiçbir şey fark etmedi. Poliste ne olduysa burada da onlar oldu'' dedi.
Toroğlu, ''Savcılıkta yeni bir şey sorma ihtiyacı mı duydular size?'' sorusuna da ''Hayır, bilgime başvuruldu. Yani daha başka şeyler bilip bilmediğim soruldu şikeyle ilgili. Sohbet ettik, karşılıklı konuştuk. Ne gördüysem, ne biliyorsam onu söyledim'' karşılığını verdi.
Toroğlu, ''Emniyette sorulan şeylerin dışında burada farklı bir şeyler mi gösterildi size?'' sorusunu da ''Çok farklı bir şey yok. Daha nokta bir şeyler soruldu. Bildiğim kadarıyla cevap verdim'' diye yanıtladı.
Savcılıkta kendisine ''Maçlarda şikeyle, teşvikle ilgili net bilginiz var mı?'' diye sorulduğunu belirten Toroğlu, ''Tabii o çok zor, onu bilmeniz, görmeniz. Ancak teknik takipte onlar belli oluyor. Orada bulunmanız lazım görmeniz için. O kadar. Kanaatler soruldu'' diye konuştu.
''HAYATİ TEHLİKE BARINDIRABİLECEK KAMPANYA''
Toroğlu, bir basın mensubunun ''Aziz Yıldırım dışında şikayetçi olduğunuz isimler var mı?'' sorusuna da şu karşılığı verdi:
''Aziz Yıldırım dışında poliste bana hiç kimseden bir şekil gelmedi, bir okuma olmadı. Aziz Yıldırım'ın cümlelerini okudular. Ben de ona göre şikayetçi oldum. Çünkü Dijitürk'ten ayrılmam değil ondan sonra Hürriyet gazetesinden alınmamla ilgili küfürlü ve 'Onu Hürriyet gazetesinden de kovduracağım. Çok büyük bir kampanya, organize başlatacağım. Çok muazzam olacak' şeklinde cümleleri var. Bu cümleler olunca, böyle bir muazzam kampanya, buzdolabını ucuz vermek veya çamaşır makinesi dağıtmak gibi bir kampanya değil. Tehlikeli bir kampanya. Basından adamın olacak, televizyondan adamın olacak, seyirciyi tahrik edeceksin, amigoları tahrik edeceksin ki bir kampanya başlatacaksın. Bunun sonunda, bu kampanyada hayati tehlike bile olabilir. Onun için Aziz Yıldırım'dan şikayetçiyim. Yoksa Dijitürk'ten dolayı olmadım. Çünkü o gider kellemi ister, Dijitürk vermiştir altın tepside, bu onların sorunu.''
Ercan Saatçi'nin de adliyede olduğu hatırlatılarak kendisiyle görüşüp görüşmediği sorulan Toroğlu, Saatçi ile adliyede karşılaştıklarını, merhabalaştıklarını ve kendisinin çıkmasının ardından Saatçi'nin savcının odasına gireceğini ifade etti.
Toroğlu, Ercan Saatçi'nin adliyede olmasının kendisiyle ilgisi olmadığını sözlerine ekledi.