"1 MİLYAR DOLAR, EVE SIĞMAZ, KAMYONLA TAŞINMAZ! BAŞBAKAN ÇOK SAF, HER ŞEYİ TELEFONDA KONUŞUYOR"
Başbakan'ın oğlu ile yaptığı konuşmaların yer aldığı ses kasetleri için 'baştan aşağı montaj' diyen Gökçek, "Çıldırmamak elde değil. Montaj olduğu, kesin... Başında diyor ki; 1 milyar Dolar. 1 milyar Dolar, bir odaya, bir eve sığar mı; merak ediyorum. 1 milyar Dolar kaç ton ediyor bilmiyorlar galiba... 11 tonluk parayı nasıl taşıyacak bu Başbakan'ın oğlu ya... Bir kamyonda taşınmaz, eve sığmaz. Efendim; evdeymiş, evden taşınmış falan... Bu taşınıyor biliyorsun, sesleri dinliyor, takip ediyorsun; savcı, polis zaten senin yanında, yakalatsana yolda... Neden yakalatmıyorsun durdurulan TIR'lar gibi... 1 milyar Dolar'ı alıp ne yapacak, nerede harcayacak Başbakan ya... Tape'de Başbakan diyor ki; 'Oğlum dinleniyorsunuz.' Bu Başbakan o kadar saf ki; bunu deyip de her şeyi konuşuyor telefonda... Yok böyle bir şey... Belediye başkanıyken de; 1 milyar Dolar'ı olduğundan bahsediliyordu, o para hiç bitmedi" diye konuştu.
Asıl yapılmak istenenleri ise Gökçek canlı yayında şöyle özetledi:
"15 GÜN İÇİNDE HÜKÜMET'İ DEVİRECEKLER! 15 MART'TAN SONRA HALKI SOKAĞA DÖKECEKLER"
Melih Gökçek, Başbakan'ın Türkiye'ye çağ atlattığını savunarak,"O gitsin istiyorlar. Seçimlere kadar bu işler durulmaz. Ankara ve İstanbul'u seçimde kaybettirmek ilk hedef... AK Parti iktidarını devireceğiz, Başbakan gidecek sonraki savaş... Herkesle ilgili başka kasetler de çıkar. Olaylar artarak, kızışarak devam eder. 15 gün içinde hükümet devrilecek. Buna uğraşıyorlar. 15 Mart'tan sonra halkı sokağa dökecekler, marijnal gruplar olaylar çıkaracak. Kan gövdeyi götürüyor mizansenleri yapacaklar. Türkiye Cumhuriyet, Ukrayna gibi karton devleti değil. Bizim halkımız sağduyulu... Başarılı olamayacaklar. Başbakan benim can kardeşim. Onu yarı yolda bırakmam. Batacaksak, beraber batarız. Onun doğru olduğunu biliyorum ve birlikte çıkacağız. Bu demokrasi sınavını da verirsek, Başbakan buradan da yüzde 45-50'lerle çıkarsa, ondan sonra yurt dışındakiler de duracak, susacak" dedi.
"ÇILDIRACAĞIM, KILIÇDAROĞLU 'DÜRÜSTLÜK SEMBOLÜ' OLDU"
Gökçek, Başbakan'ın uluslararası güçlere meydan okuduğuna dikkat çekerek, "Başbakan sıkıntılı bir adam... Sen gideceksin İsrail'e 'One Minute' diyeceksin. Yav, hayret ediyorum; şu Kemal Kılıçdaroğlu, geldi dürüstlüğün sembolü oldu, çıldıracağım ya... Bir gün bir yakalasam televizyonda da, onun SSK Genel Müdürlüğü'nde yaptıklarının hepsini söylesem... Geçen seçim, en az 20-30 tane somut iddiada bulundum, hiçbirisine cevap veremedi. Bir tane somut örnek vereyim Kılıçdaroğlu'nun yolsuzluklarına, 25 Dolar'a kalbe takılan stent var. Onları yıllarca 'Kemal Kılıçdaroğlu' imzası ile 2 bin 500 Dolar'a, 100 katı zararla satın aldık" iddiasında bulundu.
