Ankara'dan Doğu ve Güneydoğu'ya yatırım yapmak istendiğinde çete, mafya ve terör yatırıma engel oluyordu. Bölge insanını kazanmanın mücadelesini verdik. Yeni bir ilkbahara hep birlikte ulaştık. Kılıçdaroğlu'na, Devlet Bahçeli'ye rağmen ulaştık.
Bahçeli'nin çözüm sürecine ilişkin ihanet süreci ifadesini kendisine aynen iade ediyorum. Çünkü onlar hep bu ihanetlerle Türkiye'yi küçülttüler. Eğer bir ihanet varsa bu ihanetin içinde olan Bahçeli'dir, Kılıçdaroğlu'dur. Okullar, üniversiteler karışmaya başladı. Bunlar iki yüzlü, iki dillidir. Şimdi Bahçeli'nin gençleri Muğla Üniversitesi'nde "Vur de vuralım, öl de ölelim" pankartıyla yürüdü. Bunların derdi ilim değil bunların derdi terör. Karşıt tarafta ise aşırı sol gruplar var.
Bahçeli'yi gördüğün zaman melek yüzlü sanırsın ama...
Milletimiz sizi parlamentonun dışına attı, bizi de getirdi tek başına iktidar yaptı. Yanlış yollara başvurmaya başladılar. Ne demek vur de vuralım, öl de ölelim. Aynı şey Kılıçdaroğlu'da da var. Silah aradan çekildikçe bölgenin çehresi hızla değişecek.
Şanlıurfa neden Türkiye'nin, Ortadoğu'nun ve dünyanın bir tarım merkezi olmasın?
Anne, babalar dağa kaçırılan çocuklarının yolunu gözleyeceklerine fabrikadan dönecek çocukların yolunu gözlesin. Benim milletim neden başka ülkelere gıpta ile baksın? Bizim neyimiz eksik?
Biz dünyaya nizam vermiş ve sistem kurmuş bir milletiz. 3 kıtada, 24 milyon metrekare bir alanda birlikte varolma kültürünü yaşatmış bir milletiz.
Herkes gönlünü ferah tutsun, öyle bir Türkiye yükseliyor ki, bu Türkiye'de inşallah acılar bitecek, gözyaşları dinecektir. Bu Türkiye'nin ayağında artık prangalar olmayacaktır.
Bütün plan, senaryo ve tezgahlara rağmen birbirine sımsıkı sarılmış bir Türkiye'yi inşa ediyoruz. Bu Türkiye'de ayrı gayrı olamayacak. Çatışma kültüründen beslenenleri kazanamayacak. Milletim rahat olsun, milletim söylenenlere değil yapılana ve sonuca baksın.
Nefretin diline esir olanlar mahçup olacak. Korkanlar ve korkutanlar kaybedecek, Türkiye kazanacak.
Akil insanları tespit ettik. Toplumun çeşitli kesimlerini itibarını kazanmış, bir heyeti teşekkül ettirdik, bir havuz oluşturduk. 7 ayrı coğrafi bölgeye göre planlama yapılacak, büyük ihtimalle perşembe akşamı bu heyetle biraraya geleceğiz, onları dinleyeceğiz.
Tüm toplumsal kesimlerin sürece destek vermesini istiyorum.
