HSYK SEÇİMLERİ 'PARALEL'E CESARET VERİYOR
"HSYK koridorlarında hala paralel örgütün bir HSYK üyesi 'koltuklarınıza alışmayın, yakın zamanda geleceğiz ve taş üstünde taş bırakmayacağız.' deme cesaretini kendinde bulabiliyor. Çünkü önümüzde HSYK seçimleri var. Yargıtay 1. Başkanlık Kurulu'nu ele geçiren paralel yapı HSYK'yı da ele geçirmek istiyor. HSYK'da bu olursa işte o zaman 17 ve 25 Aralık operasyonları, 7 Şubat MİT krizi geri gelecektir. Ergenekon ve Balyoz'dan tahliye edilen sanıkların hepsi tekrar içeriye girecektir. Zira paralel yapı hiç birşeyden vazgeçmiş değil. Çünkü yargıdaki yapılanmaları çok güçlü."
"Bütün dikkatleri HSYK seçimlerine vermek gerekiyor. Başbakan Erdoğan'ın da hükümetin de 10 Ağustos kadar Eylül ayında yapılacak HSYK seçimlerine dikkat kesilmeleri gerekiyor."
KILIÇDAROĞLU, YUMRUĞUNU MASAYA KEŞKE 'KÜRT VE DERSİM' İÇİN DE VURSAYDI
Kemal Kılıçdaroğlu'nun masaya vurduğu bir yumruğu varsa, bu şekilde bir lider gibi davranıyorsa, keşke bunu Kürt sorununun çözümü konusu zamanında da yapsaydı. Dersim konusunda Başbakan Erdoğan bir devlet olarak oradan özür dilerken, tavrını ortaya koyarken de masaya yumruğunu vurabilseydi. Keşke partisi içerisindeki ırkçı söylemli milletvekilleri çıkışlar yaparken de masaya yumruğunu vurabilseydi.
"SAKİN GÜÇ" KILIÇDAROĞLU'NA HEP GİYDİRİLMEYE ÇALIŞILAN BİR KILIF OLDU
Kemal Kılıçdaroğlu, ağzı çok düzgün birisi değildi. 'Tıpış tıpış' sözcüğü aynı zamanda argo bir söylemdir. Fakat zaten ağzı düzgün birisi değildi. Geçmişte de bu tür ifadeler kullandı. Değişmedi ama ona giydirilmeye çalışılan bir kılıf oldu hep. 'Sakin Güç' bunlardan bir tanesiydi. CHP'yi değiştirecek lider ve Gandhi dediler, alakası yok, bir sürü benzetmeler yaptılar. Bunların hepsi kendisi üzerinde teyellenmiş ama oturmayan bir kıyafet gibi durdu.
DİKTATÖR BİLE ÇIKMAZ
Sandık demokrasinin vazgeçilmez bir unsurudur. Gidilmelidir ama CHP seçmeni gitmiyor. Kılıçdaroğlu'nun, gitmeleri gerektiğini söylerken kullandığı dilden, onun nasıl bir yapıya sahip olduğu ortaya çıkıyor. Başbakan Erdoğan'a diktatör diyenler, Kılıçdaroğlu'nun söylemine baksınlar, buradaki baskı, ve üslup durumun ne olduğunu gösteriyor. Buradan diktatör bile çıkmaz.
İHSANOĞLU BBP'NİN KÖŞK ADAYI OLSA, DAHA ÇOK ŞANSI OLURDU
Ekmeleddin İhsanoğlu CHP ve MHP'nin adayı olarak çıkmasaydı, arkasında Pensilvanya, Doğan Grubu ve İstanbul sermayesi olmasaydı, BBP partisinin ya da daha mecliste adayı bile olmayan bir partinin adayı olarak bile çıksaydı şansı çok daha fazla olurdu. İhsanoğlu, daha çok arkasındaki güçlere dair bir proje olarak düşünülüyor. Bunun halk nezdinde ne tepki açacağını bilmiyorum. Arkasında altı parti ve kendini çok zeki, Türkiye'nin aydınları gören Aydın Doğan Grubu'nun bütün yazarları var. CHP ve MHP'nin en kallavi siyasetçileri ve danışmanları da yanında. Bu kadar kalabalık bir desteği var ama ortaya çıka çıka 'Ekmek için Ekmeleddin' çıkıyor. Bu da onlar açısından siyaseten bittiklerinin bir göstergesi.