"DÜNYAYI KAOSA SOKTULAR, TÜRKİYE'DE YAPAMADILAR"
Gökçek, faiz ve sermaye çevrelerinin dünyayı kaosa sürüklediğini savunarak, "Bütün bunlar gezi olayları ile başladı. Yaşananların arkasında faiz lobisi ve Amerika'daki neocon'lar var. Sorumlusu da otpor ve Gene Sharp'tır. Sırbistan'da, Ukrayna'da, Kırgızistan'da, Mısır'da, Brezilya'da, Meksika'da yaptılar. Her tarafta karışıklık çıkardılar, her yerde başarılı oldular; bir tek Türkiye'de yapamadılar. Oyunları bozuldu. Bunun bir tezgah olduğu, beynelmilel bir oyun olduğu ortaya çıktı. Çünkü bizde istikrar var" dedi.
"KÜRESEL AKTÖRLERİN AYAĞINA BASTIK"
'Arkadaş bu Recep Tayyip Erdoğan'ın gitmesi lazım' diye ironi yapan Melih Gökçek, "Ortadoğu'da ne kadar masum devlet varsa onlara yardım yapıyor. Gidiyor Afrika'ya 2,5 milyar Dolar yardım yapıyor. AK Parti'nin büyüklüğü şu örnekte de ortaya çıkacak. MHP-Anap-DSP koalisyonu zamanında deprem oldu Türkiye'de... İnsanlar camilerde, yardım parası topladı. Devlet, o yardım paralarını, kasa boş olduğu için maaşlarını ödeyemediği memurlara, işçilere dağıttı biliyor musunuz? Milletin depreme yardım için topladığı paraya devlet el koydu. AK Parti iktidara geldi, sosyal yardım olarak 10 yılda 107 katrilyon Lira dağıttı. 1 katrilyon, bin tane trilyon demek tekrar ediyorum; 107 tane bin trilyon yardım yapmışız insanlarımıza... AK Parti bu, fakir fukarayı kucakladı. IMF borcu bitti. Küresel aktörlerin ayağına bastık" ifadelerini kullandı.
"AMERİKA, ERDOĞAN'I BİTİRMEK İSTİYOR"
Amerikan Büyükelçisi'yle yaşadığı bir dialoğu anlatan Gökçek, "Dedim ki elçiye, 'Kasım-aralık aylarında Recep Tayyip Erdoğan'ın itibarını yerle bir edeceğiz. AK Parti diye bir şey kalmayacak, demişsiniz. Böyle bir şey söylediniz mi? Bunu yalanlarsanız memnun oluruz.' Ne yalanladı ne de tekzip etti. İstanbul'da bir ülkenin konsolos yardımcısı, bir profesöre, 'Endişe etmeyin Recep Tayyip Erdoğan seçimlere giremeyecek, itibarını bitireceğiz' diyor. Bunların üzerine biz nereden, ne gelecek diye beklerken; 17 Aralık'ta, birbirinden alakasız 5 dava, 'tek soruşturma' olarak önümüze kondu. Bir algı yönetimi ile faiz lobisi ve Amerika'daki neocon'lar, Türkiye'yi soymaya başladı, soyuyorlar" değerlendirmesinde bulundu.
"ALMAN-İNGİLİZ EKONOMİSİ 15 MİLYAR KAYBEDECEK, KAVGA BU"
Kanal İstanbul ve üçüncü havaalanı projeleri üzerine de konuşan Gökçek, "İstanbul'a yeni bir havaalanı yapılacak, senelik getirisi 15 milyar Dolar, 30 katrilyon, yani 30 tane 1 trilyon her sene... Kim karşı çıkıyor buna; Almanya ve İngiltere. Dünya havaalanları arasında Türkiye, 20'nci sırada, üçüncü hava limanı bitince, üçüncü sıraya yükseleceğiz. Bizimki tam aktarma noktası, dünyanın ortasında... Uçaklar niye gidip Londra'dan, Frankfurt'tan aktarma yapsın ki... Almanya, sana bırakır mı? İngiltere ve Almanya'nın ekonomisinden 15 milyar Dolar almaya kalkıyorsun. Bu Recep Tayyip Erdoğan çok oluyor... Ne yapıyor; bir de Kanal İstanbul yapacağım. Montrö Antlaşması iptal olacak. 5 milyar Dolar kazanacaksın yılda... Fransa, nükleer santral ile idare ediliyor. Biz yapmaya kalkıyoruz, yapamazsınız; 6 milyar Dolar kâr demek çünkü... Bütün bunlar yanyana konunca 30 milyar Dolar yapıyor, 60 katrilyon. Gezi Platformu da bunlara karşı çıkıyor. Ezilen Amerika, ezilen İngiltere, ezilen Almanya adına karşı çıkıyorlar. Onlar Amerika'ya, İngiltere'ye ve Almanya'ya kölelik yapmakla meşguller" dedi.